7<3

1.5K 95 42
                                    

Uykulu uykulu, açılmayan gözlerim ile okula doğru yürüyordum

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Uykulu uykulu, açılmayan gözlerim ile okula doğru yürüyordum. Evim biraz uzakta olduğu için erken uyanıyordum bu yüzden de uykumu tam alamıyordum. Üstüne üstlük okulda gördüğüm saçma zorbalıklarla beraber ayrı bir çekilmez oluyordu.

Gördüğüm zorbalıklar yüzünden bir çok zaman kâbuslar görüyor, kan ter içinde uyanıyordum. Annem beni sakinleştirmek için yanımda yatardı. Anneme gerçekten çok borçlu gibi hissediyordum onu herkesten herşeyden çok seviyordum. Babam ben küçükken çalıştığı iş yerinde bir patlama olduğu için vefat etti... Ama hiç görmediğim hatırlamadığım birini özlemiyordum.

Sonunda okula gelmiştim. Okulun bahçesine girer girmez jungkook'u görmüştüm. Oda beni görmüş olacak ki koşarak yanıma geldi. “günaydın” diyerek selamladı beni.

“günaydın” dedim ve gülümsedim. 2 gündür arkadaştık ama sanki 2 yıl gibiydi arkadaşlığımız. Sürekli telefonda konuşup, mesajlaşıyorduk. Beraber kol kola girip yürürken sinirli, korkunç bir şekilde bakan iki çift göz ile göz göze geldik.

Yoongi bana öldürcek gibi bakıyordu tabi bunu ilk defa yapmıyordu ama bu sefer biraz daha korkunç bir bakışı vardı. Hemen gözlerimi kaçırıp hızlı adımlarla okula girdim.  Jungkook beni sınıfıma bıraktıktan sonra o da kendi sınıfına gitti. 
Ders biyolojiydi. Biyoloji dersi genellikle sıkıcı geçerdi ama yapcak bişi yoktu.

★★★

Nerdeyse bütün sıkıcı dersler bitmişti son 2 ders kalmıştı ve biz şuan tenefüste, bahçedeki kafede oturuyorduk. Bütün okul saati boyunca jungkook ileydik. Hep gülüp kahkalar atarak eğleniyorduk. Yoongi ise şuana kadar hiç uğraşmamıştı fakat okadar kötü bakıyorduki korkudan yanlışıkla jungkook'un kolunu sıkmıştım. Tabi jk sorun etmemişti.

“bu nasıl?” jungkook'un bana uzattığı telefona baktım. Beraber kıyafetlere bakıyorduk. “güzel ama bir önceki daha hoştu” diyerek cevap verdim. “evet ya bende onu beğendim. İki tane alalım özel günlerde giyeriz” diyerek gülümsedi. Bende ona gülümseyerek onay verdim.

“jimin!” biri bana yüksek sesle seslenince bir an irkilmiştim daha sonra bana seslenen kişiye bakmıştım. Bu Yoongi'ydi. Kafenin başında bekliyordu. Bana yine çok sinirli bakıyordu. “buraya gel hemen!” tekrar bağırınca jungkook'a baktım. Başını onaylar gibi sallayınca yavaşça ayağı kalkıp yoongi'ye doğru yürüdüm.

Tam karşısında durduğumda “ne oldu?” diye sordum. Sinirden burnundan soluyordu. Avcunu sıktığını fark etmiştim tabi ama korkutuğumu belli etmemeye çalışıyordum.

“o çocuktan uzak dur. Hatta herkesden uzak dur senin arkadaşın olmamalı!”

“bu kadarı da fazla ama!” diye bağırdım.

tyrant of betrayal /// yoonmin Where stories live. Discover now