26|tadın, tadım jungkook

6.5K 495 283
                                    

5k'lık bir final bölümü
iyi okumalar🤍

●~●

"Mihi'm, emin misin tek başına kalmak istediğine?"

"Evet baba. Ben artık büyüdüm. Tam tamına 13 yaşındayım, çok büyüğüm. Bu yüzden sen ve Jungkookie diğer odada birlikte kalın. Burası da benim olsun." dedikten sonra önünde dizleri üzerine çökerek gözlerinde gezinen Taehyung'un, kendisini emin olmayan şekilde izleyen bakışlarında bir süre daha gezindi Mihi. Sonrasında da, "Jungkookie, babama bir sorun olursa zaten hemen yanımdaki odada olduğunuzu hatırlatır mısın lütfen?" dedi ve Jungkook'a bakarak kıkırdadı.

"Sen hâlâ benim küçük bebeğimsin ve ilk kez geldiğimiz bu otelde yalnızca seni yalnız bırakmak istemiyorum Mihi'm. Endişelenmem normal değil mi yani?" diyerek bir yandan da kollarını Mihi'ye sararak belini kavrayan Taehyung, sözleri ardından küçük bedenin yanağına kokulu bir öpücük bırakarak geriye çekildi.

Bir haftalık tatil için daha önce ziyaret etmedikleri bir şehre gelmişler ve kaldıkları otelde de 2 oda kiralamışlardı. Yeni bir şey değildi bu. Daha önceden çıktıkları tatillerde de 2 oda kiralıyorlardı. Mihi, Taehyung ile aynı odada kalırken, bir diğer odada ise Jungkook kalıyordu. Ancak bu sefer, Mihi tek başına kalmak istediğini söyleyerek Jungkook ve Taehyung'un aynı odada kalmasını istemişti. Zaten evde de aynı odada uyumaya başladınız, diyerek kendisini savunurken ise Mihi'nin Taehyung'u ikna etme çabalarını, oturduğu yatağın kenarından keyifle izliyordu Jungkook.

İkisini öğreneli yaklaşık olarak 2 hafta geçmişti ancak Mihi, uzun zamandır bu anı bekliyormuş ve her şeyi kabullenmesi çok kolay olmuş gibi sürekli olarak onları yakınlaştırmaya çalışıyordu. Yakınlaştıklarını kendi gözleriyle de görmek ve yanında böyle davranmalarının normal olduğunu, buna alışmaları gerektiğini belli etmek istiyordu. Çünkü her şeyi bilse de, sabah kahvaltısı öncesinde mutfakta birlikte yakaladığı bedenlerin küçük bir telaşla birbirlerinden ayrıldıklarına şahit oluyordu Mihi.

Ancak, birbirlerini seviyorlarsa bunu kızlarından saklamaları gerekmiyor ki, diye düşünüyordu. O diğer insanlar gibi değildi ve ikisinin de kızıydı. Bu yüzden kendisinden kaçmalarını istemiyordu. Ayrıca birbirlerini yanaktan öptüklerinde ve bazı akşamlar birlikte bir şeyler izlediklerinde, Jungkook'un başını Taehyung'un kucağına koyarak orada uyuyakalmasını sevimli bile buluyordu Mihi.

"Taehyungie," dedi ve birbirine sarılan iki bedenin yavaşça ayrılıp her ikisinin de gözlerinin kendisine çevrilmesini sağladı Jungkook. "Mihi istiyorsa, bence onu kendi başına bir şeyler başarması için biraz yalnız bırakmalıyız. Sonuçta, hep küçük bebeğimiz olarak kalmayacak ki. Bizden çok uzakta olmadan ve gözlerimiz her an onun üzerindeyken birazcık tek başına kalmasında bir sorun yok. Ya büyüdüğünde çekimleri için sürekli başka şehirlere gitmesi gerekirse? O zaman yanında olamayabiliriz ve tek kaldığında ne yapması gerektiğini ya da biz olmadan o yabancı odada nasıl uykuya dalacağını bilemeyebilir."

Jungkook'un sözleri ardından hemen, "Öyle." dedi Mihi. Bir yandan da Jungkook'a göz kırparak gülümsemişti.

Gözlerini bir Mihi'de bir de Jungkook'ta gezindirdikten sonra kıkırdayarak, önündeki küçük bedeni yeniden kolları arasına aldı ve onu yavaşça yatağa serdi Taehyung. Bu sırada ise başına neyin geleceğini anlamış olan Mihi, Taehyung'un kolları arasından kaçmaya çalışsa da başaramamış ve babasının onun karnına gömülerek göbeğini yiyormuş gibi sesler çıkarmasına kahkahalarıyla karşılık vermişti.

"Siz ikinizi bir oldunuz da beni mi kandırmaya çalışıyorsunuz bakalım, hm?" dediğinde Mihi'nin karnını hafifçe ısırarak ona kıkırtıları arasından çığlık attırdı Taehyung. Bunun sonucunda ise Jungkook, "Hangi canavar prensesimin canını yakmaya cüret eder? Al sana!" diyerek başlattığı roleplay'e dahil olurken Taehyung'un koluna, kendi elindeki hayali kılıcı ile vurmaya başladı.

2baby ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin