Bölüm 17

3.5K 315 70
                                    

George gelen telefonla mutluluk hissini tekrar tatmıştı. Gardiner ile Stemburg'dan dönerken doktor onu telefonla aramış ve Chloe'nin artık tamamen uyandığını söylemişti. Gardiner'e arabasının hızını arttırmasını söylemiş ve yaklaşık yirmi dakika sonra polis merkezine ulaşmışlardı. Sonra da George kendi arabasına binip hiç durmadan hastaneye gelmiş ve Chloe'nin odasına çıkmıştı.

George camın karşısında duran kadını gözlerini kaçırmadan izliyordu. Kendi davası yüzünden neredeyse ölecek olan kadının masumiyetini izliyordu.

Kendisi için kim böyle bir şey yapardı diye düşündü kendi kendine. Derin nefes aldı. Chloe'ye karşı oldukça mahcup hissediyordu kendini. Kapıya doğru yaklaşırken kalp ritmi hızlı bir şekilde atmaya başlamıştı.

Güçlükle odasının kapısını çaldı. Hemşirelerden biri kapıyı açtı ve içeri ağır adımlarla girdi. Chloe mavi gözleriyle ona bakakaldı. George'un kalbi neredeyse yerinden çıkıp özgürlüğünü ilan edecek gibi atıyordu.

Başını yerden kaldırıp çaresizce Chloe'ye baktı. Doktor, Chloe ile ilgilenen hemşirelere işaret ederek dışarı çıkmalarını söyledi. Tansiyonunu ölçen hemşire aleti kolundan çıkartıp kan değerlerini kontrol eden diğer hemşire ile birlikte dışarı çıktılar.

Doktor, George'nin yanına geldi ve kulağına fısıldadı: ''Artık ağrısı kalmadı. İyileşti ve taburcu olabilir. Bu haberi sen ver.'' dedi ve omzunu sıktı.

George hafif bir tebessüm ve kısık sesle: ''Teşekkür ederim doktor her şey için çok teşekkür ederim.''dedi. Doktor gülerek odadan çıktı. George yavaş adamlarla yatağının ayakucuna oturdu. Aslında içinden ona sıkıca sarılmak geliyordu ama bunu yapacak gücü kendisinde bulamıyordu.

George kısık sesle: ''Nasılsın?''dedi. Gözlerini yere eğdi. Mavi gözlerine bakmak o kadar zordu ki... Konuşurken sesi titriyordu. Chloe yatağından kalkıp rahatlıkla oturdu. ''Sanırım artık iyiyim, sen?''

''Bildiğin gibi yorgun, değişen çok şey var sen uyurken olan olaylar... Ve seni çok merak ettim. Kaybetmekten çok korktum.''

Chloe, George'nin elini sıkıca tuttu.''Benden o kadar kolay kurtulamazsın.''dedi gülerek.

George sessizce: ''Senden kim kurtulmak ister ki?''dedi. Chloe bunu duymadı. ''Bir şey mi dedin?''demekle yetindi.

George ayağa kalkarak ''Hiç... Şey, doktor senin taburcu olabileceğini söyledi.''dedi.

''Ciddi misin?''

''Evet, hadi hazırlan da şu hastaneden kurtulalım. Sen hazırlanırken bende taburcu olmak için işlemlerini tamamlayayım. On dakika sonra yanındayım.''

George odadan çıkıp konuşmak için doktorun odasına doğru hızlıca yürümeye başladı. Kapıyı çalıp içeri girdi. ''İyi günler.''

''Buyrun lütfen.''

''Taburcu olmak istiyoruz da hastane masraflarını ödemek için gelmiştim.''

''Ben size faturanızı çıkartayım siz aşağıda ödersiniz.''

George kafasıyla onay işareti verdi ve doktor beyaz yazıcıdan çıkarttığı kâğıdı George'a uzattı. Tüm masraflarla beraber 500 $'dı.

''Teşekkür ederim tekrardan, her şey için.''

''Geçmiş olsun.''

George son bir gülümsemeyle odadan çıktı. Faturayı cebine koyup Chloe'nin yanına koştu. Geldiğinde hemşireler yardımıyla çoktan hazırdı. Her zamanki gibi siyah saçları ve mavi gözleriyle oldukça güzeldi.

Gizemli Mektup (RAFLARDA.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin