"A- alo"
"Nerdesin lan NERDESİN OROSBU ÇOCUĞU NERDESİN! HANGİ SİKİMİN YERİNE GİDİYORSUN?!"
"Umm-"
"İKİ SOKAK ÖTENDE YAŞAYAN NAFTALARA MI GİDİYORDUN NE YAPMAYA ÇALIŞIYORSUN SANA EVDE KAL DEDİM LAN DÖN EVE DÖN HEMEN JİMİN SENİ ORAYA YAYARIM!!"
"Bana bağırıp durma yüzüme kapatan sendin! Biraz yürüyüp yapıp defolup gideceğim VE SENDE EĞER GERÇEKTEN BİR OLAY DÖNÜYORSA GELİP BANA BAHSET VE ŞU SİKİK BELİRSİZLİKLERİNİ KENDİNE SAKLA!"
"Eğer sözümü dinlemezsen iki sokak ötede götünün iflahını sikerim Jimin şimdi! O engeli kaldır kodumun evine gir ve sikinle oynaş!"
"Keşke senin gibiler de oluşmak yerine o azgınlık yalnızca mastürbasyon ile boşaltılsaymış amına koduğumun dünyası şimdi gitmiyorum eve falan"
"LAN SEN BENİ DELİRMEK Mİ İSTİYOSUN?!"
Sesi adeta gürlerken ilerideki binaların önünde dik dik bakan iki adamdan tırstığımı hissetmiştim. Sebebi Jungkook'un az önce *iki sokak ötedeki naftalar tabiriydi. O sevmediyse gerçekten kötü oluyordu sonu...
"Pardon SocialSKY Avm ne tarafta?"
"Ah- Um kusura bakmayın yeniyim pek bir bilgim yok"
"Pekâlâ, yinede sağolun"
Eğilip selam verirken az önce telefonda küfür sıralayan sevgilime karşı biraz daha telefonu kulağıma yaklaştırdım.
Son duyduğum şey şu olmuştu.
"Verme Jimin. Sen cevap verme ben şimdi oraya günahlarını becermeye geliyorum"
Gözüm korkmuştı fazlasıyla hemde.
İki adım ileride Avm soran genç oğlana doğru ilerleyip yüzüme en sosyal gülüşü ekledim.
"Ah düşündüm de Avm kafa dağıtmak için iyi bir yer"
"Oh, sanırım yalnızsın sana arkadaşlık edip gezdirebilirim"
"İyi fikir aslında"
...
Taehyung, Jungkook'dan dökülen küfürleri duyunca yanında duran Jennie ve Chenyol ile anırarak gülmeye başlamıştı.
Kibarca konuşup uyaracaşını söylemiş ve ofisin yan odasına geçmişti ama blur camdan karaltısının hızlı geçişi bile görünüyorken yüksek küfürlerini gizleyemiyordu.
Telefonu sinirle kapatıp bir hışımla içeri giren bedeni süzdüler.
"Senin hatandı Jeon, en başından ona her şeyi anlatmalıydın"
"KES SESİNİ KİM JENNİE BANA NE YAPMAM GEREKTİĞİNİ SÖYLEME HAKKINA SAHİP DEĞİLSİN"
"Sakin ol oğlum, kız sadece tavsiye verdi."
"Vermesin kimse şuan kusura bakma Jenn, gerginim biraz"
"Sorun değil Jeon. Umarım çocuğa da bize yükseldiğin gibi yükselmezsin çünkü manita işleri buna benzemiyor"
"Haklısın çıkıyorum kalanlar için burada kalmak isterdim ama biliyorsunuz-"
"Saçmalam lan burdayız hadi sen işine bak sabah 04.30 gibi kapatır dağılırız."
"Tamamdır Chenyol. Adamsınız hepiniz, Namjoon ben yokken yönetime geçiyor yeni gelen iki elemanı da eğitin gençler size bırakıyorum"
...
"Heyy T-taeyong!"
"Woah tanrım şuna bak bu harika"
Henüz tanışalı 1 saat olmuş bu yeni tanışıtığım oğlan ile mağaza gezip taşak muhabbetlerle geziyorduk.
Bana mahalleden bahsetmiş ve hayran eden diksiyonu ile uzun sohbetlere sokmuştu. Sürekli mizah yapıp gülerken sanki yıllardır hayatımda olan biriymiş gibi davranıyordu.
Eh reddedemeyeceğim bir tür kekoluğu vardı ama genel olarak kibar ve yakışıklı olması ilgimi çekiyordu. Tabikide bunları ondan hoşlanmak için demiyorum, sadece bir arkadaş olarak değerlendiriyordum.
Jungkook için engeli kaldırmayı unuttuğumu kabinde Taeyongdan gizli soktuğum mini eteği denerken hatırlamış elim ayağım birbirine girerken telaşla telefonu çıkarmıştım. Tanrım benim ne işim vardı mağazada...
Çıkıp mağaza görevlisi ile sohbet kuran genç çocuk çevresinin geniş olduğunu söylediğinde şimdi daha iyi anlamıştım.
"Özür dilerim Taeyong, gitmem gerekiyor sonra görüşürüz"
"İstersen seni evine bırakayım Jiminshii"
"Oh teşekkür ederim ama yolu öğrendim kendim gidebilirim"
"Peki o halde dikkatli ol Jiminshii sonra tekrardan görüşmek dileğiyle"
El sallayıp bindan hızla çıkarken elit binaların aksine az ileride gece kondular ve yarısı yıkılmış kulübeler duruyordu.
Hızla geçmem gerektiğini biliyordum. Yol epey uzundu ve ben bu sessizliğe ürküyordum. Küçük adımlarımı yola çevirdiğime zaman akmayı bırakmış olacakki kendi nefes akışıma bile şahit olabiliyordum.
Aniden duyduğum güçlü patlama sesiyle yerimden sıçrarken bir meyve suyu kutusuna basmış olduğumu farkedip rahatlamıştım. Az ileride hareket eden karaltı ise o kadar rahatlatıcı değildi...
Kurt cinsi iki köpek tasmasız ve hiçbir yere bağlı olmadan orada duruyoru. Montuma sinip hızlı adımlarla yürürken bakmamaya çalışıyordum. Gözleri bendeydi ve zayıf görünümleri elimi ayağımı birbirine dolaştırıyordu.
Yolun henüz yarısına bile gelmiş sayılamazken ucundaki köpekler... Normaşde korkan biri değildim ama bu türden korkmayan Npc.
Yerinden kalkıp bana doğru adımlayan köpek gördüğüm yola sapmamı sağlasada pek işe yaramamıştı çünkü havlayıp peşime takılmış öteki de arkasımdan eklenmişti.
Önümden geçen araba tanıdık plaka olunca önümde durmuş, Jungkook hızla inerken yüksek sesle onları korkutuo çatık kaşladla bana dönmüştü.
"Kook!"
"Kes sesini gir arabaya evde görüşcez"
"Bebeğim yapma böyle"
Kollarımı boynuna dolayıp öpmeye çalışığımda itiyordu beni.
"Aa hadi ama"
Sokak ışıkları, gün batımının etkisiyle parlaklıpı arttırılırken üzerindeki seksi takım sert yüz ifadesiyle birleşiyordu.
Tabii ben onu süzene kadar kapı açılmış ve beni bir eşyaymış gibi içeri sokmuştu.
Sanırım onu biraz sinirlendirmiştim...
SANIRIM BİRAZ DMXXPCKSLJX
NEYSE HADİ BAKALIM
YORUM ATAN ALFALARDAN OLUN GENÇLERRRRR
ÖPÜYOREEE ISIRYOREEEE
MUAH
ŞİMDİ OKUDUĞUN
̶T̶o̶u̶c̶h̶ ̶i̶t̶ //Kookmin
FanfictionÜ𝙯𝙚𝙧𝙞𝙣𝙙𝙚𝙠𝙞 𝙩𝙚𝙠 ş𝙚𝙮 𝙯ı𝙗ı𝙣𝙙ı 𝙫𝙚 𝙗𝙚𝙣 𝙖𝙯 ö𝙣𝙘𝙚 𝙨𝙚𝙫𝙚𝙧𝙠𝙚𝙣 𝙮𝙖𝙣𝙡ış𝙡ı𝙠𝙡𝙖 çı𝙩 çı𝙩ı 𝙖çı𝙡𝙢ış 𝙫𝙚 𝙜ö𝙗𝙚ğ𝙞 ö𝙣ü𝙢𝙚 𝙨𝙚𝙧𝙞𝙡𝙢𝙞ş𝙩𝙞. . . . . . . //:𝘾𝙖𝙩𝙗𝙤𝙮 𝙔𝙖𝙣 ç𝙞𝙛𝙩𝙡𝙚𝙧 \\:𝙏𝙖𝙚𝙟𝙞𝙣...
