🌈第二十七条

145 8 0
                                    

Yeni kitabım Princeß Jikook kitabına hepinizi bekliyorumm...

Yorum ve oyları eksik etmeyinnn🩷🩶🤍

...

Mutfaktan gelen yemek kokularıyla izlediği tableti bırakıp dilini dudaklarında gezdirdi küçük olan...

Bir elinde bıçak ağzına attığı et parçalarıyla salona geçen Jungkook'un gördüğü görüntü ile gözleri parlamıştı.

Yüzüstü uzanmış beli incecik geri kalan yumuşak etli yapısı ve her zamanki mini yaz şortlarından birini giymişti. Jungkook, manitasının dolgun bacaklarının her şeyine hayrandı, yapısına, tadına, duruşuna... Saçları düz bir şekilde gelirken aşağı doğru olan gözleri en masumî şekilde parıldıyor, dolgun pembemsi dudakları iştah kabartıyordu... Keyfi yerinde olduğunu belli eden şirin pembe tüylü kuyruğu sağa sola sallanırken tüy gibi bacaklarından geçiyordu. Kulakları aşağı eğik duruken Jungkook'u farkedince merakla diklenmişti.

"Oh kook!"

Gülerek kendini geriye doğru atarken saçları önüne gelmiş kendi kuyruğunu yüzüne kadar getirirken utanarak gülüşüne siper etmişti.

"Oh jaman"

Her tahrik olduğunda hırlayıp öksürürdü, şuan yaptığı gibi...

Çıplak ayakları küçük ve tombul dururken her zerresine aşık olduğu bebeğinin neden bu kadar sarhoş bir aşık olduğumu bilmiyordu ve öğrenmek de istemiyordu.

"Yanıma gel sevgilim. Ailemizi doyurmak için ne yaptın bugün"

"A-e-et yapt- ramyoen... Bibimpab... Spam ah hayır mısır"

Erkek arkadaşının değişen tavırlarından bir şeylerin farkına varmış, içindeki oyun isteyen sesi bastırmayıp yavaşca diklendi, pek de normal bir kalkış olmamış beli önde kalçaları belirgin kuyruğu sallanırken üzerindeki tişörtü çıkarmak adına hareketlendi.

"İçerisi ne kadar da sıcak olmuş"

Kendine yaklaşan erkek arkadaşı belini sararken Jungkook erkeksi görünümünün de ayrı tahrik etmesinin yanında bir de ses tonu can yakıcı kadar güzeldi.

"Çok sıcak olduysa beraber terleyebiliriz"

"Yanaşma bana ben bekarım"

Kaslı omuzlarına saralanan ince kolları zevkle kabul etmiş, yüzündeki şımarık gülüşü tek bir saniye kaybetmeden seyretmeye başlamıştı.

Elleri dolgun kalçaları bulurken heyecanla patpatladı.

"Hmm...bekarsınız demek... Bunun kalçalarınızın tadına bakmama engel olabileceğini düşünmüyorum"

"Düşünmem gerek"

Yüzleri yakınlaşırken Jungkook kaba burnunu Jimin'in fındık burnuna sürtmeye başlamıştı. Yüzlerine yerleşen gülüşleri birbirlerini eritiyorlardı.

"Öyleyse erkek arkadaşın olabilir miyim?"

Aniden kapı kırılırcasına çalınmaya başladığında Jungkook kaşlarını çatıp kenarda duran örtüyü Jimine fırlatırken küfür savurdu.

 ̶T̶o̶u̶c̶h̶ ̶i̶t̶  //KookminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin