Bölüm 36

28K 873 126
                                    

MEDYADAKİ ŞARKIYI DİNLEYİN KUZULARIM.

—-

NAZLIDAN

Öğlen ikide kalkıp banyoya girmiştim, elimi yüzümü yıkadıktan sonra saçlarımı toplamıştım. Yalın'a ne kadar yazsamda boşa yazıyordum ama yazmaktan vazgeçmiyordum. Yatağıma oturarak telefonu elime aldım.

——

-Siz: Yalın bugün bir gün oldu.

-Siz: Biliyorum çok uzun süre değil ama özledim..

-Siz: Seni o kadar özledim ki o yeşil gözlerin bana bakıcak demi tekrar? Geleceksin demi Yalın?

-Siz: Sen demiştin üzülme diye o yüzden üzülmüyorum sevgilim..

-Siz: Biliyor musun daha yeni uyandım ve aklıma sen geldin. Sensiz çok zor günlerim. Geleceksin Yalınım.

-Siz: Ben şimdi yemek yemeye iniyorum.

-Siz: Sen burdayken diyemedim ama Yalın ben seni çok seviyorum sevgilim.

-Siz: Öptüm nefesim.

—-

Telefonu bugün giyeceğim eşofmanı giydikten sonra cebime koymuştum. Eskisi gibi son üçüncü merdivende atlamıyordum çünkü Yalın yoktu. Yavaşça indiğim merdivenden direkt mutfağa geçmiştim. Mutfakta dolabı karıştırırken abim ile annem salonda bir şeyler konuşuyorlardı. Ben en son kendime bir soğuk sandviç hazırlamaya karar vermiştim.

"Abiii!" Abime hafif bağırdığımda abim annem ile olan sohbetini bölmüştü.

"Efendim abisinin gülü." Yerim ben abimi.

"Sandviç yiyecek misin?" Sorduğum soru ile abim başını hayır anlamında sallayınca kendime sandviç yapıp meyve suyumu aldıktan sonra salona geçmiştim.

Elim orta sehpada duran televizyon kumandasına uzanmıştı,tam televizyonun karşısına oturarak elimdeki meyve suyu ve tabağı orta sehpaya bırakmıştım. Televizyonu açıp güzel bie dizi kanalı arıyordum. Acaba ne izlesem diye düşünürken bir anlığına kumandayı bırakıp sandviçimi ısırmıştım. Televizyonda bir haber kaşlarımı çatmama sebep olmuştu.

"Sayın seyirciler bugünki gelişmelerin arasında çok önemli bir gelişme var." Nedense muhabirin dediğini çok merak ediyordum.

"Jandarma komutanlığında çalışan Yüzbaşı Sönmez maalesef ki terör örgütleri tarafından suriye sınırında ele geçirildi. Kendisinden bir haber alınamayan Yüzbaşı Sönmez şehit mi oldu düşünceleri halk içinde yayılmaya başladı." Elimdeki ekmek yere düşerken boğazımdaki lokmayı yutamamıştım.

"Hayır! Hayır! Yalan! Yalaan!" Başımı ellerimin arasına alarak yere çökmüştüm.

"Yalan söylüyolar Yalın gelicek!"

"Yalın bana söz verdi!"

"Yalın gelecek!" Saçlarımı parmaklarımın arasına alarak ileri geri sallanıyordum. Gözlerimden akan yaşın haddi hesabı sorulamazdı.

"Yalan söylüyorsunuz!"

"Abi? Yalan de abi!?" Abim yanıma çökerek başımı göğsüne yaslamıştı.

"Yalan abi! Yalan demi!? YALAN!" Abim hiçbir tepki vermezken abimi kendimden iterek uzaklaştırmıştım.

"YALAN! YALAN SÖYLÜYOLAR! YALANCILAR!" Elimdeki telefonu çıkartarak internete haberi yazmıştım Yalandı! Yalan doğru olamazdı! Yalın bana söz vermişti geri gelecekti! Gelip beni sevecekti! Benimle evlenecekti! Beni bırakamazsın Yalın! Ben senin baş belandım!

KOMUTAN BEY TEXTİNG  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin