Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Park Jimin yıkık binaların arasında ellerini ceplerine sokmuş bir şekilde yavaşça yürüyordu, düşünceleri onu boğuyordu. Ruhu bedeninin içine sıkışıp kalmıştı, tıpkı bedeninin bu dünyaya sıkışıp kalması gibi.
244 kendi enerjisini hissedemiyordu çünkü çevresini çok yoğun ve güçlü bir enerji sarmıştı. Bu enerji kaynağı bir melekten geliyordu, dünyayı pek ziyaret etmezdi bu melek ama dünyaya her geldiğinde bütün enerjileri ezip geçiyordu adeta.
343 numaralı melek şu an dünyadaydı ve 244 gibi melez olan bir melek kendi enerjisini hissetmekte zorluk çekiyordu.
343 ya da diğer adıyla Kim Seokjin bir haberci melekti. Tanrı'nın mesajlarını yöneticiye, yöneticinin mesajlarını da meleklere iletmek gibi bir görevi vardı. Bu mesajlar bir tek sözlü olmazdı,bazen yöneticinin ona verdiği görevler yüzünden güçlerini kullanıp mesajını öyle iletirdi.
Zamanı durdurmak,meleklerin güçlerini kısıtlamak gibi birçok güç ile mesajlarını iletmek gibi de özellikleri vardı.
343 burada olduğuna göre 232 ona bir görev vermiş olmalıydı. Jimin düşündü; bu görev kendisiyle mi alakalıydı bilmiyordu, sadece 343'ün enerjisini bulmaya ve ona ulaşmaya çalışıyordu, neden geldiğini merak ediyordu. 343 burada olduğundan birçok özelliğini yapmakta zorlanıyordu. İnsanların kalp atışlarını duymak, onların hislerini anlamak ve insanların nerede olduğunu öğrenmek istediği zaman bunu yapamıyordu.
Birkaç metre ileride, neredeyse yıkık dökük bir binanın önünde iki tane meleği gördüğü zaman dudaklarını büzerek gülümsedi ve adımlarını hızlandırdı.
Bu meleklerden biri tahmin ettiği gibi 343, diğeri ise 737'ydi.
343,bazenleri gri bazenleri siyah olan saçlara sahipti, saçları hep aynı boyda ve dağınık olurdu. Yüzü her zaman genç ve parlaktı.Jimin'e göre 343, Jimin'in bütün ömrü boyunca gördüğü en güzel melekti. Geniş omuzlarını onurlandıran cübbeler giyerdi. Bugün krem tonlarında, omuzlarında taç gibi süsler bulunduran bir cübbe giymişti. Ve siyah saçları aynı tonda olan siyah kanatlarına yoldaş oluyor gibiydi.
Sadece lekelenmiş meleklerde olan siyah kanatlar.
Jimin sesinin alayla çıkmasına dikkat ederek "Demek aile toplantısı ha?" dedi.
343 alayla gülerken göğsünü kabarttı,"Sen de geldiğine göre, diğer aile bireyimiz de gelecek demek oluyor bu." dedi burnunu kıvırarak.
737 kollarını göğsünde kavuşturup mızmızlıkla "Kötüyü çağırmasına." dediği an sokağın başından gelen kişi hepsinin dikkatini çekti.
Bu tabii ki de siyah cübbesi ile 998 dışında kimse olamazdı.
998 yanlarına vardığında yüzünden hiçbir mimik okunmuyordu,her zamanki gibi. Sadece 737'yi birkaç saniyeliğine süzmüş ama 737 ona gözünün ucuyla bile bakmamıştı
