|34'.bölüm|

6.7K 434 176
                                    

Kapı zili çaldığında tekrar aynaya bakıp iyi göründüğüme emin olduktan sonra kapıya yöneldim.
Taehyung'un sadece ikimiz için aldığı evde yaşamaya karar vermiştik.Bu yüzden evde yalnızdım, ne hizmetçi ne de Taehyung'un annesi yoktu.

Heyecanla derin bir nefes alıp kapıyı açtım.Kapıyı açar açmaz,beni süzen Taehyung'a sırıttım."Geç kaldın.."

Bunu söylediğim an kolundaki dijital saate baktı ve içini çekerek başını duvara yasladı."Trafiği sikeyim"

"Kapıda durma," dedim kahkahalarımın arasından, söylediği şey beni güldürürken.

Taehyung ayakkabılarını çıkardı ve içeri girerken karşılaştığı masaya doğru mırıldandı, "Güzelim.."

"Hoşuna gitti mi?"

Taehyung sabah evden çıktığında ona güzel romantik bir masa hazırladım.Barışmamızı kutlamamız gerekiyordu.Her anlamda.

"Çok beğendim"

Taehyung masaya bakmayı bırakıp yanıma geldi.Elini belime koydu ve beni aniden kendine çekti.Aramızda sadece bir nefes varken Taehyung, "Ah bu hayat! Sensiz geçen günlerin telafisi nasıl olacak?" dedi dudakları benim dudaklara değerek."Suçlu sensin, şimdi gönlümü al," diye fısıldadım.

Taehyung dudaklarını dudaklarıma kapattı ve dudaklarımın üzerinden gülümsedi.Sonra yavaşça dudaklarını ayırdı ve üst dudağımı dudaklarının arasına aldı.Dünyanın en tehlikeli fırtınaları kalbimde kopurken, göğsüm hızla yükselip alçalıyor ve Taehyung'un göğsüne çarpıyordu.

Elleri aynı anda belimden aşağı, dolgun kalçama doğru hareket ederken alt dudağını ısırdım.Nefeslerimiz ve öpüşmelerimiz hızlanırken ağzımdan inlemeler kaçırmıştım.

Dudaklarımdan ayrılıp nefes nefese gözlerime baktığında nefesim kesilmişti.Devam etmek için davetkar bir şekilde dudaklarımı yaladığımda gözleri dudaklarıma kaymış ve bu sefer öncekinden daha sert öpmeye başlamıştı.

Dillerimizi birbirine doladığımız da Taehyung beni kalçalarımdan tutarak beni kucağına almış, ben de bacaklarımı beline dolamıştım.

Dili damağımı yaladığında gözlerim kaydı anında.Altımda sertlik oluşmuştu bile..

Taehyung beni kollarından yatağa bırakırken kısa bir süre dudaklarımı bıraktı.O an kendimi bir boşluğa düşmüş gibi hissettim.

Sonra tekrar üzerime eğilip bacaklarımın arasına yerleşmiş ve yavaşça boynumu öpmeye başlamıştı.
"Tae.." diye inlediğimde hissettiğim zevkle bu tatlı öpücükler çoktan sertleşmiş ve ısırıklara dönüşmüştü.

Boynumda izler olacağından emin olsam da, onların sahibi Taehyung'sa benim için sorun yoktu.

Ellerim sırtında gezinirken dilimi emiyordu.Elimi gömleğinin belinin biraz açık olan kısmına sürttüm ve gömleğinin ucunu kavrayıp yukarı çektim.Dudaklarımdan ayrılıp gömleğini tamamen çıkardıktan sonra yavaşça gömleğimin düğmelerini açmaya başladı.Sabırsızlıkla gömleği açtığında son üç düğmesi kırılarak yere düştü.

Güçlükle yutkundu ve tepeden tırnağa beni süzdü.Bense o sırada kaslı esmer vücudunu izliyordum.

Dudaklarını yalayıp şişliğini bana sürerken ikimiz de inledik.Dudakları göğüs ucumu kapatırken eli diğerini sıkıştırıyordu.Göğüs ucumu çekiyor, ısırıyor ve öpüyordu.Her hareketinden ayrı ayrı zevk alırken, adını ağlamaklı bir tonda inledim.

Sesli inlemelerimden sonra Taehyung başını geri çekmiş ve ben daha ne olduğunu anlamadan şortumu ve iç çamaşırımı çıkarıp bir kenara atmıştı.
Utanarak onunla göz teması kurmamaya çalıştığımda yanağıma içten bir öpücük kondurmuş ve "Çok güzelsin güzel tavşanım" demişti.

|FOR HAPPINESS||TAEKOOK~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin