3 🐿️

1.1K 178 301
                                    

Ağacın gölgesinde oturmuş test çözen Jisung'ı birkaç metre öteden yüzümdeki tebessüm eşliğinde izlerken yanına gidip gitmemek konusunda kararsızdım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Ağacın gölgesinde oturmuş test çözen Jisung'ı birkaç metre öteden yüzümdeki tebessüm eşliğinde izlerken yanına gidip gitmemek konusunda kararsızdım. O sırada Jisung hissetmiştim gibi kafasını kaldırıp bana bakmıştı.

Benim gülümsemem genişlerken o göz devirmişti. Minik adımlarla yanına ilerlerken gözlerini üzerimden çekmemişti, öylesine alışmıştı ki artık sadece bekliyordu. Daha yaklaşmamıştım ki birinin adımı seslendiğini duyunca durup sağıma döndüm.

Voleybol sahası tarafından gelen Hyunjin bana yaklaştı, "N'aber?"

"İyi, sen?"

"Biraz sıkıldım, sanırım elimi sakatladığımdan beri badminton bana göre değil."

Güldüm, "İyileşince tekrar oynayabileceğine eminim."

O da gülmüş ve başını öne eğmişti. Tekrar bana baktı, "Öğle yemeğini birlikte yiyelim mi? Hem arkadaşlarımla tanışırsın."

Elim otomatikmen enseme gitti. Çekinerek ovaladım, "Pek sosyal biri değilimdir."

"Emin ol çok kafa çocuklar, hem sana torpilli gözüyle bakanlardan da değiller. Öyle huyları yoktur."

Sanırım bir gün daha öğle yemeğini tek başıma yemek istemiyorsam -bundan öncekilerde olduğu gibi- daha iyi bir seçeneğim yoktu.

"Pekala, öğle arasında görüşürüz o zaman."

"Süper, sınıfının önünde beklerim seni."

Kafamı aşağı yukarı salladım. Vedalaştıktan sonra sahaya döndü. Jisung'ı tamamen unuttuğumu fark edip onun oturduğu yere baktım hemen. Hala oradaydı ve çatık kaşlarıyla bi' bana bi' Hyunjin'e bakıyordu. Göz göze geldiğimizde zil çalmıştı. Artık yanına gitmenin bir anlamı olmadığını düşünüp okul kapısına ilerledim ben de. Jisung'ın şok içerisindeki ifadesini de son anda yakalamıştım. Yanına gitmeyip onu rahat bıraktığıma o kadar şaşırmıştı ki sevinememişti belli ki garibim.

𓆟𓆝𓆞

Öğle zili çalınca rahat bir nefes vererek kalemi bırakıp kollarımı gevşettim ve boynumu kütlettim. Diğerlerinin de benden farkı yoktu. Bu ders -fizik- herkesi uyuşturuyor adeta. Ders bitiminde sarhoşa dönüyoruz.

Yarısına gelmiş şişemden biraz su içtikten sonra eşyalarımı çantama koyup çantamı da sıranın altına bıraktım. Bu esnada sınıftaki uğultu biraz daha yükselmişti ve ne konuştukları daha anlaşılır olmuştu.

"Hwang Hyunjin değil mi o!"

"OHA evet!"

"Yakından daha yakışıklıymış!"

"Bizim sınıfa mı geçti yoksa?!"

"Sanmam, beşinci sıradaydı."

"İnanamıyorum çok yakışıklı! Ne işi var ki bu sınıfta?"

Brave and Nerd | Han JisungWhere stories live. Discover now