-Kötü planlar-

30 2 0
                                    

-Aras'ın anlatımı ile-

Odadan gelen sesin sahibi babamdı. Sanırım okuldan kovulmuştum ve babam ise bu durumu kendine yediremeyip itiraz ediyordu...

Okulu sevmiyordum bu doğru. Fakat bu mesleğe sahip olmayı çok istiyordum. Ayrıca babama da söz vermiştim. Bu lanet hastalık babamı hayal kırıklığına uğratmıştı, buna eminim.

Kalbimin ağrısı ile yere çöktüm ve gözlerimi acı ile kapatıp inledim. Koray hemen yanıma geldi ve beni kolumdan tutarak kaldırdı ve sandalyeye oturmama yardımcı oldu.

Koray: Aras, iyi misin kardeşim? Bi' su getireyim istersen?

"Ben okuldan atıldım mı Koray?"

Etrafa sessizlik hakim oldu, sanki zaman durmuş gibiydi. Zaten bu saatten sonra da zamanın benim için bir önemi yoktu...

Hayat bu değil miydi? Tam mutlu olduğunu hissettiğini an "Ben geldimmm!" Diyip darbesini vurur bizi yerlerde bırakır daha sonra arkasına bakmadan giderdi... Tıpkı çok sevdiğimiz, güvendiğimiz, o yapmaz dediğimiz kişilerin yüzümüzü kara çıkarması gibi... Hayatta bana darbesini vurmuştu. Tam mutlu hissettiğim anda gelip bana bu hastalığı vermiş ve arkasına bakmadan gitmişti. Hayata küsmek bu olsa gerek... Bi' gemi misali hissediyordum kendimi. Birden gemi alabora olmuş ve herkes içinde bi' ben ölmüş gibiydim...

Koray: Şey, Aras yani hastasın ve bu hastalık hafife alınacak bir hastalık değil, sana zarar gelmesini istemi-

Koray sözünü tamamlamadan elimi havaya kaldırdım ve durması için kafamı başka tarafa çevirdim.

Camdan bir süre dışarıyı izledim. Ne Koray ne de ben konuşuyorduk. Ayağa kalktım ve yavaş yavaş çıkışa doğru yürümeye başladım.

Tam merdivenlere yöneliyordum ki babamın sesini duydum.

Babam: Aras BOZKURT. Müdürün odasına! Hadi.

Arkama döndüm ve

"Gerek yok baba, atılmadım mı zaten? Alayım yarın kayıdımı.'

Babam: ARAS! kızdırma beni. Gel şu odaya.

Bıkkınlık ile nefes verdim.

"Tamam baba, kantine inip bi' su alayım. İlacımı içmem gerekiyor."

Tabii ki de ilacı bahane için söylemiştim yemekhaneye inip biraz güzelim ile konuşacaktım. Şu anlık bana o iyi gelecekti. Eminim.

Babam:Tamam in ama çabuk gel.

Onayladıktan sonra koşar adımlar ile yemekhaneye indim. Daha sonra bir su aldım ve sandalyeyi çekip oturdum.

Telefonu elime aldım, Masal'ı aramak için şifremi açacaktım ki gizli bir numaradan mesaj geldiğini gördüm. Kaşlarım direk çatılmıştı. Yavaşça mesaja basıp numaranın WhatsApp'tan gönderdiği mesaja baktım. Bir fotoğraf göndermişti. Ve fotoğrafta Masal ile Atlas vardı... Atlas Masal'a sarılıyordu.

Ellerimi yumruk yaptım ve masanın üzerine koydum. Bu ne demekti şimdi? O p*ç nasıl benim sevgilime dokunuyordu? Hangi curretle lan?!!

Sadece biz~Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora