Sadi garaja geldiğinde düşünceliydi. Bir süre hiçbir şey söylemeden oturdu deri koltukta. Yaver ise bu sessizliğin ardından gelecek şeyi merak ediyordu .
Yaver : Ağam geldiğinden beri hiç konuşmadın. Neler oluyor
Sadi : Garip şeyler oluyor Yaver. Garip şeyler.
Yaver : Geçende bir gariptin anlatmadın bana neler olduğunu.
Sadi : Yaver senden birşey isteyeceğim bana kırdarların başındaki adamı araştırmanı istiyorum.
Yaver : Başındaki adamımı ki ki başı ağam.
Sadi : Bilsem sana sormam herhalde. Başı kimse bul ve araştır.
Yaver : Birşey mi oldu ağam.
Sadi : Olmadı ama olacak .
Yaver : Korkutuyorsun beni ağam. Yengemin mi başı dertte.
Sadi : Geçen gün senden yardım istediğimde Songül Kabaklı köyüne gitmişti yine. Oraya vardığımda ormanlık bir alanda gözlerini bağlamış başına silah doğrultmuşlardı.
Yaver : Kim yapmış ağam.
Sadi : Kırdarlar. Songülün bu işin peşini bırakmayacağını biliyorlar. Onlarda bırakmayacaklar.
Yaver : Peki ne yapacağız.
Sadi : Biz onlardan önce davranacağız.
Yaver : Nasıl peki .
Sadi : Sen önce bir şu baştaki adamı bul araştır. Sonrasına bakarız.
Yaver : Peki ağam nasıl istersen .
Sadi : Birşey bulursan beni hemen haberdar et .
Yaver : Tabiki
Sadi : Ben gideyim . Yengenin gözü üzerimde zaten.
Yaver : Haklı ağam endişeleniyor senin için.
Sadi : Biliyorum Yaver.
Sadi Yaverle konuşmasının ardından eve gitmek için hareketlendi . Yol boyunca tek düşündüğü bu işin içinden nasıl çıkacağıydı. Songüle herşeyi anlatmak kolay değildi . Ama kadını bir kez daha saklayarak hayal kırıklığına uğratmayacaktı.
Songül Sadinin gidişinin ardından hiçbir şey yapmamıştı. Adamın bu kadar anlatmaya çekindiği şeyin ne olduğunu çok merak ediyordu. Ama beklemekten başka elinden birşey gelmiyordu. Adamın son günlerde rüyasında gördüğü kabuslar ise kafa karıştırıcıydı. Sadinin ailesi ile ilgili ağzından hiçbir şey duymamıştı bu zamana kadar. Ama adam üst üste kabuslar görüyordu .
Sadi evin olduğu sokağa gireceği sırada önünü 2 tane siyah transporter kesti. Sadi ise hiçbir tepki vermedi bu duruma. Sanki bekliyordu bu hamleyi . Adamların etrafını sarması ile tek tek süzdü hepsini.
Yavuz: Sadi Payaslı bizimle geliyorsun
Sadi : Sebep
Yavuz : Patron seni görmek istiyor .
Sadi : Patronun kim senin.
Yavuz: Servet Urasar
Sadi : Tanımıyorum kardeş. Yanlış geldiniz belkide. Hadi selametle.
Yavuz : Yanlış gelmedik. Zorluk çıkartma güzellikle bin şu arabaya.
Sadi : Evde bekleyenim var. Haber vereyim o zaman.
Yavuz : Biz o işi hallederiz merak etme. Songül komiser iyi tanır patronu.
Sadi : Sen ne saçmalıyorsun lan. Benim karımın ne işi olur senin patronun ile.
Yavuz : Çok uzattın ama . Bindirin arabaya.
Sadi zorla adamlar tarafından arabaya bildirilmeye çalışılırken direndiği için Yavuzun ensesine indirdiği sopa ile bayıltılıp eli ayağı bağlanmıştı.
Bir süre sonra Sadi gözlerini açtığında eli ayağı ve ağzı bağlı şekilde bir sandalyeye oturtulmuş, kımıldayamıyordu. Etrafına baktığında çok birşey göremiyordu bulunduğu yerin karanlık olmasından dolayı. Kapattı gözlerini yalnız olduğuna emin olduktan sonra.
Songül Sadinin gidişinin üzerinden 3 saat geçtikten sonra merak edip aradı. Fakat telefonunun kapalı olması ile bu Sefer Yaveri aradı.
Yaver : Efendim yengem.
Songül : Yaver Sadi yanında mı?
Yaver : Yok yengem buradan çıkalı oldu baya.
Songül : Allah Allah .
Yaver : Bana eve gidiyorum dedi. Yengen merak etmesin dedi hatta.
Songül : Telefonu kapalı 3 saati geçkin süredir de ortada yok. Nerede bu adam.
Yaver : Bilemedim ki yengem.
Songül : Keyfi felan nasıldı. Acaba yine içmeye mi gitti .
Yaver : Yok yengem sanmıyorum. Eve gidiyorum dedi çünkü.
Songül : Başına birşey mi geldi acaba.
Yaver: Bende merak ettim şimdi.
Songül : Ne konuştunuz birşey dedi mi sana
Yaver : Kırdarların başındaki adamı bulup araştırmamı istedi .
Songül : Başındaki adamı mı? Ne alaka
Yaver : Bilmiyorum yengem.
Songül : Ne işler karıştırıyor bu adam ya.
Yaver : Yengem sen sakin kal. Belki hava almak istemiştir ya.
Songül : Merak edeceğimi düşünür Yaver.
Yaver : Haklısın yengem.
Songül : Ben bi şubeye gideyim HTS kağıtlarından bir bakayım .
Yaver : Tamam yengem haber verirsin banada.
