I Can Take Care Of Him

186 18 13
                                    

Merabalar

Keyifli okumalar.

*************************************

 "Anne!" Neteyam kaşlarını çatıp Neytiri'ye baktı,Neytiri oğlunun saçlarını okşamaya devam ederken "Oh,bebeğim,biliyorum. Çok zor,özellikle senin gibi sürekli çalışan bir genç için." Neteyam annesinin saçlarının okşarken sakinleştiğini anladığını biliyordu,ama üstelemeden kollarını birleştirdi. "Anne,ben burada nasıl dururum?!" Neytiri sıkıntılı bir iç çekti,oğlunu daha iki yıl önce neredeyse kaybediyordu, şimdi iki yıl önceki durum kendini tekrar ediyordu. "Biliyorum oğlum,tekrar böyle olman benimde hiç hoşuma gitmiyor." Neteyam sarı gözlerini annesine çevirip yüzünü sıvazladı,sıkıntıdan patlıyacaktı burada! "Neteyam,yapma bö-." "Bayan Sully?" Neytiri duyduğu sesle ayaklanırken kuyruğunu oynatmaya başlamıştı "Aonung?" Aonung kafasını çıkardığı kapıdan çıkıp bütün vücudunu içeriye soktu.

"Sen ne arıyorsun burada?" Aonung önünde biraz kısa kaldığı kadına bakıp kafasını saygıyla eğdi "Bayan Sully,Neteyam'ın neden mutsuz olduğunu öğrenebilir miyim?" Neytiri omzunun üstünden oğluna baktı,Neteyam şaşkınlıkla-birazda heyecanla-Aonung'a bakıyordu. "Neteyam iyileşene kadar,burada kalmak yada ona bakacak birisini bulmak zorunda,klanda ve ailede herkes ne yazık ki,meşgül. Yani Neteyam burada kalacak." Aonung göz ucuyla Neteyam'a bakıp tekrar Neytiri'e döndü,birkaç saniyelik bir sessizlikten sonra "Ona ben bakabilirim." Neytiri gözlerini ona çevirdi "Gerçekten mi?" Neteyam'ın mutlu sesi kulaklarına ulaşırken Neytiri oğlunun mutluluğu için kabul etmek kararı almıştı.

"Peki,klanda avlanma zamanı. Biz gidiyoruz,sen ve Neteyam izinlisiniz." Neytiri kafasındaki tacı düzeltip yayını aldı ve şifahaneden hızla çıktı. "Bunu neden kabul ettin?" Aonung çıkan kadının arkasından bakmayı bırakıp Neteyam'a döndü "Çünkü,üzgün görünüyordun." Neteyam ayakta olsaydı kuyruğu oynardı,ama şimdi bırak oynamayı,kıpırdamıyordu bile. "Beni...Beni buradan çıkarır mısın?" Aonung Neteyam'ın kısık sesine karşılık kafasını salladı,gözlerini biraz aşağıya kaydırıp bacağına baktı,sargı vardı,ama yürüyebilir miydi bilmiyordu. "Kendim yürürüm,sadece yardım et." Aonung kısa süreliğine kaşlarını çattı,diğer türlüsünü tercih ederdi. 

Neteyam bacaklarını hamaktan sarkıtıp elini uzattı,Aonung elini tutup kendisine çekti,biraz fazla hızlı çektiği için göğüsleri çarpışmıştı. "Tamam,şimdi hadi gi-" Aonung aniden ellerini bacaklarından ve belinden geçirip Neteyam'ı kucağına aldı. "Aonung! Ne yapıyorsun?!" Aonung şifahaneden çıkıp ona baktı "Seni buradan çıkarıyorum." Neteyam 'Bırak beni!' demesine rağmen Aonung'un bunu yapma gibi bir niyeti yoktu. "Kıpırdamayı kes,yürüyüşümü yavaşlatıyorsun." Neteyam dediğini yapıp durdu,pekala kaçışı yoktu. Ellerini Aonung'un boynuna dolayıp düşerse diye sıkıca tutundu,en azından düşmezdi.

"Aonung?" Aonung kafasını eğip Neteyam'a baktı "Efendim?" "Teşekkür ederim." Aonung bir kaç saniye duraksadı,boynundaki kollar ve kucağındaki bedenin nefeslerinin yüzüne vurması hiç sakin olmasına yardımcı olmuyordu. Kalbi güm güm atıyordu,neden böyle hissediyordu?

*****************************************************

Bölüm sonu

Ne düşünüyorsunuz bakalım?

Adios.

The Way of LoveWhere stories live. Discover now