51 - Şımartma Beni

14.8K 1.5K 822
                                    

Haiii, ben geldiiim. Huh MMP taekookumu özlemişim, ama yakında ayrılıyor olduğumuz gerçeği... Finale çok az kaldı :')

Yazım yanlışlarım varsa affoluna, keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx

+++++

"Ne oldu bebeğim? Ayağına kramp mı girdi yoksa? Kucağıma ala-" Parmaklarımı dudaklarına bastırarak onu susturup kaşlarımla aramızdaki mesafeyi korumak istercesine adımlarını yavaşlatan kişiyi gösterdim.

"Aşkım, şu lavuk sanırım bizi takip ediyor."

Taehyung, işaret ettiğim yere doğru bakarken, kolunu kaldırıp beni arkasına alacak şekilde muhafaza etti.

"Jeon, şu çöp kutusunun arkasına saklanarak ara sokağa gir ve doğruca eve koş. Sakın arkana bakma ve durma!" Taehyung bir çırpıda konuşup kendi gövdesiyle bana siper olurcasına beni köşeye ilerletirken belindeki silahını çekip çıkarttı.

İstemsiz telaşa kapılırken, bakışlarım silahını çoktan bize doğrultmuş, birkaç adım ötemizde dikilen kişiye çevrildi.

"Koş bebeğim!" Taehyung neredeyse beni iterek geriletip beni korumak için elinde silahla birlikte dikilirken bacaklarımı harekete geçirerek koşmaya başladım.

Ara sokağa girmemle, silah seslerinin patlaması bir olunca elim ayağım boşaldı.

"Ta-Taehyung..." Eve yönelmek yerine koşarak geri dönerken panikten kalbimin sıkıştığını hissettim.

Caddeye geri döndüğüm anda onlardan geriye eser olmadığını gördüm. Zemindeki kan damlasını görünce nefesim kesildi.  "Taehyung..."

Ayakkabıma takılan, az önce taşıdığı poşeti ezerek yolun ortasında etrafıma bakındım. "Taehyung!" diye bağırdım. Sesim gecenin karanlığında derin bir yankı bıraktı.

Caddenin ortasında dikilmeye son verip yokuş aşağıya doğru koşmaya başladım. Etrafıma bakına bakına koşarken, ayaklarım beni iki arka sokaktaki inşaat alanına getirdi.

Koşmaya devam edeceğim sırada, inşaat alanından gelen silah sesi kulaklarımın pasını sildiğinde ellerim zangır zangır titredi. Taehyung'a bir şey olması olasılığı beni deli gibi korkutmuştu. Panikten nefes alamıyordum.

Bacaklarıma hükmedip inşaat alanına girip basamakları tırmanarak üst kata çıktım.

Etrafıma bakına bakına katları kontrol ederken en üst kata soluk soluğa çıktığımda yerde yatan bedeni gördüm. Karanlıkta siyah kıyafetleri dışında yüzünü göremeyince, hıçkırarak koştum. "Tae-Taehyung."

"Bebeğim."

Duvarın köşesinde dikilen Taehyung'un sesini duyduğum anda yerde yatan bedenin ona ait olmadığı gerçeğiyle yüzleştim. "Aşkım..." Hıçkırarak üstüne atlarcasına ona sıkıca sarıldım. "İyisin, iyisin değil mi? Vuruldun mu?"

"İyiyim. Endişe etme güzelim." dedi ağır ağır.

Beni kucağına alırken, boynuma dudaklarını bastırdı. "Sana eve gitmeni söylemiştim bebeğim."

"Sana bir şey oldu sandım ve korktum, gidemedim..." diye mırıldandığımda başımı boynundan ayırıp ay ışığının düştüğü yüzüne baktım.

Eğilip ağzımın ortasına dudaklarını bastırdı. "Sevgiline hiç bir şey olmaz, korkma." diyerek bana göz kırptı.

Ardından, beni kucağından indirmeden, telefonunu cebinden çıkartıp kurcalayarak kulağına yasladı. "Attığım konumdaki adamı gelip derhal halledin. Hiç bir iz kalmasın."

MR MAFIA PROFESSOR • TAEKOOK +18 ✓Where stories live. Discover now