Jealousy ▪︎ Taekook

nine

Merhabalarrr

Sözümü tutuyorum🫡 İneffable için de 2 gün sonra atarım galiba😭

Düz yazı bölümü ile geldim bolum biraz(!) Üzücü lutfen sakin olunuz

Medya için şarkı seçemedim ama sanırım valse giderdi ama diğerinin de sözleri çok güzel 😭 bu yüzden ikisini de yazacağım istediğinizle okuyabilirsiniz

(VE YORUM YAPIN TAMAM MI OYLE GAZA GELIP YAZASIM OLUYO💃)

Yanlışım varsa özür dilerim...

Keyifli okumalarrrr

Medya:
-Valse
Cigarettes After Sex - Cry

***

Taehyung eline aldığı kitabıyla cama doğru ilerlemişti. Camın altındaki sert zemin oldukça uzundu. Bu sebeple iki kişi rahatlıkla oturabilirdi. İçe doğru bölme yapılmıştı sanki.

Taehyung yavaşça taştan zemine çıkıp oturmuş, ayaklarını uzattıktan sonra perdeyi çekmişti. Perde çekili olduğu zaman hocalar harici kimse gelip açmıyordu. Bu konuda oldukça şanslı hissediyordu taehyung.

Seo ve hyun kulüp toplantısı için erkenden sınıftan çıkmışlardı. Birkaç gündür olan olaylar nedeniyle de mina ile konuşmak istemiyordu. Neden bunu yaptığı hakkında en ufak bir fikri dahi yoktu. Zaten hayatı boyunca mina övülmüştü. Taehyung bir kere bile kendisinin mina dan fazla övüldüğünü görmemişti. O halde neden mina onun sevdiklerini çalıyordu? Neden herkesin kalbini kırıyordu?

Mina her zaman kendisine iyi davranıştı. Hayatında jimin yokken bile mina vardı. Çiçekli yara bantlarını bile paylaşırdı taehyung ile. Her zaman onun yanında olmuştu. Ama ortaokula geçince her şeyi hırs yapar olmuştu. Taehyung belki bunun farkında değildi ama Mina egosunu tatmin etmeye bayılan biriydi. Hoş, bunları neden yaptığı da belli değildi.

Perdenin birden açılmasıyla okumadığı kitaptan kafasını kaldırmıştı. Karşısında okul gömleğinin ilk iki düğmesi açık, kocaman gülümseyen bir jungkook vardı. Taehyung da hemen gülümsemiş ve gözleri parlak bir şekilde ona bakmaya başlamıştı.

"Gizli bir yerin var ve benim bundan haberim yok öyle mi?" Yarı sitemkar çıkan sesiyle kaşlarını çatmış, taehyung'un gözlerinin büyümesine sebep olmuştu.

Jungkook taehyung'un yanına zıplarken gülüşü yüzünden eksilmiyordu. Karşı karşıya geldiklerinde o da taehyung gibi bacaklarını uzatmıştı. İkisinin de bacakları uzun olduğu için jungkook'un bacakları biraz taehyung'un bacaklarının üstüne gelmişti. Taehyung gülümsemiş ve temas eden bacaklarına bakmıştı.

Ondan gelecek her şeye bu kadar muhtaçmıydı?

"Kitap mı okuyordun?" Jungkook'un sorusuyla taehyung elindeki kitabı sallayıp tebessüm etmişti. Üzüldüğü ama okumak için direndiği bir kitaptı.

Tıpkı jungkook'u sevmeye devam etmesi gibi...

"Evet, üzücü bir kitap ama seviyorum okumayı." Taehyung kitabı jungkook'a uzatmış, heyecanlı bir şekilde yerinde kıpırdanmıştı. Acaba jungkook da böyle şeyler okur muydu? Beraber kütüphaneye gidip kitap okumak istedi taehyung. Onun bilmediklerini ben alayım, benim bilmediklerimi o alsın diye geçirdi içinden. Birbirimizi tamamlayalım diye düşündü.