thirty two

712 82 112
                                    

Merhabalarrr

Daha erken atacaktım ama zaman bulamadım😔

Aslimda bu saatte değil daha erken saatte atacaktım😔 ama kardeşime (16) tam tamına iki(2) saat boyunca saçının hepsini küçük örgüler yaptım ve parmaklarımı hissetmiyorum😭

O YUZDEN YANLIS YAZIM VARSA AFFEDIN BENI NOLUR AGLARIN YOKSA 😭

NEYSEM

Bu bölüm biraz garip bir bölüm oldu kopuk bir konu şeyi olcak bölüm sonunda soyliycem🫡

Keyifli okumalarrrr

***
Medya: Adele - Skyfall
Adale - Set Fire To The Rain
Lana Del Rey - Born To Die

Hayat bazen bazı pişmanlıkları ev sahipliği yapar. Keşke dersin, keşke böyle yapsaydım, böyle söyleseydim gibi. Geçmişe dönemediğin gibi geleceği de göremezsin.

Küçükken ablam hep içinde kalmasın da yap derdi. Ama ben onu hiçbir zaman dinlememiştim. Her zaman dediği gibi de içimde kalırdı. Pişmanlık peşimi bırakmaz, sarmaşık gibi boynuma sarılırdı.

Ama şimdi pişmanlık duymak istemiyordum. Yorulmak ya da ıslanmak umurumda değildi. Hızlı bir şekilde yağan yağmurun altında koşarken ıslanıyor, saçlarım alnıma yapışıyordu.

Hyun ile konuştuktan hemen sonra evden koşarak çıkmıştım. Yağmurdan nefret eden ben, taehyung'a ulaşmak için yağmurun altında koşuyordum.

Hayatımda birçok dönem olmuştu. Birçok pişmanlık, birçok ağlayış ve sızlanış. Ama belki de hiçbiri şuan duyduğum pişmanlığın yanından bile geçemezdi.

Sanki yüzüne bakmaya hakkım yokmuş, onun adı hakkında bile konuşamaz mışım gibi geliyordu.

Onu sevgiye en ihtiyaç duyduğu zamanda yalnız bırakışım beni de hiç olmadığı kadar yaralıyordu.

Yan tarafımdan yükselen sesle düşünmeyi bırakmış, daha hızlı koşmaya başlamıştım. Yağmurdan ötürü arabalar yavaş ilerliyordu ve arasına trafik duruyordu.

Sahile yaklaştığımı belli eden sert dalga sesleriyle derin bir nefes alıp durmuştum. Dalgalar şiddetli bir şekilde kumlara çarpıyor, rüzgarla hareket ediyordu.

Hızlanan rüzgarla ellerimi gözümün önüne getirmiştim. Taehyung'u göremiyordum.

Biraz daha yaklaşıp denize doğru yaklaşmıştım. Ellerimi zar zor yüzümden çekip karşıya baktığımda denize doğru yürüyen kişiyi görünce gözlerim büyümüştü. Deli gibi yağan yağmurun altında ben, yalpalayarak denize doğru giden kişiye bakakalmıştım.

Hızlı hızlı yürümeye devam ederken bir süre sonra yine koşmaya başlamıştım. Önümdeki görüntü yavaşça netleşiyordu.

Bir anda ayağıma takılan ayakkabıyla yere düşmüştüm. Islak kum ellerime yapışırken gerime baktığım gibi gördüğüm spor ayakkabılarla derince yutkunup hızla ayağa kalkmıştım.

Bunlar taehyung'un ayakkabılarıydı.

O an nasıl bir şekilde ayağa kalktığımı ya da nasıl hızlı koştuğumu hatırlamıyordum bile. Önümde suya ayağını sokan taehyung ile göz yaşlarım benden habersiz akmaya başlarken kollarımı ona uzatıp hızlıca arkasından sarılmıştım.

Ayakkabılarım suyun içine girdiğim için ıslanırken, ıslak saçlarım boynuna değiyordu. Dalgalar pantolonumun paçalarına vuruyor, üşüme hissi yaratıyordu.

Jealousy ▪︎ TaekookWhere stories live. Discover now