Eğer okuyorsanız ve oy vermiyorsanız bir tık üzüldüm diyebilirim ama teşekkürler beğenip okumaya karar vermişsiniz <3
Oy verip yorum atanlara ise bol bol teşekkürler 💕
Her pazartesi yeni bölüm 👋🏻
-
"USING FOR THE REST OF MY LIFE, OH!" çevresine yakın evler olmadığından bahçede bağırarak şarkı söylemeyi alışkanlık haline getirmişti. Bir terapiden alacağının daha fazlasını veriyordu bu aktivite. "Evet Fred sonuncuyu da hallettik." ellerini üzerinde temizleyip alnındaki teri sildi. Sabah yaptığı yoganın ardından marketten bir kaç tohum alıp ilk iş olarak ekim yapmıştı. "Güzel bir kahveyi hak ettim ha?" kesinlikle deli değildi, köpeğine doğru konuşuyordu. "Yağmur göstermediğine göre buraları ben sulamalıyım... Ama önce kahvaltı ve sana mama." tepki olarak kuyruğunu salladı Freddie.
Kahvesinin yanına eggo'lardan koyup televizyonun karşısına geçti. Freddie de usulca kahvaltısını yapıyordu.
Karnını doyurduktan sonra dışarı çıkmayı planlamadığından dolayı bilgisayarını açıp şirketin güncel durumunu kontrol etmeye başladı. Rhodey sorunsuz bir şekilde yürütmüşe benziyordu, korktuğu kadar yoktu demek ki. Bir süre yetişkin işleriyle uğraştıktan sonra blgisayarın kapağını kapattı. Bir hayli bunalmış ve terlemişti bu yüzden kendini geldiğinden beri ilk defa banyoya attı. Eski tip bir küvet, hemen yanında lavabo aralarında ise perde vardı. Perdeyi açıp kirden pas tutmuş alana baktı, gözlerini kapatıp elini ağzına götürdü. "Sanırım kusacağım- sanırım kusacağım-" kendini vakit kaybetmeden dışarıya attı.
"Çok güzel! güya bugün dışarı çıkmama gerek kalmayacaktı." merdivenlerden inerken söylenmişti. Bir kaç dakika içinde ise markete ulaşmıştı. Gözüne direkt dünkü kasiyerin yokluğu takıldı. Gerçekten intihar etmiş olamaz değil mi? Kolunun altına bir kaç temizlik malzemesi ve şampuan sıkıştırıp kasaya ilerledi. Sarı kafalı, genç biri vardı. Giydiği basit forma bile güzelliğini örtememişti.
"Siz yeni misiniz?" beklemeden sordu Tony, anlamsızca bakarak karşılık verdi kız. "Hayır ama sanırım siz öylesiniz." kafasını salladı. "Evet ilerideki çiftlikte yaşıyorum, geleli çok olmadı." kız saf şaşkınlığını gizleyemedi. "Domi-"
"Evet öyleyim." hemen düzeltti. "Pardon sözünü kestim, neyin geleceğini tahmin ettim sadece."
"Önemli değil," dedi kız. "Natasha." ilk el uzatan o oldu.
"Tony." eli sıkıca tutup memnun olduğunu belli etti.
-
"Steve lütfen buraya bakar mısın?" kendisiyle ilgilenmeyen arkadaşına sinirlenmeye başlamıştı James. "Bırak şu kitabı da dışarı çıkalım." kafasını kaldırdı Steve. "Beni yalnız bırak lütfen." geldiği andan beri arkadaşının gözünü ayırmadığı kitabı bir çırpıda eline aldı James, kapağını çevirdi. "Ahlak ve Karmaşa- Sen bu kitabı neden okuyorsun?" tuttuğu gibi geri aldı kitabı Steve. "Sanane? Birbirimize hesap mı verir olduk?"
"İyi de sen hiç kitap okumazsın ki!"
"Nereden biliyorsun? Yedi yirmi dört birbirimizi mi görüyoruz biz."
"Hissediyorum Steve. Hissediyorum. Emin ol herkes hissediyor."
"Rahat bırak beni." bir sayfa daha çevirdi.
"Kaldır şu kıçını. Derhal!"
"Senden emir almıyorum." sertçe kolundan tutup yukarıya çekti James. "Natasha bugün geri döndü ahmak!" kitabı oturduğu yere atıp inanamayarak ayaklandı, arkadaşına baktı Steve. "Bana neden-"
