21

1.7K 171 63
                                    

"BERKAN, AHENK? HATIRLIYOR MU?"

Kafamı sesin geldiği yöne çevirdiğimde gördüğüm yüz çok tanıdıktı.

Tek fark, artık saçları mavi değil, kızıldı.

Tanımıştım. Ayrıca Berkan kimdi?

Kasım'a doğru eğildim. "Kasım, Berkan kim?" Dedim kısık ama meraklı bir sesle.

"Benim," dedi. Benim gibi kısık sesle.

"Nasıl yani senin adın Kasım değil mi?" Şaşırmıştım. Hem de çok. Eğer gerçek adı Kasım değil ise bu bir yalan sayılmaz mıydı?

"Berkan Kasım Akel. Adım." Dedi boğuk bir sesle. Derin bir nefes almış ve rahatlamıştım. Demek iki adı vardı.

"Berkan'ı niye kullanıyor? Sana neden Kasım demiyor ki?" Dedim meraklı bir sesle.

Kasım ise sadece güldü. Hatta öyle bir güldü ki, benim şaka yaptığımı düşündüğünü falan sanmıştım.

Zeynep ise şaşkınlıkla lokantanın önünde beklemekle ve bizi izlemekle meşguldü.

"Bana bu zamana kadar Kasım diyen iki kişi oldu güzelim. Sen ve annem. İkinci ismim olduğunu bile insanlar sen söylemeye başladıktan sonra öğrendiler." Dedi gülümseyerek. Çok şaşırmıştım, yine de çok hoşuma gitmişti.

"Ciddi misin?"

Daha çok güldü. "Ciddiyim, duysalar da söylemeye cesaret edemedikleri için problem olmuyordu." Dedi.

Gülümseyerek anladım, anlamında kafamı aşağı-yukarı salladım.

Ardından Zeynep'e baktım ve el salladım, gel anlamında. Hızlı adımlarla buraya yaklaşırken ben de ayağa kalktım. Hızlıca yanımıza geldiğinde anında bana sarıldı.

"Çok özledim, ne ara hatırladın? Hiç haberim yoktu!" Dedi heyecanlı bir sesle. Ben de ona sarıldım. "Tam hatırlayamadım hâlâ, sadece birkaç şey." Dedim gülerek. Ardından sandalyeme geri oturdum. Hiç değişmemiş gibiydi, sadece saçları kızıl olmuştu.

Kasım'la da selamlaştı. "Özel mi konuşuyorsunuz, gelebilir miyim? Yok derseniz sorun değil, ben Sarpların oraya geçecektim. Onların haberi var mı?" Dedi hızlı hızlı. Kasım'a bakıp onay aldım. "Gel tabii özel sayılmaz, saçların çok hoş olmuş bu arada." Dedim gülümseyerek. Sorusuna ben yanıt veremezdim çünkü bilmiyordum. "Haberleri yok sayılır. Demir biliyor sadece ama anılarımızı kazanmaya başladığımızdan haberleri yok."

Anılarımız. Başladığımız. Biz.

Dikkatlice Kasım'a baktım. O da bana bakıyordu.

Zeynep yanımdaki sandalyeye oturdu ve elleriyle gözlerini sildi, ağlıyor gibi değildi, galiba sadece gözleri dolmuştu.

"Beni hatırlıyor olmana çok sevindim. Diğerlerini de hatırlıyor musun?" Dedi mutlu bir sesle.

Derin bir nefes aldım. Hatırlamıyordum. "Aslında hatırlıyor sayılmam, bir tek Kasım. Seni ve Sarp'ı da bir iki anıda görmüştüm." Dedim dalgınlıkla.

Hatırlayamamak çok can sıkıcıydı.

Zeynep umutlu bir şekilde gülümsedi. "Olsun, hatırlarsın. Artık Berkan'la beraber olduğuna göre sorun yok demektir. Kaç yıldır çekmediğimiz şey kalmadı. Çok alışmışız meğer sana." Dedi, o zamanları hatırlayıp da üzülmüş gibi.

"Hatırlamaya çalışacağım. Bir şekilde... anılarım geri gelmek zorunda, gerçi Kasım eğer gelmezse yenilerini yaparız diyor." Dedim Kasım'a bakıp gülümseyerek.

Portakal Sever Misin?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin