[TAMAMLANDI]
✧༺♡༻✧
İyi ve kötü neydi?
İyi ve kötü arasındaki fark neydi?
Kime göre iyi, neye göre kötüydü?
Polisler her zaman iyi miydi?
Krallar her zaman kötü müydü?
Peri masallarının sorunu da buydu işte! Kesin bir iyi ve kötüleri vardı, ort...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
✧༺♡༻✧
Talha neler olduğunu artık algılayamaz bir haldeyken dizleri üzerine çöktü.
Bütün hayatı bitmiş gibi hissediyordu.
Bütün renkler gitmişti.
Gözlerinin algıladığı tek renk mordu.
Mor çiçeklerin üzerinde uyuyan bedenin soğuk yanaklarını ve dudaklarında elini gezdirdi.
Eğilerek dudaklarını, sevdiğinin alnına bastırıp ölü bedenin yanına geçti ve uzun tutamları parmakları arasına aldı.
Avuç içinde kalmış çiçeklerle birlikte uzun tutamları öptü.
Sevdiğini ölüme uğurlarken irkilerek gözlerini açtı.
Etrafına anlamsızca bakındı önce.
Oturur pozisyonda uykuya daldığı için boynu tutulmuştu.
Parıltısını kaybetmiş ela gözleri ,yataktaki bedenin siyahlarıyla çakıştığında titredi.
"Günaydın." diye fısıldadı Kieran gülerek. "Ya da iyi geceler mi demeliyim. " elini kaldırıp camdan kararmış havayı gösterdi sonra indirdi ama ela gözlü sevdiğinden hiçbir tepki alamadı.
Sonunun böyle olacağını hiç düşünmemişti.
Babası da annesi de ölürken yanlarında birileri vardı ama onun yanında kalacak kimse kalmamıştı bu yüzden kendisini her zaman, her saniye yalnız ölmeye hazırlamıştı ama hayat hiç beklemediği anda esmer bir bebek göndermişti hayatına.
"Sana kedi dedim ama sen yavru köpek tiplerindensin. " dedi sanki normal şeyler yaşanmış gibi. "Yavru köpekler gibi parıl parıl bakıyor ve peşimden ayrılmıyorsun."
"Kieran.."
"Her an ağlayacak gibisin ve en ufak şeyde mutlu oluyorsun. "
"Kieran! " istemsizce bağırdı Talha ,kızarmış gözleri tekrar dolarken yatakta oturan bedene baktı. Alt dudağı büzülürken "Ağlama bebeğim." diye fısıldayan adamla aynı anda gözyaşları pıt pıt dizlerine düştüğünde "Gel buraya sevgilim. " cümlesiyle oturduğu yerden kalktığı gibi iki yana açılmış kolların arasına girdi.
"Şştt.." diye fısıldadı Kieran, kahve saçları öpüp okşarken göğsüne sığınmış koca bebeğini sakinleştirmeye çalıştı.
"Kalp krizi geçirdin Kieran! " diye fısıldadı Talha. "Ölüyordun!" Gülümseme aldığında "Yapma şöyle." diye fısıldadı. Kollarını arasından ayrılarak bir sağa bir sola ilerledi. "Neden böyle oldu? Kieran?. Bu sabah fenalaştığın anlar oldu.. Hatta daha öncesinde de fenalaştığın ama hiçbir şey olmamış gibi sıcak bastı gibi şeyler diyerek işin içinden sıyrıldın. O zamanlar da mı kalp krizi geçiriyordun? "
