Peri Tozu (BxB)

Aile Saadeti

"Can düzgün kullan bak oğlum. "

"Tamam baba ya  5 senedir kullanıyorum 4 senedir ehliyetim var ama hâlâ alışamadın" diye isyan etti Can.

Babasının kolu alçıdaydı hâlâ yoksa Can'ın arabasına binmezdi Caner Bey. Diğer seçeneği ise Buğraydı ne yazık ki.Buğra ile Peri, Buğranın arabasıyla geleceklerdi.

"Aynen oğlum hız cezaların eve geliyo görüyorum şoförlüğünü"
"Doruk sen de dinletemiyorsun galiba sözünü bizimkine" diye arkaya dönerek konuştu.

Doruk arka koltukta Perihan Hanımla oturmuş kıpkırmızı şekilde camdan dışarıyı izliyordu.

Kendisine hitaben konuşulunca mecburen adama doğru baktı. Çok yüksek olamayan bir tonda "Evet Can hız yapmayı biraz seviyor Caner Bey uyarıyorum ama fayda etmedi. Pes etmek zorunda kaldım ben de" dedi.

"Caner Amca diyebilirsin Dorukcum."

" Peki Caner Amca"

"Zamanı gelince o da değişir inşallah" diye konuya girdi Can'ın annesi.

Doruk koltukta küçüldükçe küçüldü. Şimdi hareket halindeki araçtan atlasa ne olurdu acaba?

Dikiz aynasında Canla buluştu gözleri pis pis sırıtıyordu sevgilisi." Çok tatlısın" dediğini sadece dudaklarını okuyan Doruk farketti.

Yoğun trafik yüzünden zor da olsa kahvaltı yapacakları mekana ulaştılar.

"Nasıl yaşıyorsunuz bu şehirde anlayamıyorum" diye söylene söylene yürüyordu Caner Bey.

Peri ve Buğra deniz manzarasına en hakim masaya çoktan yerleşmişlerdi. Peri hemen babasının yanına oturdu . Can annesi ve Doruk'un arasına yerleşti. Buğra ise Caner Beyin yani kabusunun diğer yanında oturuyordu. Adam burda bile Peri'yle aralarına girmişti resmen

Perihan hanım tatlı bir sesle "yolda Dorukcumla konuştum da seninle görüşemedik Buğra, nasılsın oğlum ?" diye sordu.

"İyiyim Perihan Annem özledim sizi"

"Teyze" diye homurdı adam

"Efendim Caner Amca anlamadım" diye sordu Buğra masumca

"Perihan teyzen de iyi Buğra, sağol"

Peri göz devirdi, "klasik gerginlikler" diye söylendi.

Büyüklerin gözü Doruk'un üzerinde, Doruk ise diken üstündeydi.

Perihan hanım sessizlikleri sevmezdi muhabbet açmaya çalıştı elinden geldiğince."Eee nasıl tanıştınız Can'la?"diye sordu kadın tatlı tatlı.

Can şu an sakin taraf olduğu için sansür uygulama becerisi daha yüksekti.Cevap verme işi ona düştü.

"Doruk, Peri'nin sayfasından annesi için bir sipariş verdi ama siparişi kargoda kaybolmuş. O ara baya telefonda konuşup yazışmak zorunda kaldık. Öyle de arkadaş olduk işte annecim."

"Hııım buldun tabi güzel çocuğu kaçırmadın."

"Ben de aynen bunu dedim Perihan annem ya.Ama kızdılar " diye kısık sesle devam etti lafına Buğra.

"Dorukcum gözlerini kimden almışsın?Çok güzeller gerçekten."

"Annemin gözleri mavi Perihan Teyzecim.Bizi de benzetirler zaten."

"Muhabbet güzel de ben açım ayrıca ilaçlarım var hadi yiyeceksek yiyelim" diye huysuzlandı Caner Bey.

"Tamam Caner amcam hemen hallediyorum"diye atladı Buğra. Garsonu çağırdı 6 kişilik serpme kahvaltı alabilir miyiz kardeşim dedi garson kıza.

Can gülerek "bütün kadınlara kardeşim demek zorunda değilsin Buğra"diye takıldı arkadaşına.

"Olsun oğlum" dedi Buğra. "Ne olur ne olmaz." Bir gözü Caner Beydeydi onay bekliyordu; ama adamın umurunda bile olmadı söylenenler. Periye bir davası hakkında hararetli şekilde bir şeyler anlatıyordu

Kahvaltı kısmı bir savaş şeklinde geçti. Bilinen savaşlardan farklı olarak herkes birbirinin iyiliği için mücadele ediyordu.

Hâlâ gerginliğini atamayan Doruk bir şey yiyemediği için Can kendini görevli tayin etmiş, çocuğun ağzına bir şeyler tıkmaya çalışıyordu.

Peri babasının bakışlarını Buğradan çekmeye çalışıyordu.

Canın annesi ise Doruk'u övgüleriyle utandırmaya devam ediyordu.

Muhabbet devam ederken kadın aklına gelen şeyi sordu:
"Pericim Aras nasıl?
Aramıyor artık beni bi sorun yok değil mi aranızda?"

Doruk fısıltıyla "Aras anneni mi arıyordu" diye sordu Can'a mavi gözlerindeki öfke hissediliyordu.

Can "Aşkım ne bileyim Peri'nin en yakın arkadaşı diye hiç garipsememiştik" diye yanıtladı sevgilisini. Büzme o dudaklarını ısırım"

Buğra sessizliği sona erdirme çabasına girmişti şimdi."Aras şeye gitti Perihan anne ya İngiltere'ye. Bir sene orada olacak yurtdışında diye arayamamıştır. Bizi de unuttu hayırsız zaten. Canım Arasım ya özledim ben de.

"Eee anne ne kadar kalacaksınız biraz kalın da rahat rahat gezelim anne kız" diye konuyu değiştirdi Peri.

"Yok güzelim, babanın işleri birikti  2 gün kalıp döneceğiz."

"Ama Dorukcum yarın da bize bekliyorum mantı yaparım size. Sever misin?"

"Mantı partisiiii" diye sevindi Buğra.

"Severim çok teşekkürler" dedi Doruk sakince.

Annesinin yemeklerini yemeyeli çok olmuştu,hüzünlendi biraz. Gözlerinin dolduğunu sevgilisinin her mimiğini izleyen Can farketmişti elbette. Masanın altından eline uzandı çocuğun. Sımsıkı tuttu, parmağını elinin üzerinde gezdirip okşadı dakikalarca.

İmrenilecek şekilde güzel ve sevgi dolu oldukları dışarıdan da farkedilen bu grup, keyifli bir sohbet eşliğinde kahvelerini de içtiler ve evlerine dağıldılar.