KISKANMADIM ÇÜNKÜ....

2.2K 184 31
                                    

Baekhyun Chanyeol'un aramalarını reddedip ağladığı o gece saat 3'e doğru uyumayı başarabilmişti. Saat sabahın 5'ine doğru çaldığı telefonu saati onu iki saatlik uykusundan uyandırırken şişmiş gözlerini araladı. Bu saatte kim olabilirdi ki?
Baekhyun telefonun parlaklığından ağrıyan gözlerini kıstı ve ektana baktı. Chanyeol? Bu neredeyse 9. arayışı olmasına rağmen hiç pes etmemişti. Baekhyun yeniden reddetti ve uykuya geri döneceği sırada bu sefer mesaj sesiyle irkilmişti. Mesajı okuyup okumamak arasında kalsada kesinlikle son olacağını kendi kendine söyleyip mesajı açtı.

-"Ben Chanyeol'un annesiyim. Telefonu aç lütfen." Baekhyun korkuyla ve endişeyle yorganı üzerinden attı ve telefonu çaldığı an açtı.

-"A-alo?" Baekhyun korkuyla konuştu. Bu saatte Chanyeol'un annesi onu niye arıyordu ki?

+"Ahh merhaba Baekhyun. Ben Chanyeol'un annesi Park Gae In." Kadının sesi yorgun ve kısık çıkıyordu. Baekhyun asıl şimdi korkuyordu.

-"Merhaba Bayan Park."

+"Chanyeol kaza geçirdi. Ç-çabuk Seoul Hastanesine gelir misin?"

-"N-NE? Ne kazası? O iyi mi" Kısa olanın zaten hiç gitmeyen gözyaşları ağlayacak bir durum bekliyormuş gibi birden akmaya başlamıştı.

+"Hayır. Şu an bilinci kapalı ve seni sayıklıyor. Lütfen gel."

-"Tamam t-tamam geliyorum." Baekhyun bulanan görüşünü aldırmadan üzerini giyindi ve aldığı parasını cebine tıkıştırırken evden fırlamış ve büyükannesine haber vermeyi unutmuştu.
Yoldan geçen taksiyi son anda durdurdu ve hastaneye gitmesini söyledi.

*

Baekhyun koşarak hastaneye girdiğinde danışmaya Chanyeol'u sormuş kadın söylememesi gerektiğini ifade edince Baekhyun bağırarak hastaneyi ayağa kaldırmış ve bunu duyan Chanyeol'un babası dolu gözler ile Baekhyun'u Chanyeol'un tedavi gördüğü acil odasının önüne getirmişti.

-"Sen Baekhyun musun?" Annesi sorduğunda Baekhyun kafasını salladı. Bayan Park hemen onu kollarının arasına aldı ve sarıldı. Baekhyun ne yapacağını bilemez şekilde kollarını korkuyla kadının sırtında gezdirdi. Kadın sıcaktı ve Baekhyun anne şefkatini hissetmişti. Boğazından acı dolu bir hıçkırık koparken kadın ayrılmış ve yaşlarla parlayan gözleri ona bakmıştı.

-"Merhaba Bay ve Bayan Park. Ben Byun Baekhyun." Baekhyun saygılı bir şekilde önlerinde egildi. "Chanyeol nasıl? Onu görebilir miyim.?" Baekhyun boğazında ki yumru ile yutkunurken Bayan Park kafasını salladı ve acile doğru yürüyüp perdeyi araladı. Baekhyun nefesinin kesildigini hissetti ve ağlamamak için elini ağzına bastırdı. Chanyeol'un yüzünün belli yerlerinde morluklar vardı. Ve boynu ile kolu sarılmıştı.

-"C-chanyeol." Baekhyun güçsüz görünen bedenin elini tuttu. Soğuktu. Gözyaşlarına artık söz geçirmeyi bırakmıştı çünkü onlar istediği her an akmaya alışmışlardı artık. "Sana bağırdığım *hıck* ve telefonlarına cevap *hıck* vermediğim için üzgünüm." Baekhyun yere egildi ve yanağını Chanyeol'un soğuk eline dayadı.

-"B-baek-hyun." Chanyeol zorla konuştu.

-"OĞLUM!!" Bay ve Bayan Park aynı anda bağırınca Baekhyun kafasını kaldırdı ve Chanyeol'a baktı.

-"Chennie? İ-iyi misin? B-bir yerin ağrıyor mu?"

+"Hey hey ağlama ben iyiyim." Chanyeol baş parmağı ile Baekhyun'un gözünden akmaya başlayan damlayı sildi.

~"Oğlum iyi misin? " Bayan Park yatağın diğer tarafından oğlunu kontrol ederken Chanyeol sadece basit bir şekilde başını sallamış ve ayakta ona dikkatle bakan babasına baktı. Bay Park pişmandı çünkü bunların hepsi oğlunu sevdiği kişiden ayırdığı için olmuştu ve Bay Park zamanı geri almak isterdi. Oğlunu kendi işleri için kullanmadığı zamanları mesela....

SADECE SENİN İÇİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin