10. BÖLÜM

50 7 9
                                    

بسم الله الرحمن الرحيم

Selamün aleyküm arkadaşlar 🌸
Bölümü okuduktan sonra oy atıp yorum yaparsanız çok sevinirim. 🙏 Umarım beğenirsiniz .
İyi okumalar dilerim 💕

________

Fuat Bey salonda oturmuş karısı ile birlikte televizyon izliyordu. Daha doğrusu kanallarda geziniyordu. İlgisini çekecek bir şey bulamamıştı hala. Telefonun çalması ile dikkatini telefona verdi. Arayan iş arkadaşı Mehmet idi.
Fazla bekletmeden aramayı cevapladı .

Fuat Bey: Ooo Mehmet kardeşim aramış. Hayırdır koçum

Mehmet: Abi acil durum olmuş göreve çağırıyorlar bizi

Fuat Bey elinde olmadan çattı kaşlarını. Bayram da göreve çağırılmakta neyin nesiydi. Hayır yani görevdir bu sonuçta beklemezdi ama nöbete başka kişiler kalmıştı. Acaba dedi başka bir şey mi var bu işte. Karısıyla göz göze geldi . Onu telaşlandırmak istemezdi . Eğer karısı kötü hissederse buna gönlü razı gelmezdi. Aklı kalırdı karısında. Onun telaş yapmasını istemediği için ayaklandı ve sohbet ediyorlarmış gibi davranarak salondan çıkıp boş bir odaya geçti.

Fuat Bey: Hı hı anladım evet evet aynen öyle

Mehmet: Abi neyi anladın daha demedim ki bir şey. Abi sen iyi misin ?

Fuat Bey kapıyı olabildiğince sessiz kapatarak aramaya döndü.

Fuat Bey : Mehmet şimdi konuş ne diceksen müsaitim şuan

Mehmet : Hee öyle desene abi.

Fuat Bey : Oğlum anlatsana ne olmuş neden çağırıyorlar bizi

Mehmet : Sorma abi çok kötü. Bayram günü lunaparkta facia çıkmış aletlerden biri çalışırken arıza vermiş . Çok fazla can kaybı olmuş. Ortam izdihama dönmüş. Şehir dışına çıkmayan herkesi çağırmışlar ben şuan lunaparka gidiyorum yoldayım . Sen de oraya gel

Fuat Bey duyduklarına inanamadı. Ne diyordu bu adam . Nasıl olurdu böyle bir şey. Oğlu, oğlunun arkadaşları hepsi orada değil miydi. O dememiş miydi lunaparka gidin eğlenin diye ? Şimdi ne olacaktı çok fazla can kaybı var demişti Mehmet. Onlara zarar gelmiş miydi. Ya yaralandılarsa . Ya onlara bir şey olduysa. Ailelerine nasıl hesap verecekti.

Elini kalbine koydu. " Allah ' ım ne olur onlara bir şey olmuş olmasın. Onları koru Yarabbim. " dedi içinden. Kalbi sıkışıyordu resmen . Korku tüm vücudunu sarmıştı. Aradan çok geçmeden toparladı kendini. Zorundaydı. Derin bir nefes aldı. Karısının anlamaması gerekiyordu. Yoksa karısı rahat duramazdı.

Hemen kendini toparlayıp odadan çıktı.
Ufak bir işinin çıktığını hemen halledip geleceğini söyleyerek çıktı evden komşudan , karısını yalnız bırakmamasını istedi. Komşusu zaten bu süreçte en büyük destekçileri olmuştu.

Ardından bir taksi bularak lunaparkın yolunu tuttu. Yol boyunca sürekli içinden " Allah ' ım sen onları koru " diye geçirdi. Lunaparka varmasiyla ücreti ödeyip indi araçtan. Koşar adımlarla buldu Mehmet ' i.

Mehmet : Abi hızlı geldin baya

Fuat Bey : Mehmet yardım et gözünü seveyim.

Konuşurken yutkunamıyordu. Nefes nefese kalmıştı . Koskoca adam ağlayacaktı neredeyse. Yolda gelirken sürekli oğlunu aramıştı ama yanıt veren yoktu telefona.

Mehmet : Abi sakin ol ne oldu. Ne bu halin

Fuat Bey : Bizim çocuklar geldiler buraya eğlenmek için. Ama ulaşamıyorum şimdi. Oğlum kafayı sıyırıcam . Yavuz açmıyor telefonu.

NASİBİM Where stories live. Discover now