"Miya.."
Aynadan kapıya baktığımda Aizawa'nın kapıda dikildiğini gördüm. İki kolu da bandajlıydı. Yüzünün ise sadece sağ tarafında sargı vardı.
"Suyu daha ne kadar açık bırakacaksın?"
Önüme baktığımda lavabonun neredeyse su ile dolduğunu gördüm. Hemen kapatıp elimi başıma vurdum.
Gerçekten aptalım. Onu düşündüğüm için suyu unutmuştum. Ellerimle neden uyandığını sordum.
"İhtiyaç."
İhtiya-
Tüm vücudum kıpkırmızı kesilmişti. Tamam kolları iyileşene kadar onun kolları olacağım dedim de... bunu yapamam.
Başım yere eğik yanından geçtim. Odadan çıkıp erkek bir hemşire buldum.
"MİYA!"
Biraz ileride bana el sallayan Deku'yu görünce gülümsedim ve benim için getirdiği çantayı aldım. Odaya geri döndüğümüzde Aizawa yatakta oturup karşısındaki televizyona bakıyordu.
"Geldiğin iyi oldu Miya şu- Midoriya sen?"
"Merhaba Sensei. Daha iyi misiniz?"
"İyiyim de... neden burdasın?"
Koltuklara doğru gidip çantadan toz pembe tişört ve beyaz şort aldım. Tarağımı ve diş fırçamı da alıp lavaboya gittim ve kapıyı ardımdan kilitledim.
Aizawa
Yanımdan başını eğip geçince kızaran yanaklarını zor da olsa görmüştüm. Neden hala yanımda olduğunu bilmiyordum ama iyi hissettiriyordu.
Hemşire yardımıyla rahatladığımda televizyonu açmasını istedim. Saçma bir kanal açıp hızla çıkmıştı. Kapı açılınca konuştum fakat Midoriya'yı görmem ile şaşırmıştım. Miya lavaboya geçince konuştu.
"Temiz kıyafet ve birkaç şey getirmiştim onun için."
"Yanımda mı kalacak?"
Midoriya başını kucağına eğip konuşmuştu.
"Sizi o halde görünce dayanamayıp hayatını riske attı. Sırf sizin için. Ambulansa bile kimseyi bindirmeyip kendi bindi."
Demek bana bu kadar değer veriyor. İyi de neden?
"Neyse benim işim bitti zaten. Ah unutmadan sensei, spor festivaline gelme şansınız var mı acaba?"
"Merak etme geliyorum. Kaçıracak değilim."
Midoriya, Miya'ya veda edip gitti. Miya çantasını toplayıp yanıma geldi ve kenardaki koltuğa oturdu.
Miya
Sensei
Ben telefonunuzu biraz karıştırmış olabilirim
Mic sensei festivale gelmenize gerek olmadığını söylememi istediOkuttuğu mesaj ile hafif kızarmıştım.
Duvar kağıdımı görmüş olmalı."A-anladım."
Aramızda bir süre sessizlik olunca kalktı ve kapıya yöneldi. Kalkınca fark ettim. Üzerindeki pembe tişört ve beyaz şort ona yakışmış. Saçlarınıda örünce, çok tatlı duruyor. Ne diyorum b-
Elleri ile aşşağı ineceğini ve bir isteğim olup olmadığını sordu.
"Sadece tatlı birşeyler."
Odadan çıkınca bir süre yalnız kalacağımı anladım ve gözlerimi kapattım.
Miya
Otomatların yanına gidince cüzdanımı unuttuğumu farkettim. Odaya geri döndüğümde Aizawa oturur vaziyette uyuyordu. Rahat hissedemezdi ama onu şuan uyandıramazdım. Daha yeni uyumuştu çünkü.
YOU ARE READING
Aizawa
FanfictionFavori kahramanım olan Eraser'ın okuyacağım okulda öğretmen olduğuna, hatta ve hatta sınıf öğretmenim olduğuna inanmamıştım. Ta ki sesini arkamda duyana kadar...