İn Another Universe ∞ °ᴍɪ̇ɴsᴜɴɢ °

"kanatsız meleğim"

«JİSUNG»

Çalışmalara başlayalı bir hafta olmuştu yavaş yavaş öğreniyor dum büyüleri her sabah kahvaltıdan sonra ormandaki kulübeye gidip kitaptaki yöntemleri denemiş az bile olsa kitabın ilk üç sayfasındaki büyüleri ezberlemiş'tim bunu kutlamak için diğerlerine yalan uydurup tek başıma şehre dönerek soju ve rakı almalıyım bu yüzden odamda ilinonun başını okşayarak fikir arıyordum

"Şimdi ben diğerlerini nasıl yalan bulup şehre tek gidebilirim ilino"

"Bebeğim sende her kucağıma aldığımda seni uyuyorsun. yoksa sen yaşlı huysuz bir kedimisin ilino"

Demem ile ilino kucağından kalkıp yatağın diğer tarafına bana dönük oturmuştu ne yani yaşlı dediğime mi alındı o

"Aşkım alındın mı sen" demiştim kahkaha atarak o da bu sefer sırtını bana dönerek odanın camına bakıyordu belli alınmıştı ve bu beni daha çok kahkaha atmama sebep olmuştu şirin bir kediden tirip yiyordum

Gülme krizine girdiğim için odaya felix'in geldiğini fark etmemiştim ona döndüğümde bir bana birde ilinoya garip bir şekilde baktığını gördüm

"Sincabım ne oldu? neye bu kadar güldün sesin taa aşağıdaki salona geliyor"

Kendimi sakinleştirmeye çalışıp felix'in sorusunu görmezden gelerek

"Tamam tamam şaka yapıyordum yaşlı huysuz değilsin sadece çok uykucu bir bebeğimsin lütfen bana küsme ben seni çok seviyorum hadi gel barışalım"

"Jisung burada neler oluyor? sen kiminle konuşuyorsun"

"Biraz önce ilino kucağımda uyuyordu bende ona yaşlı huysuz olduğunu söyledim oda alınmış olmalı ki kucağından kalkıp yatağın diğer tarafına gitti bende onun bu tatlı hâline gülüyordum" demem ile Felix'de gülmeye başladı ikimiz beraber gülerken ilino yataktan inip odanın kapısından çıkarken gülmemi durdurup bende arkasından gitmiştim. tabi benim kalkmam ile Felix'de arkamdan gelmişti

İlinonun salondaki koltuğa oturması ile Felix ve bende onu ortamıza alacak şekilde oturmuştuk

"İlino sen sincabım ın dediğine bakma asıl o yaşlı huysuz biri "

"Felix abart sende benim nerem yaşlı gayet çıtır biriyim"

"Bak Jisung gördün mü sende alındın sana yaşlı denmesine"

Felix haklı olduğu için ilinoyu kucağıma almıştım

"Aşkım bilmiyordum alınacağını söz bir daha demem" deyip küçük burnunu öpmüş'tüm ama yinede bana bakmıyordu bu sefer gözlerini ,yanaklarını ,küçük kafasını ,partilerini ,tekrar burnunu ardından minik dudağını öpmüş tüm tekrar ilinoya baktımda ise hayaran bir şekilde onu öptüğüm dudağıma bakıyordu demek onun dudağını öpmem hoşuna gidiyordu bende o zaman minik dudaklarını öperdim.

İlino'nun hala dudağıma bakması ile tekrar dudağını öpmüş tüm tüm ve tekrar ve yine tekrar ben öpmeye devam ederken Felix kıskanmış olacak ki

"Bende öpmek istiyorum ilinoyu~"

Felix'in ilinoya uzanması ile kendime çekip

"Maglesef Felix ilino benim başkasına öptürmem bebeğimi sen git huyunjini öp"

"İyyy ölürümde öp'mem ben onu. ne vardı bende öpsem çok tatlı bakıyordu sana"

"Olmaz Felix!"

"İyi peki yemedik ilinonu"

"Zaten benden başkası yiyemez bebeğim" diyip ardından kucağımdaki bana aşık olmuş bir şekilde bakan ilinoya dönüp