8.BÖLÜM

10.2K 610 139
                                    

MARDİN/MİDYAT

"Anlamadım biraz daha açar mısınız? Buraya gelmeniz ölen çocuklarımla ne alakası olabilir ki?"

Kendini zorlayarak konuşmuştu gülizar kuruyan dudaklarını diliyle ıslattı nuray şimdi nereden başlicaktı ki elindeki dosyayı açtı her şeyi yazıyordu ona düşen de mahmut Özyiğit ifadesinde verdiği aileye bunları ulaştırıp DNA testi yapmaktı dosyanın son sayfasındaki sundusun fotoğrafına bakıp gülizar hanıma baktı tekrar sundusa baktığında gerçekten benzediklerini gülizarın genç hali ve sundusun yaşlı haliydi yanındaki baranın fotoğrafına baktı gözleri azad ağayla aynıydı parmağını sayfaya koyup dosyayı kapattı başını kaldırıp salonda onun ağzından çıkacak bir kelimeyi bekleyenlere bakıp gülizara döndü.

"Gülizar hanım meslektaşlarımın ilgilendiği bir dava var Şırnak'ta bir kızın öz babasından tecavüze uğraması ilk mahkeme bugündü adam kız benim öz kızım değil ne o ne de abisi benim öz çocuklarım değil dedi ve Mithat Özyiğit'in adını verdi araştırmalarımız sonucunda ve Mahmut Özyiğitin ifadesinin doğrultusunda bebeklerin sizden aldığını söyledi!"

Son sözü söylediğinde azad hemen ayağa kalktı "Siz ne saçmaladığınızın farkındamısınız?"

"Saçma olup olmadığını öğrenmek için gülizar hanımı ve bahri beyle o çocuklarla DNA testi yapılması lazım savcılıktan çıkan karar bu!"

Elindeki dosyayı açıp fotoğrafları çıkardı ayağa kalkıp büyük sehpanın üstüne yanyana koydu"Buyrun kendi gözlerinizle çocuklara bakın!"

Herkes aynı anda ayağa kalkıp sehpanın çevresinde toplanmıştı gülizar fotoğrafta kendi gençliğini gördüğünde nefes almadığını hissetti bu kadar benzerlik beklemiyordu "Civan sende gördüğümü görüyorsun değil mi?"

Civan zorlukla yutkundu fotoğraftaki kız karısının gençlik haliydi resmen yandaki fotoğrafa döndü bu ikisinin bu kadar aileye benzemeleri tesadüf değildi DNA testi gerekmeden çocukları olduğunu anlamıştı baranın keskin yüz hatlarına baktı gözlerinin önünde babasının yüzünü canlandı"DNA testi ne zaman yapılacak?" Dolan gözlerini kaldırıp savcıya baktı"Bana da daha bilgi gelmedi akşama doğru son karar gelir o zaman sizi arayıp haber verecem!"

Savcının son sözleri bunlar olmuştu geri kalan zamanda Ateşoğlu konağında sessizlik hâkim olmuştu her zamanki sessizlik değildi bu daha soğuk bir sessizlik içleri yakan bir sessizlikti...

                           ****

Geldiğimiz uçurum kenarına baktım arabadan inip yusuf'un yanına geçtim kopartaya çıkıp oturdum "Nasıl biraz daha sakinleşebildin mi?" sorduğu soruyla gözlerimi dağlarda gezdirdim.
"Bilmem ki ne hissettiğimi ne yaşadığımı bilmiyorum 10 dakika içinde hayatımı değiştirecek şeyler öğrendim" sessiz mırıltımla bana döndüğünü hissettim.

"Biliyormusun?" yusufa döndüm siyah gözlerine baktım "neyi yufus pardon yusuf!" dudaklarımı ısırıp mahçup bir şekilde baktım gerçekten bu sefer bilerek olmamıştı sessiz bir şekilde gülüp önüne döndü "Kızımı hatırlattın bana o da bana yufus yufus diye ortalıkta dolaşıyordu"

Kopartanın üstünde bağdaş kurup onun tarafına döndüm "Senin bir kızın mı var? Evli misin? çocuğunla karın nerde?"

Ard arda sorularımı sıraladığımda gülümsedi "Sakin yavaş hayır evli değilim, öz kızım değil ama öz kızım gibi!"

KAÇAKWhere stories live. Discover now