14.BÖLÜM

2.8K 261 55
                                    

(İçinde hakaret bulunan yorumlar yapanlara adli işlem başlatılacaktır!)

Keyifli okumalar:)










Abimin mezarın başında oturan nurgüle baktım küçük adımlarla yanına ilerleyip bende oturdum mezarın başında ağlarken benim gözlerim dolmaya başlamıştı abimi bir kez daha görememiştim morga inip görmek istemiştim ama izin vermemişlerdi sonra şırnağa gönderdiklerini söylemişlerdi.

"H-hamile olduğumu söyleyemedim sundus döndüğünüzde söyleyecektim"

Duyduklarımla ağzımı şaşkınlıkla açtım nurgül hamilemiydi? En son kaza yapmıştı "B-bebek iyi mi?" korkarak sorduğum soruyla başını kaldırıp bana baktı "bir tanesi gitti bir tanesi kaldı ikizlermiş dün kazada biri dayanamayıp babasının yanına göçtü"

Eğer dün mardine gitmeseydik şuan hepimiz oturmuş abimin baba olma heyecanına şahit olacaktık ya da nurgüle evlenme teklifi ettiğini ağzımdan hıçkırık çıktığında benimle beraber nurgül de hıçkırmıştı ayağa kalkıp yanına oturdum kollarımın arasına aldığımda kollarını sımsıkı sırtıma sarmıştı göğsümde sesli bir şekilde ağlamaya başladığında bende onunla beraber ağlamaya başladım.

İkimizde birbirmizi teselli etmeye gücümüz yoktu sadece bu şekilde birbirimize destek olabiliyorduk.

Saatler sonra ikimizin yaşı dindiğinde birbirimizden ayrıldık "nurgül bebeğin için bundan sonra güçlü durman lazım"

"Güçlü durmaktan yoruldum içim öyle bir yanıyor ki her şeyi dağıtıp kırsam da içimdeki yangın sönmez"

Saçlarını okşamaya başladım"biliyorum seni o kadar iyi anlıyorum ki bir şey diyemiyorum"

Bir süre sessiz kaldığımızda ayağa kalkıp elimi uzattım tereddüt etmeden elimi tutup kalktığında koluna girdim mezarlıktan çıktığımızda boş sokakta yürümeye başladık "kaç haftalık"

Sorduğum soruyla nurgüle döndüm "sekiz haftalık" başımla onayladım bomboş sokağa baktım saat gecenin yarısını geçiyordu biz iki kadın olarak bu saatte mezardan dönüyorduk.

Araba sesi sokağa dolduğunda nurgülü biraz kenara çektiğimde bana yandan baktı araba benim hizama geldiğinde yandaki cam açılmıştı "Kızlar eve kadar bu kadar yolu yürümeyeceksiniz herhalde?"

Yiğitin sesiyle yerimde durup arabaya döndüm mariya direksiyonda yan tarafında da yiğit oturuyordu nefesimi verip arka kapıyı açtım arabaya bindiğimde benden sonra da nurgül binmişti araba hareket ettiğinde başımı koltuğa yasladım.

Kendime koca bir boşluktaymış gibi hissediyordum "yusuf komutanımdan bir haber var mı?"

Nurgülun sesiyle ne zaman kapattığımı bilmediğim gözlerimi açtım "evet sabaha karşı ankaraya sevk edecekler şuan bizden refakatçi adını bekliyorlar"

Mariyanın sözleriyle yerimde doğruldum "refakatçi olarak ben yanında olmak istiyorum" dudaklarımın arasından çıkan sözlerimle dikiz aynasında mariyayla gözgöze geldik "merak etme zaten senin ismini verdim karısı olarak öncelik senin...

Her düşlediğini yapamıyor insan,her düş çiçek açmıyor...

Ayracı sayfaya koyup elimdeki kitabı kapattım masanın üzerine koyup esnemeye başladım gözlerimi ovuşturup 6 aydır yatan yusufa baktım neredeyse ocak ayının ortasından fazlası geçmişti gözlerim saate iliştiğinde ayağa kalkıp ışığı kapattım.

"Ya yusuf bu ne ya canım şişti ha çok sıkılıyorum!"

Sitemle konuştuğumda her zamanki gibi cevap yoktu.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Dec 11, 2023 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

KAÇAKWhere stories live. Discover now