Canlı | Texting

3.4

Malum bölüme hoş geldiniz canlarım <3

Hikayeme oy vererek destek olmayı unutmayın ✨
Keyifli okumalar 🦋

Bol bol yorum yapmayı ihmal etmeyelim.

🫶🏻

"Bugünü evde geçirmek istediğine emin misin?" Fazlasıyla emin olduğum için kafamı sallayarak onayladım onu.

Malum güne gelmiştik. Dağhan dün, tüm gününü ailesi ile geçirmiş ve orada kalmıştı. Sabah erkenden onlarla vedalaştıktan sonra soluğu hemen alt katta almıştı. Önce annem ve babam ile vedalaşmış, ardından bir süre Güneş'le vakit geçirmişti. Gitmeden önce son sürprizini yapmayı ihmal etmemiş, ona harika bir bisiklet almıştı. Güneş ile vedalaşmasından sonra onun evine doğru kendi arabalarımızda yola koyulmuştuk. Dağhan arabasını evde bırakacağından ve onu havalanına benim götürmem gerektiğinden ayrı arabalarla gelmiştik evine.

Hiçbir şey yapmak istememiş, koltukta uzanan Dağhan'ın üzerine uzanmıştım. Bir saattir onun göğsüne sarılı bir şekilde duruyordum sadece.

"İzem, güzelim lütfen yapma ama böyle. Beni de üzüyorsun." Avuçlarımı göğsüne, çenemi de ellerime yaslayarak ona baktım. "Bir şey yapmıyorum, sadece son saatlerimi sana sarılarak geçirmek istiyorum."

"Peki seninle şimdi yiyecek güzel bir şeyler hazırlasak ve bahçede piknik yapsak. İstemez misin?" Gönlümü nasıl çeleceğini çok iyi biliyordu. "Piknik sepetin var mı?" Diye sordum. Sepet yoksa piknikte yoktu.

"Var bebeğim."

Üzerinde oturur pozisyona geçtim hemen. "Ne yapacaksın peki bana?" Elleri belimin iki yanına yerleşti. "Sen ne istiyorsan."

Biraz düşündüm ve onu zorlamak adına söze girdim. "Sushi istesem bile yapacak mısın?" Baş parmakları bluzumun içinden tenimi okşarken aklımı başka düşüncelere kaydırmamaya çalıştım.

"Eğer istiyorsan, yapacağım." Normal bir zamanda bunu isterdim ama şu an zamanımız kısıtlıyken mutfağa tıkılı kalmayı tercih etmezdim. "Ama sana şöyle bir teklifim var. San Francisco'ya geldiğin zaman sana sushi yapacağıma dair söz verebilirim ve şimdi hızlı bir şeyler hazırlayıp bahçeye çıkarız. Hem pikniğimizi yapar hem de seninle biraz havuzda vakit geçiririz."

Onunla havuza girme fikri fazlasıyla hoşuma gittiği için kabul etmek istiyordum. "Ama yanımda bikinim yok ki." Dedim asılan suratımla.

"Bence iç çamaşırların ile girmende bir sorun olmaz. Hemen kuruyacağına eminim." Kısa bir an bu fikri kafamda tarttım. İç çamaşırlarımla girsem ne olurdu ki? Biraz fazla ıslanırdım ama bu pek problem değildi. "Ya da şöyle bir şey yapabiliriz." Dedikten sonra telefonunu eline alması ile ben de eğilip ekrana baktım.

Kısa sürede teslimat yapan bir firmanın uygulamasına girmişti. "30 dakika gösteriyor, biz yemeklerimizi hazırlarken bikinin gelir. Ne dersin?" Zaman kaybetmemek için hemen onayladım. Fazla çeşit olmadığı için düz siyah bir bikiniyi seçmiştim.

Dağhan sipariş verir vermez mutfağa geçip atıştırmalık bir şeyler hazırlamaya başladık. Dağhan genel olarak yiyeceklerle ilgilenirken ben bizim için meyve tabağı ve içecekleri ayarlamıştım.

Sepetin için yerleştirirken telefonumdan alarm sesi yükseldi. Bu sesin ne anlama geldiğini bildiğim için susturdum hızlıca. "Hemen geliyorum." Dedikten sonra mutfaktan çıkmış ve salondaki çantamdan ilacımı almıştım. Mutfağa döndüğümde su ile birlikte ilacımı da içerek bunu da aradan çıkardım. Dağhan ne olduğunu bildiğinden sorgulamıyordu, ikimizde bir sürpriz istemiyorduk.