BERFU ÖZTÜRK (Ara Verildi)

6

Yeni bölümle karşınızdayııım iyi okumalar♡♡

---

Yaklaşık 30 dakika yürüdükten sonra artık kampın bir kısmı görünmeye başlamıştı. Planım için hızla kayanın arkasına eğilip yerde bulduğum taş ile yüzüme ve vücuduma zarar vermeye başladım. Hatta 1 2 tane de tokat attım dudağım patlasın diye. Yeterli olduğunu düşündüğümde ayakkabıdaki çakıyı da koluma çok derin olmayacak şekilde kestim.

Dişlerimi hafif sıkıp kan akan kolumdan tutarak kampa doğru ilerlemeye başladım. Bir süre sonra beni gören 2 şerefsiz hızla yanıma yaklaşıp silah tutmuştu.

"Kimsen sen? Ne gezersan burada?"

"Ben Delal, Civan'ın karısıyam. Patlamedan sonra eskerler bizi esir elıp kocamı öldürdü. Beni ise dövdülar bilgi içen ama ben gaçtım. Başgeninizi çağıran bana, o beni tanır."

Kendi aralarında kaş göz edip halime baktıktan sonra kollarımdan tutup Çakal'ın yanına sürüklemişlerdi beni. Evet sürüklediler çünkü enerji toplamak için kendimi salmıştım. Niye boşuna yürüyeyim ki.

"Hele Çakal biri geldi, ben civanım karısıyam der her yeri yara bere içünde." der demez çakal hızla çadırdan çıkıp beni görmüştü.

"Delal vallaha senmişsen. Ben seni de öldü sanmıştem nasıl kurtulden oradan?"

'İğrenme Berfu, üzücü şeyler düşün ve ağlamaya başla' iç sesime böyle dedikten sonra üzücü şeyler düşünüp gözlerimi gözyaşları ile doldurmuştum.

"Eskerler aldı bizi oraden. Civanı öldürdülar gözümün önünda. Bana da işkence ettilar bilgi için vermayince kolumu kesip attıler beni. Benda seni duyup buraya gelmişem."

Hızla beni kucakladığında kusmak istesem de kendimi tuttum.

"Bunden sonra Civan ölmüşter. Karısı da ha benem karım olmuşter. Böyle bilinsen."

Kucağında benle birlikte çadırına girdikten sonra bir kadın gelip yüzüme ve koluma pansuman yapmıştı. Arada çıtı pıtı kız gibi inleyip gözyaşı döktüğümde şerefsiz sürekli beni teselli etmiş, bende ona kanar gibi yapmıştım.

'Gece o dilini kesmezsem bana da ne desinler, bekle sen'

Pansuman bittikten sonra çakal ayaklandığında korkuyormuş gibi ona tutundum.

"Gitma, ben korkuyorum ya eskerler gelirsa?"

"Bureye hiçbir esker giremez Delal'im korkmayasan. Hâlâ korkarsan benimla gel, esirlerimiz varder onlara işkence edesen."

Şaşkınlıkla gözlerimi açmıştım. Hani bu göreve sadece ben gelmiştim. Başkasının ne işi vardı.

"Ne esiri çakal, neraden gelmiştir bunlar"

"Eski kampte bize saldırı düzenleyecekkan yakaladık eskerleri. Buraya getirdik, başganın bile heberi yoktur Delal'im."

'İşte şimdi plan değişmek zorunda, kimseyi arkada bırakamam.'

Çakal koluma girip beni askerlerin olduğu odaya götürürken ben de plan düşünmeye başlamıştım. Kapının önündeki iki kişi önce bana bakıp sonra çakala kapıyı açtığında hızla içeri girdik.

"Oooo bakıyorem henüz gebermemişsiniz. Eyi eyi, daha çok eğlenecağız sizinla."

"Siktir git puşt, seninle bir eğlenirim görürsün!"

Elleri yukarıdan zincirli 5 kişiden en genci konuşmuştu. İçimden sırıttım, ama dışarıdan çakala korkuyor imajı veriyordum.

"Korkmayasan Delal'im, hiçbir şay yapamazler sena."