Sorgulama

560 44 25
                                    

Aynadan geleni gördüğüm de şaşırmıştım hiç beklemiyordum. Bana doğru bakıyordu ama konuşmuyordu üzerinde kahve tonlarında bir gömlek vardı ona ayrı bir hava katmıştı. Elimle yüzüme son kez su vurdum ve ona doğru döndüm makinadan kağıt havlu koparıp bana uzattı elime almak için uzandığım da ellerimiz temas etmişti bu bile garip bir etki bırakmıştı bende.

Kurulama işlemi bittiğinde kağıt havluyu atmak için Mile'ye doğru uzandım şaşkınca bana bakıyordu bu hareketimle aramızda ki mesafe sıfırlanmıştı arkasına doğru uzanıp çöpe atmıştım. Yaptığım şeyi anladığında yüzüme doğru bakmaya devap etti. Ben bile yaptığım şeyi yeni farkediyordum çekilir misin diyebilirdim neden dibine kadar girmeyi tercih etmiştim anlamıyordum.

Neden hala konuşmuyorduk belli bir şeyler söylemeye gelmişti ama sadece susuyordu bu sinirimi bozmaya başlamıştı bu yüzden dayanamayıp ' Mile sorun ne bir şey mi söyleyeceksin ? ' demekle yetindim başka söyleyecek bir şey bulamamıştım gerisi ondaydi artık konuşur diye düşünmüştüm ama o gülerek bana bakıyordu. Komik ne var diye soracaktım ama neye güldüğünü anlamıştım sinirden Türkçe sormuştum bu da hâliyle onu güldürmüştü.

İngilizce bir şekilde tekrar sorduğum da cevap verirken ikilem de kalmış gibi bir hali vardı. ' Ebrar seni rahatsız mı ediyorum yani varlığım seni rahatsız mı ediyor ? Benim olduğum yerlerde pek bulunmuyorsun yani bugün daha ilk gün ama kaçıyor gibisin.'  demesiyle düşündüm cidden böyle mi hissettirmiştim amacım asla böyle bir şey değildi.

Konuşmam gerekiyordu ama söyleyecek gücü kendim de bulamadım kelimeleri bir araya getiremiyordum ama susmak işleri daha da karıştırırdı ' Senden kaçtığımı nereden çıkardın Mile asla senden rahatsız olmadım bu şekilde hissettirdiysem lütfen kusura bakma amacım cidden bu değildi. ' kendimi iyi şekilde ifade ettiğimi düşünüyordum.

' Bilmiyorum her şey üst üste geldi ve böyle bir izlenim verdin ama sen öyle diyorsan öyledir hem Mile dediğin için sana inandım genel de beni yakın görenler bana öyle seslenir.' İlk tanışma da ona Vargas demiştim buna gönderme yapmıştı anlamıştım. O an yeni olduğu için ne söyleyeceğimi bilemediğim için Vargas demiştim.
' O zaman sorun çözüldü hadi kızların yanına gidelim daha fazla burada durmayalım ' dedim daha fazla burada durursak gerginlikten ölecektim nedenini bilmediğim bir sebepten dolayı yanında geriliyordum. Beni onaylayınca o önde ben arkada lavabodan çıkmıştık.

Kızların yanına giderken kafamda neden Mile'nin yanında bu kadar gerildiğimi anlamaya çalıştım ama geçerli bir sebep bulamamıştım. Kızlar görüş açıma girdiğinde Mile biraz önce ki yerine geçmişti. Hande'nin yanı boştu tam oraya geçmek için hamle yapacaktım ki Zeze ' Ebrar Hande'ye telefondan bir şey göstereceğim sen buraya geç oraya ben geçerim ' diyip direk yerinden kalktı Zeze Mile'nin sol tarafında oturuyordu Hande ise sağ tarafında oturuyordu kafamı sallayarak onayladım Zeze bana göz kırpıp Hande'nin yanına geçti bu yaptığını sonradan soracaktım.

Garson yanımıza yaklaşmıştı bir şey isteyip istemediğimizi sormuştu ben türk kahvesi istediğimi söyleyip Mile'ye baktım önünde hiçbir şey yoktu. Bir şey sipariş vermemiş miydi ? Diğerleri de tekrardan bir şeyler sipariş verdiğin de ' Mile sen neden bir şeyler sipariş vermedin ?' bu dediğimle bir şey istemediğini belirtmişti bir şey demeyip önüme döndüm bir sebep mi vardı acaba diye düşünmekten kendimi alamadım. Böyle olmaz diyip garsona Mile için de türk kahvesi sipariş ettim umarım içerdi yine kendimi tutamamıştım. Kızlara doğru döndüğüm de bana ima ile bakan İlkin ve Elif'le bakıştım hiçbir şey kaçmiyordu gözlerinden. Mile'yle belki ilk defa tanışmıştık ama bu onu yeni tanıdığım anlamına gelmiyordu. Takıma katılacağı daha belli olmasa da kızlarla gruptan konuştuğumuz da durmadan ondan bahsettiğim için bu imaları bu yüzdendi. Kendimi sorgulamama sebep oluyorlardı belki de haklılardı benim açımdan bir şeyler vardı ama bu beni korkutuyordu.

Garson siparişleri getirdiğinde herkesin siparişini önüne doğru uzatmışlardı sıra ben ve Mile'ye gelmişti. Mile biraz önce ona kahve sipariş ettiğimi anlamadığı için garson önüne kahve koyduğunda Ayça ile konuşmasını bırakıp garsona baktı devreye girmeliydim ' Mile kusura bakma senin için sipariş etmiştim içmem dersen sorun değil geri götürürler.' mahçup olmuştum sonuçta kız istemiyorum demişti. ' Yok ne kusuru içerim sonuçta benim için böyle bir şey düşünmüşsün teşekkür ederim. ' diyip yanağımdan makas alınca öylece kalmıştım tek dokunuşuyla içimde bir şeyler oluyordu. İşte bu hareket içimde ki bazı soruların cevabı olmuştu ve korktuğum başıma gelmişti ben Mile'den hoşlanıyordum.

'Mi Chica Fuerte' Where stories live. Discover now