KISA BÖLÜM

422 33 7
                                    

Ben hariç kimse şaşırmamıştı. Hatta yüzlerinde garip bir gülümseme oluştu.

' Başka gelecek olan var mı? '

' Ben artık yalnız kovboyum. Kocalarınızın beni çok sevmesini kıskanıp onları benden kopardınız ya. '

Alev gülümsedi.

' Aşk olsun. Öyle bir şey yapmadım. Senin gibi kuma dostlar başına. '

' Hadi oradan. Kim yer bunu? Sen Görkem' i Melek' te Mine' yi verince kucaklarına gözleri beni görmez oldu. '

Ne olduğunu anlamaya çalışmak başımı ağrıtmıştı. Şimdi Karan' ın onların kocalarıyla ilişkisi mi vardı? Onlarda bunu normal mi buluyordu? Ben biri Tansel' e dokunsa deli oluyordum. Bakışlarımın tuhaflığını ilk Melek fark etti ve bana anlatacağını söyledi. Karan Derin' in önünde durdu ama gözünün içine bakmadı.

' Seni çocuk aldırmak zorunda bıraktığım için özür dilerim. Hamile kalınca isteyeceğini düşünmüştüm. Özellikle hayatta en çok birini öldürmeye karşı olduğun halde bir kız çocuğunu kurtarmak için bunu bile yaptığın için sanırım kendi çocuğun için boşa olduğuna inandığım endişelerini öldüreceğine inandım. Tekrar özür dilerim. '

Derin sanki şok olmuştu. Karan yürüyüp gidecek gibi oldu.

' Bu kadar mı?' dedi Derin. Karan döndü.

' Başka ne olabilir? Söylenecek başka bir şey var mı?'

' Çekip gittin Karan. Oturup konuşabilirdik. Ben anne olamayacağıma karar verdim seni sevmediğime değil. '

Karan acı bir gülümsemeyle baktı.

' Olamazdık. Evet doğru olanı yaptın Derin. Eğer gerçekten annelik yapamayacaksan doğurmamak en doğru karardı. Ben bakardım ama bence bu da yeterli değil. İşimi bırakmaya bile karar vermiştim. Yollar aramıştım yol boyu ama bunlar da önemli değil. Anne sevgisi veremezdim. Bir gün gelip annem beni niye sevmiyor derse açıklama yapamaz o yarayı saramazdım. İçin rahat olsun. Gerçekten doğru olanı yapmışsın ama ben yıkılan hayallerimi koyacak bir yer bulamadım. Sırtıma yükleyip yola düştüm. Nasıl senden anne olmuyorsa o andan sonra bendende sana yar olmazdı. O gün kalsaydım bugün birbirimizin yüzüne bakıyor olamazdık. '

Derin gözleri dolu dolu baktı Karan' a.

' Haklısın. Bence sende haklısın. Yolun açık olsun. ' dedi. Karan gitti. Herkes öylece donup kalmıştı. Melek kendine gelip elini Derin' in omzuna koydu.

' Seviyorsan hala peşinden git. Bazen savaşmak gerekir. '

' O hikayeyi bilirsiniz herhalde. Ne demiş yılan adama? Çok isterdim ama sende bu evlat acısı bende bu kuyruk acısı varken eskisi gibi dost olamayız. Bende terk edilme acısı onda evlat acısı olduğu sürece bizde bir arada olamayız. '

' Nasıl böyle emin olabilirsin ki?' diye sordum. Derin buruk bir şekilde gülümsedi.

' Bir zamanlar ben onu katil olarak görürken nasıl bakıyorsam o da bana öyle bakıyordu. Evet gerçekten yanlış yaptığımı düşünmüyor ama bu gözünde evladının katili olduğum gerçeğini de değiştirmiyor. Ben o bakışı kendimden biliyorum. Yolu açık olsun. '

Karan' dan bahsettik bir süre. Melek ve Alev' e de onların eşlerine de takılmayı seviyormuş eskiden. Anlattıkları Karan ile gördüğüm Karan arasında dağlar kadar fark vardı. Hatta bana soğuk davranan biri olmasına rağmen ilk gördüğüm Karan' la şimdiki arasında da çok fark vardı.

Tansel geldi. Karan' ın geldiğinden elbette haberi vardı. Derin' e sarıldı. Derin ağlamaya başladı. Normalde onu kıskanıyordum ama Derin' e abi gibiydi. Derin ağlamaya başladı. Önce damla damla aktı gözyaşı. Sonra hıçkıra hıçkıra ağladı. Karan' ı çok seviyordu ama asla bir yol olmadığını söylüyordu. Kızlar teselli etmeye çalıştı ama Tansel kestirip attı.

' Sizden olmaz Derin. Sevilmemiş bir çocuğun çocuğunu sevmeyeceğini söyledin. Anlamak affetmeye yetmez. Karan kendi hatasının farkında ama bu yeterli olmuyor. '

Kızlar gitti. Tansel bana bakıyordu. Birden yanıma geldi ve sımsıkı sarıldı. Son zamanlardaki tavrına tezattı bu sarılış ama belki de onlar gibi ayrı düşmekten korkuyordu.

' Ben. ' dedim. Dudağıma küçük bir öpücük kondurarak susturdu. Aslında ben ondan çocuğum olsun istiyorum diyecektim ama izin vermedi.

' Ben gidiyorum İlke. ' dedi. Hızla kendimi geri çektim.

' Ne demek gidiyorsun? Ne zaman geleceksin?'

' Bilmiyorum. '

' Ne demek bilmiyorum?'

' Göreve gidiyorum İlke. Yaptığım her şeyin bedelini ödeyeceğim bir göreve. Belki dönerim belki dönmem. '

' Gitme o zaman. '

' İşime dönmek için tek yol bu İlke. Sana hayatında başarılar dilerim. Kendine iyi bak. '

' Ne zaman gidiyorsun?'

' Birazdan. ' dedi ve dudaklarımızı birleştirdi. Bir daha hiç öpüşemeyecek gibi öpüyordu. Nefes alıp tekrar öpüşmeye devam ediyorduk. Ne kadar sürdü bilmiyorum ama sonunda geri çekilip beni alnımdan öptü ve gitti. Geri döneceğine en ufak bir umut vermeden gitti.

İLKEL AŞK ( KISA HİKAYE) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin