16:: 'Yuna'm...'

44 7 6
                                    

Dudağına minik bir buse kondurup geri çekildim. Dudağındaki leke de ortadan kaybolmuştu.

"Olmaz ki böyle."

Ryujin bunu dedikten sonra iki elini de yanaklarıma yerleştirdi. Ben de ellerimi onun beline koydum.

O sırada yağmur yağıyordu. Hayır, daha doğrusu, yağmur bardaktan boşalırcasına yağıyordu.

Bana yaklaştı, dudaklarım onunkilerle bütün olmuştu.

Nefes alamıyordum, nefes alamıyorduk.
Bir elini yanağımdan boynuma indirdi.

Biz öpüşürken boynumu okşuyordu.

Her yerimiz ıp ıslak olmuştu. Yağmur da git gide artıyordu. Ama dudaklarımı çekmek istemiyordum.

Bir nefes aldık. Ardından belini sıktım ve kaldığımız yerden devam ettik.

Hayatımda hiç öpüşmedim dersem yalan olur. Ama bu, en çok hoşuma gidendi.

Nefesim kesilene kadar onu öpmek istiyordum.

Şuan ölüm meleği gelip beni alacak olsa bile onunla öpüşmeye devam etmek istiyordum.

Uzun bir süre dudaklarımız birbirinden ayrılmadı.

Dudaklarımız birbirinden ayrıldığında, gülümsememi durduramıyordum. O sırada Ryujin kıkırdadı.

"Sırılsıklam aşık olduk. Hah, tatlı bir klişe."

Bunun üstüne daha da çok gülümsedim. Mutluydum.

~

Haftasonu gelmişti. Haftasonlarını çok seviyordum, özellikle de cumartesini.

Bilgisayarımı açıp en sevdiğim diziyi izlemeye başladım.

"Ne izliyorsun?"

Ryujin yanıma oturdu.

Güneşli bir cumartesi gününde, birlikte dizi izliyorduk.

Ardından Ryujin dudağıma bir buse kondurdu. Dudaklarımı bastırarak gülümsedim.

Telefonuma gelen mesaj sesi ile diziyi durdurup telefonumu elime aldım.

Sms gelmişti.

'Babanızın vefatından önce size bıraktığı yüklü bir miktar para ortaya çıktı.'

Kaşlarımı çattım. Gerçek miydi, yoksa dolandırma amaçlı mıydı?

Bir mesaj daha geldi.

'Ben Woo Jinyoung, annenizin avukatıyım. Anneniz parayı almak için ısrar ediyor.'

"Ah, gerçekten mi?"

Şaka mıydı bu? Annemden çok bıkmıştım, yapmadığı bir bu kalmıştı zaten.

Gerildiğimi anlayan Ryujin, kafasını telefonuma yaklaştırdı.

"Yuna.. Mahkeme falan olacaksa, seninle gelebilirim. Her zaman yanında olacağım."

"Sağ ol."

Ryujin'e sarıldım. Sıkı sıkı sarıldım ona.

Neden bilmiyorum, içimde çok kötü ve rahatsız edici bir his vardı.

Gözlerimden yaşlar akmaya başladı. Ryujin'e daha da sıkı sarıldım.

Hıçkırmaya başlamıştım. Gözlerimden akan yaşlar, Ryujin'in tişörtüne süzülüyordu.

"Yuna'm..."

Ryujin de bana sıkı sıkı sarılıyordu.

Ondan asla ayrılmak istemiyordum.

...

can you remember the rain? | ryunaWhere stories live. Discover now