Güzelim

972 105 79
                                    

💮

Gölzlerini araladı yavaşça. Göğsünde yatan güzel bedenin yüzünü seyir etti bir süre. Bakışları her tarafını gezdi. Dün gecenden kalan izlerle ve Mühür ile gülümsedi. Kollarında yatan bedene bu kadar kısa bir sürede bağlanacağını düşünmemişti.

Oda Açelya kokuları ile dolmuştu. Uykusunda fermonlarını tamamen bırakıyordu. Burnunu boynuna yaklaştırıp güzle kokuyu daha çok içine çekti. Hiç bu kadar güzel olacağını tahmin etmemişti. Kurdunun sevinçle ulumasına sebep oluyordu.

Tombul yanaklarını okşadı bir süre. Küçük öpücüklerini bıraktı. Gözlerini aralayan mor hareler ile onlara bakmaya devam etti. Vita'nın gülümsemesi ile kısılan gözleri çok tatlı gözüküyordu.

"Günaydın güzelim."

Jisung gülümseyip eşine biraz daha sokuldu. Utangaçlığı dün geceden sonra biraz da olsa geçmişti. Minho daha sıkı sarıldı.

"Günaydın."

"Banyo yapıp, temizlenelim. Sonra da kahvaltımızı yaparız."

"Tamam."

Jisung geri çekilmek için kollarından destek alacağı sırada, delta izin vermedi. Kaldırmış olduğu başını geri çıplak göğsüne yasladı.

"Biraz daha böyle kalalım."

Demiş ve eşinin üzerini düzgünce örtmüştü. Bir süre daha kalmışlardı. Jisung, deltanın kalp atışlarını dinlemiş, Minho ise burnunu daldırdığı siyah saçları öpüp, koklamıştı.

"Bu aç kurt daha fazla dayanmaz, seni bile yer."

Deltanın şakasına söylediği şey ile ikisi de gülmüştü. Tamam belki biraz haklıdır, yemek istiyor olabilir ama vitanın bunu bilmesine gerek yok. Zaten zamanı gelince öğrenecek.

Jisung kaktı ardından da Minho. Önce birlikte banyo yaptılar, ardından da kahvaltıyı hazırlayıp, yemeklerini yemek için oturdular.

Oturduklarında vitanın yüzünü ekşitmesi ile Minho kaşlarını çattı. Aklına yeni gelen dün gece ile neden yüzünü ekşittiğini anlamıştı.

"Ağrın çok mu?"

"Ha? Şey yok o kadar da değil."

Jisung açılan konu ile başını eğdi. Utanıyordu ve utangaçlığı aniden kendini gösteriyordu.

Minho, tombul yanaktan bile makas alıp, bardağına meyve suyu doldurdu.

"Utanma, ağrın geçmezse ilaç verebilirim."

"Teşekkürler, iyiyim. İlaca gerek yok."

"Tamam, ayrıca teşekkür etmene gerek yok."

Jisung başta dudaklarını büzdü ardından da başını salladı. Tatlılığı yüzünden yemek yerine onu yemek istemesine sebep oluyordu.

Birlikte, sohbet edip yemeklerini yediler. Eskilerden bahsedip, güldüler. Konu küçüklük anıları olduğunda Jisung'un anlattığı 'ağaçta kalma' olayına delta çok gülmüştü.

My Delta Where stories live. Discover now