🌟B.D 4. Bir dilek💫

160 35 3
                                    

Hissediyordum bugün benim için dönüm noktası olacak, makus talihim bugün değişecekti. Bu güzel hisle bindim gelen otobüse.

Kartımı okutup ilerleyerek orta kapının önüne gelip diğer yolcuların arasında bir boşluğa sinerek beklemeye başladım. Oldukça kalabalıktı otobüs. Duraktaki herkesin binmesinin ardından otobüs hareket etti. Çantamda ki kartı çıkartıp elime aldım. Üzerindeki adresi okurken dün geceyi hatırladım. Onunla konuştuğum ânın ve sesinden aldığım heyecan dolu keyifin tadı damağımdaydı hâlâ. Aklıma gelen sahne yüzünden dudaklarımda bir gülümseme konuşurken yanaklarımın kızardığını hissettim. Başımı iki yana sallayarak kendime gelerek, elimdeki karta baktım yeniden. Bu adrese ulaşmak aşağı yukarı yarım saat kırk dakika mı alacaktı. Ama bu işin ucunda Avukat Sezer ile çalışmak varsa İstanbul'un öbür ucu bile olsa bir gün bile sürse giderdim.

&

Dur kalk, dur kalk kırk dakikadan bile fazla süren yolda nihayet adrese en yakın noktada indim otobüsten. Keşke otobüslerde taksiler gibi tam kapı önüne kadar gidebilselerdi, bizim gibi fakirler için çok iyi olurdu.

Kalan yolu hızlı adımlarla yürüyüp lüks binanın önüne geldiğimde saat ikiye geliyordu. Önünde durduğum lüks binaya ve üçüncü katta asılı levhaya baktım. Büro açmak için hem iyi bir bina hemde iyi bir semt. Ne de olsa başarılı ve yetenekli bir avukat ve de zeki.

Terleyen avuç içlerimi bacaklarıma sildikten sonra içeriye doğru yürüdüm. Bir kaç dakika sonra üçüncü katta ve büronun önündeydim. Kapının hemen yanındaki zile basmadan önce derin bir nefes alıp vererek heyecanımı bastırmaya çalıştım. Az sonra kapıyı yaşlıca bir kadın açtı.

" Şey iyi günler." Demiştim ki.

" Sende mi sekreterlik için geldin? "

Diyiverdi.

" Evet."

Dedim birazda şaşırarak.
Sen de mi? Dediğine göre benden başka gelenler de olmuştu sanırım.

" Girin.
Gelen diğerleri bekleme odasında siz de orada bekleyebilirsiniz."

Önünden geçip gösterdiği odaya ilerledim. Benden başka beş kişi daha vardı odada ve gözüme çarpan ilk kişi kimdi dersiniz. Gizem! Alper gerizekalısının kız arkadaşı Gizem gerizekalısı. Onun ne işi vardı burada? Yılanın sevmediği ot deliğinde bitermiş derler. Onlar benden ben onlardan hoşlanmazken bu kadar sık karşılaşmak normal değildi.

Gizem oturduğu koltukta bacak bacak üstüne atmış aşağılayıcı gözlerle bana bakıyordu. Bu nasıl bir şanssızlıktı. Arkamda ki kadın,

" Sezer bey birazdan burada olur. Sizlerle tek tek görüşecek."

Diyerek çıkıp gitti. Odada oturacak tek yerin onun Gizem'in yanı olması ise daha büyük bir şanssızlıktı benim için. Ama bu sefer daha sağlam duracak, dirayetimi koruyacaktım.

Kendimden emin şekilde ve varlığına aldırmadan yürüyüp Gizem'in yanındaki boşluğa oturdum. Tıpkı onun gibi bacak bacak üstüne attım.
Oturur oturmaz verdi tepkisini.

" Neden buradasın sen? "

Dedi. Diğerlerinin bizi duymaması için fısıltı ile konuşuyordu.

" Seni hiç ilgilendirmez. "

Dedim kollarımı göğsümde birleştirerek.

" Bana bak yoksa sen beni mi takip ediyordun. "

Anlaşılan arka arkaya gelmiştik.

" Kendini birşey sanma."

Dedim sakinliğimi korumaya çalışarak.

" Seni takip etmemi gerektiren hiçbir şey yok."

BİR DİLEK ( TAMAMLANDI ✔️)Where stories live. Discover now