İki Ölü

181 17 2
                                    

Multimedya: Snowman ~ Sia

Bölümü şarkı eşliğinde okuyun...

Kulaklıkla dinlemeniz tavsiye edilir...

Tuana'yı hastaneye ulaştırdım. Arabadan inip hemşirelere doğru koştum.

"Pardon bakar mısınız?"

"Buyrun?"

"Arabada ağır yaralı bir hasta var. Sedye alıp şu siyah arabanın oraya gelir misiniz?"

Durumu hızlı hızlı anlatıp tekrar arabaya koştum. Hemşireler de hemen gelip Tuana'yı sedyeye yerleştirdiler. Hemen hastaneye girdik. Doktorları çağırdılar. Durumu inceleyen doktor hemşirelere seslendi:

"Hemen yoğun bakım'ı hazırlayın! Hastada bir sürü darbe izleri var! Ayrıca durumu B14C2! Seda sende polisleri ifade için çağır!"

Herkes bir yere dağıldı. Bir hemşirenin yanına gittim. Tuana'nın durumunu sordum:

"Hastanın durumu çok mu ağır?"

"Evet hem de çok fazla. Az sonra polisler gelir. Onlara ifade verebilir misiniz acaba?"

"Tabiki veririm."

"İşte geliyorlar. Sizi şöyle alalım."

Polislerin yanına gidip baştan sona herşeyi anlattım. Hatta daha önceki olayı bile. Bir önceki olayda Tuana'nın ifadesine baktılar. Sonra da şuan ki kanıtlara bakıp beni haklı buldular. Tüm kanıtlar beni doğruluyordu. Tuana uyandıktan sonra onunda ifadesini alacaklardı.

Saatler geçti. Kimse o odadan çıkmıyordu. Ben korkuyordum. Evet ben. Dünyanın en büyük mafyasının oğlu korkusuz Çağan Efe Ak korkuyor. Hiç bir şeyden korkmayan Çağan'ın ona bir şey olacak diye ödü kopuyor.

8 saat oldu. Hala kimse çıkmadı. Ona bir şey olursa hepsi benim suçumdu. O ailesinden kaçmayı becermişti. Ama ben onu ailesine, o illete, onu geri götürüp kendi ellerimle teslim etmiştim. Kendimden nefret ediyorum! Kahretsin! Elimden hiç bir şey gelmiyor!

11 saatin sonunda bir kaç doktor o odadan çıktı. Hemen yanlarına gittim.

"Tuana'nın durumu nasıl?"

"Maalesef çok kötü bir durumdaydı. Aşırı kan kaybı vardı. Şu an onun için kan arıyoruz. 24 saat içinde kan bulamazsak hasta ölür."

"Ben ne olursa olsun onun için kan bulurum. Peki şu ana kadar ne yaptınız?"

"Kan değerleri çok düşüktü. Ayrıca bir sürü yerinde dikişlik yerler vardı. Kan değerleri normale döndü. Yaraları iltihaplanmıştı. Yaraları temizleyip dikiş attık. Ayrıca bir ara kalbi duracaktı. Onun içinde çok uğraştık."

"Anladım peki teşekkürler. Ben ona kan bulmaya gideceğim. Eğer bir şey olursa şuradaki görevliye numaramı bıraktım. Beni ararsınız."

"Peki iyi günler dileriz."

Onsuz günüm nasıl iyi olabilirdi ki? Ayrıca onun bu halde olmasının nedeni bendim. Allah belamı versin!

Hızlıca hastaneden çıktım. Hemen en yakın Kızılay'a gittim. Orada kan bulabilirdim. Aklımda sürekli şu şarkı sözleri dolanıyordu:

Sevgilim,
"İyiyim" dedin, hep yordun kendini, kim bilir.
Seni nasıl üzdüler, hiç bahsetmedi, gözlerin.
Çok ağlamış, çaktırmıyo' belli, servetim.
Canımı yolda buldum, sana verdim, dert değil.
Bilmediğin şeyler var, inan hiç dert değil.
Ama gözünün önündeydim, beni gör diye bekledim.
Hadi gel döndür beni,
Bi' gülüşüne bakar hepsi.
Ah, deli sevgilim,
Ah, benim dеpresyon güzelim.

Şarkı kafamdan çıkmıyordu. Kafamı sağa sola salladım. Bir işe yaramadı. Sonunda Kızılay'a gelmiştim. Hemen arabadan indim. Önüme çıkan ilk görevliye sordum:

"A Rh- kan varmı acaba?"

"Maalesef yok. Ama başka bir merkezi arayıp sorabilirim."

"Tabi lütfen."

Başka bir Kızılay'ı arayıp sorduk. Onda vardı ama biraz uzaktı. Yol 5 saatti. Üstüne üstlük hem gidip hem dönecektim. Görevliye teşekkür edip hemen çıktım. Arabama binip yola koyuldum.

Aksiliğin bu kadarı olmazdı. Yolda trafik vardı. Çünkü herkes işe gidiyordu. Trafikte 1 saat oyalandım. En sonunda vardım. Hemen içeri girdim. Konuştuğumuz kişinin yanına gittim.

Bu nasıl olurdu yaa?! O bulduğumuz kanı başkasına vermişti. Olay çıkartırdım ama zaman yoktu. Hemen geri döndüm. Hastaneye gittim. Toplamda 12 saat sürmüştü bu yolculuğum. Hemen hastaneye geri döndüm.

Genç bir hemşire gördüm. Yanına gittim. Tuana'yı sordum. Başını eğdi. Dudaklarını büktü.

O an içimdeki son iyilik ve mutluluk çiçeği soldu. Artık umudum kalmadı. Gülüşüm soldu.

Artık bir değil iki ölü vardı...

Yeter bence ne dersiniz?

Yoruldum valla.

Sinirim de bozuk.

Neyse iyi geceler...

Yanlış Seçimle Gelen Mutluluk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin