4

12.4K 1.4K 1.1K
                                    

Selamm iki günün sonunda geldim.

Bol bol yorum bekliyorum. Tek istediğim bu. İşlerim olmasına rağmen gece uyumayıp yazdım bölümü hak ettiğimi düşünüyorum.

Keyifli okumalar.

....

Jungkook hiç arkadaşı olmayan biriydi.

Ne okulda, ne de diğer günlük yaşantısında gerçek bir dost sayılabilecek bir arkadaşı olmamıştı hiç. Bunun nedeni ise omegaların ona karşı duyduğu kıskançlıktan kaynaklanıyordu.

Okuldayken omegalar onu hep kıskanırdı çok güzel olduğu için. Sürekli ona kötü kötü bakıp arkasından konuşulardı ama yüzüne bir şey diyemezdi hiç biri.

Ağızlarının payını alacaklarını biliyordu hepsi tabi.

Hepsi jungkook'un nasıl cazgır, kendini ezdirmeyen biri olduğunu biliyordu. Jungkook öyle özgüvenliydi ki, gerek okulda ki gerekse dışarda ki alfalar ona bayılıyordu.

Yirmi dört yıllık hayatı boyunca sadece bir ilişkisi olmuştu. Gerçi ona bile ilişki denilemezdi. Liseye gittiği zamanlarda dört günlük bir flörtü olmuştu sadece. Ama alfanın daha dördüncü günden onu dudağından öpmeye çalışmasıyla suratında tokatı patlatıp kesmişti onunla alakasını.

Güzel olduğu kadar akıllı ve cazgır biriydi.

Üniversitede de böyle sürmüştü. Alfalar sürekli ona sırnaşsa da hepsi sapık olduğundan reddetmişti omega onları.

O kendini sadece bedeni için değil, tamamiyle, ruhuyla birlikte seveceği biri arıyordu.

Deltanın odasında, kendi bölümünde ki camı silen jungkook iç çekerken aynada ki yansımasına baktı. Çoktan sabah olmuş, delta evden çıkmıştı. Jungkook ise kendi bölümünü temizleyerek elbiselerini valizinden dışarı çıkarıp yatağının yanında ki çekmeceli komodine dizmişti.

Deltanın evine çoktan tünemişti ve gidecek gibi de değildi.

Böyle biri değildi jungkook. Kendini istemeyen birinin evinde bir dakika bile durmazdı ama şimdi mecburdu.

Zaten deltaya da rahatsızlık verdiğinin farkındaydı ve içten içe kötü hissediyordu. Adamın resmen başında kalmıştı.

Ama yine de gitmeyecekti.

Bir çözüm yolu bulana kadar, sorunsuzca fransaya gitmenin bir yolunu bulana kadar burada kalmak zorundaydı.

Gözlerini kendi yansımasından çekip camı silmeye devam etmişti hırslı bir ifadeyle.

"Hepinizden nefret ediyorum"

Ailesi, o alfa ve diğer herkesten nefret ediyordu. Şu an bu duruma düşme nedeni ailesi iken onlara karşı içinde hiç bir sevgi yoktu.

Bir kere daha camı dolanıp sinirli bir nefes almıştı. "Keşke omega değil de alfa olsaydım. O zaman kimse bana karışamazdı"

"Alfa olsan da başın beladan kurtulmazdı senin. Senin mayan da var insanların başına bela olmak"

İçeriye ne zaman girdiğini fark etmediği deltanın kalın sesini duymasıyla korkuyla yerinde sıçrayarak ona dönmüştü. Ödü kopmuştu.

Delta iki metre ilerisinde soğuk bir ifadeyle ona bakıyordu.

Burun kıvırarak önüne dönmüş ve cami silmeye devam etmişti. Delta cidden omeganın sinirini bozmaya bayılıyordu.

"Şimdi de kurtulmuyor zaten. Evlenmekten kaçarken acımasız biriyle aynı adaya düştüm ve ne yazık ki onunla durmaktan başka çarem de yok"

savage ~ TaekookWhere stories live. Discover now