Ateşten aşk

-14

Tüm gece berbat uyumuştum. Yastığa koyduğum kafam bir sağa bir de sol tarafa dönmüştü. Karnım aşırı şekilde ağrıyordu ve sanırım regl olmuştum. Üff siktir açlık çekerken gelmiyordu bolluk görünce yine başlamıştı. Tuvalete gittiğimde şüphem doğrulanmıştı. Kimse görmeden Çağla'nın odasına girmiştim. "Asi?" diye sorduğunda, kulaklıklarını çıkarmıştı. Çekinerek yere baktığımda, "şey var mı?" demiştim kafamı kaldırmayarak. "Ney var mı?" diye sorduğunda, "şey anladın işte ya" demiştim halen utanarak. "Ped mi lazım?" dediğinde, "evet işte" demiştim artık biraz agresif. "Al" diye elime uzattığında, "ay Asi çok normal bu, bende bişey oldu sandım" demişti gülerek. "Erkeklerin arasında hep gizli saklı yapmak zorunda kalıyordum" dediğimde, "ama şimdi ben varım" demişti sırtımı okşayarak gülümsediğinde.

Çağla'ya baya bi ısınmıştım. Alaz'dan çok farklıydı. Bende ona geri gülümsediğimde, "Asi!" demişti birden. Arkama döndüğümde, "abimi dün akşam yalnız bırakmadığın için çok sağol" demişti bana buruk bir gülümsemeyle. "Senin hatrın için" diye yalan söylediğimde, Çağla bana sıcak bir şekilde bakmıştı.

Tam devam konuşmak istediğimde, Serhan amca bizi aşağıya çağırmıştı. Biraz karın ağrısıyla merdivenlerden indiğimde, Çağla'nın yanında durmuştum. "Ne oldu baba?" diye yukardan bağıran Alaz, cevap alamamıştı. Sanırım inmek için biraz tembeldi. "Üf cevap versene ya" dediğinde, Serhan amca herkesle yüz yüze konuşmak istediği için cevap vermemişti. Artık hepimiz toplandığımızda, Alaz daha biraz uykulu ve sinirli dikiliyordu. Ellerini göğüslerinin önünde bağladığında, Serhan amca konuşmaya başlamıştı.

"Biliyorsunuz sizi bir arada tutabilmek ve abi kardeş ilişkilerinizi daha da kuvvetlendirmek için, organizasyonlar hazırlıyorum her ay" diye başladığında, bugün bile uyuyamıyacağımı anlamıştım. "Hepinizin valizlerini geceden hazırlattım" dediğinde, Alaz daha esniyordu. "Nereye ya?" diye soran Çağla, babasına biraz kızgın bakıyordu. "Yola çıktığınızda adresi yollayacağım" diye konuştuğunda, Alaz sadece "sağol ya zahmet olacak" demişti gülerek. Babam yoktu ama eğer olsaydı da, asla bu şekilde konuşmazdım. Ona bakarak gözlerimi döndürdüğümde, yine sadece sırıtarak süzmüştü beni.

Ağrı vurduğu için konsantrasyonumu kaybetmiştim. "Hadi hazırlandıysanız eğer, şoförleriniz sizi bekliyor" dediğinde, bu adamın gece uyuyup, uyumadığını kestirmeye çalışıyordum. Yaman da biraz isteksiz olsa, babasını gerçekten kırmak istemediğini fark etmiştim. "Alaz oğlum kız arkadaşını da çağır" diye konuşan Serhan amca, Alaz'dan pek umursayan bir bakış alamamıştı. "O sevmez öyle böceklerin içinde yatmayı" diye kız arkadaşı adına karar verdiğinde, babası sadece kafasını sallamıştı. "Sen bilirsin oğlum" dediğinde, Alaz sadece dışarı çıkmıştı bir şey demeden.
——————————————————————-

Çağla bana gizli bir şekilde hap verdiği için, acısız şekilde tüm yol boyunca uyumuştum. Bu sefer cam tarafında Alaz'ın yanında yer almıştım ve onun yanında Çağla oturmuştu. Kafam ilk camda olduğu için rahat şekilde yatmıştım ama kalktığımda, Alaz'ın omzunda uyanmıştım. Gözlerimi daha yavaş yavaş açtığımda, elimi de göğüsünün üzerinden çekmiştim. Anında kendime geldiğimde, gözlerim büyümüştü. "Günaydın" diye fısıldığında, Yaman ve Cesur arkaya bakmadığı için olduğum pozisyonu görmemişlerdi. "Alaz?" diye mırıldandığımda, "yalnız yeni uyandığın için sesin beni baya etkiliyor" demişti pis pis gülerek. Kafamı da artık hızlıca omzundan çektiğimde, sandığımdan rahat olduğunun farkına varmıştım.

Onun dediklerine kulak vermeden panikle camdan dışarı bakmıştım. "Nerdeyiz?" dediğimde, Yaman konuşmuştu bu sefer. "Geldik bi arabayı park etmem lazım" diye cevap verdiğinde, "tam dört saat uyudun" demişti Alaz telefonuna bakarak. "Sana sormadım!" diye terslediğimde, "ozaman sadece bir kişiye seslenmek daha mantıklı olur" demişti beni susturmaya çalıştırarak. "Kaç saat uyuduğumu sormamıştım" dediğimde, Alaz gülmüştü. "Ne oldu sana? Kış sezonuna hazırlık falan mı bu?" diye konuştuğunda, beni yine sinirlendirmişti. "Bari kız arkadaşınla gelseydin de kurtulsaydım senin bu ağzından" dediğimde, biraz mırıldanarak konuşmuştu. "Beni başka şekilde susturabilirsin çok meraklıysan" diye cevap verdiğinde, dirseğimi biraz karın boşluğuna denk getirmiştim.