Ateşten aşk

-23

Çok şiddetli çarpmayan araba, benim yinede kafamı çarpmama sebep olmuştu. Alaz ise biraz fazla zarar görmüş gibi görünüyordu. Boğazında açtığı yara arabaya çarptığında, daha fazla kanamaya başlamıştı. Nefes darlığı gibi bir şey çektiği, nefes alış verişinden belli olmuştu. Ben baygınlık geçirmemek için çırpındığımda, acıyla kafamı tutmuştum. "Alaz" diye omzundan salladığımda, Alaz sadece gözlerini biraz açıp, mücadele vermişti. "Birlikte ölelim derken, sadece senin ölmeni kast etmedim" dediğimde, gerçek anlamda endişelenmeye başlamıştım. Birisini de suçlayamamıştım çünkü ikimiz kendimizi kaybedip, hayatımızla oynamıştık.

Alaz'ın boğazına baktığımda, direksiyona çarpmasıyla yarayı daha fazla açtığını görmüştüm. Bunun görüntüsü benim mideme fazla geldiği için, bir saniye içinde arkama dönmüştüm. "Alaz?" diye konuştuğumda, kendim acıdan inlemiştim. Alaz yine gözlerini hafif açtığında, ben daha fazla zaman kaybetmeyip, ambulansı aramıştım. Kısa süre sonra cevap verdiklerinde, olduğumuz yerden Alaz'ın ismine kadar her şeyi anlatmıştım. "Hanımefendi olduğunuz yere ambulansı getireceğiz, ama biraz sabretmeniz lazım" diye konuştuğunda, panikle Alaz'ı kontrol edip duruyordum. "Siz acele edin!" dediğimde, yüzüne kapatmıştım kadının.

"Asi?" diye sonunda konuşan Alaz, sanırım son saatlerde ne olduğunu unutmuş haldeydi. "Kafam dönüyor" dediğinde, gözlerini açık tutmak için zorlanıyordu. "Tamam sen konuşma, ben halledeceğim" diye endişelendiğimde, onun kemerini açıp, kucağıma yatırmıştım. O ise gözlerini gözlerime odaklayıp, yüzüme gülümsemişti. Son gücüyle elini kafamın kanayan bölgesine koyduğunda, "özür dilerim" demişti zorlanarak. Ağzından kan çıkmaya başladığında, gözlerimden yaş akmıştı. Yok hayır böylece kanamasını bekleyemezdim. Konumu Yaman'a attığım an, Yaman yüzlerce soru sormaya başlamıştı. Ne de olsa halen küçük kardeşiydi. Yaman'ın ambulanstan hızlı olacağını biliyordum.

"Asi kız" diye eliyle yanağımı tuttuğunda, istemsizce nefesi alış verişin hızlanmıştı. "Özür dilerim" dediğinde, ilk kez ondan sarhoş şekilde değilde ayık şekilde bunu duymuştum. "Tamam, konuşma" diye cevap verdiğimde, "herşey için" demişti zor nefes alarak. Boğazındaki yarayı elimle bastırdığımda, kanamayı biraz yavaşlatabilmiştim. "Benim yüzünden" diye kafamın kanadığını gösterdiğinde, halen benim için endişelenmişti. "Ama-" diyerek boğazını tuttuğunda acıdan inlemişti. "Ama ben hayatına girmeseydim" dediğinde, elimle ağzını kapatmıştım artık. Artık Alaz'ın yüz hatları değiştiğinde, acıdan değilde kendine olan sinirinden göz yaşları akmıştı. Elimi çektiğimde, onun ne kadar mutsuz acı çektiğini görmek beni çok üzmüştü. "Öldüğümde-" diye konuştuğunda, artık benimde gözyaşlarım akmıştı. "Eşek!" dediğimde, "ölümün ağaçtan değil benden olacak şimdi" demiştim onun kafasını sallayarak.

Gözleri kapanmaya başladığında, paniğe kapılmaya başlamıştım. "Alaz oğlan?!" diye onu salladığımda, içim içimi yiyordu. Hiç inatlaşmayıp, dediği gibi öne otursaydım bunların hiç biri olmayacaktı. Yine gözlerini açtığında, çok sesli bir şekilde nefesimi vermiştim. Ona sarıldığımda, anlaşılmaz bir şekilde mırıldanmıştı. Nefes alamadığını fark etmeye başlamıştım. O ağacı kesip, kağıt yapmazsam benim de adım Asi değildir. Tam darlık çekerken, Yaman Alaz'ın yanına eğilmişti. "Alaz!" diye endişelendiğinde, bana da bir bakmıştı. "Ben iyiyim bana bakma" dediğimde, "bok iyisin kafan kanıyor" demişti ilk defa agresifleşerek. "İlk müdahale lazım, yoksa ölür bu kesikle" diye konuştuğunda, ben arabadan çıkıp volta atmaya başlamıştım. Stresten kusmam lazımdı.

"Zaten sana da bir kaç sorularım var" diye kızan Yaman, bana ciddi bir şekilde bakıyordu. "Onları da bir zahmet Alaz'ı yaşattıktan sonra sor" dediğimde, Yaman eline ilk yardım çantası almıştı. Alaz'ı artık ter basmıştı ve ölümün sanırım tam karşısındaydı. Panikten "ölüyor galiba" demiştim Yaman'ı strese sokarak. "Yaman bir şey yap!" diye darladığımda, "bir sus ne olur!" demişti elleri titrerken. "Ambulansa güvenirsen olacağı bu" diye kendi kendime konuşmaya başladığımda, Yaman ilk yarayı temizlemişti. Yanında anestezi gibi bir ilaçta olmadığı için, Alaz gözlerini açıp, acıdan nerdeyse bağırmıştı. Ben bunları ne görebildiğim ne de duyabildiğim için, ciddi anlamda midemin içindekiler nerdeyse çıkmak üzereydi.