0.3

1.1K 69 5
                                    

İkinci dokunulmazlığı kaybeden Mavi takım şu anda adalarındaydılar

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

İkinci dokunulmazlığı kaybeden Mavi takım şu anda adalarındaydılar. Yazılacak isim belliydi aslında, ama Hakan'ın daha farklı planları vardı. Büyük ihtimal aday çıkacak Yaman'ı korumak için kendisi aday çıkmak istemişti.

Fakat Yaman dahil hiç biri bunu kabul etmemiş ve Hakan'a tepki göstermişlerdi. Konseyde ise aday beklenildiği gibi Yaman çıkmıştı. Aynı zamanda Acun, survivor'daki yeni bir yenilikten bahsetmişti. Daha ilk haftadan büyük ödül vardı, Kolumbiya'ya gitmek ödülü. Kazanan takım Kolumbiya'ya gidip 2 gün boyunca orada kalacaktı. Her iki takımın heyecanlanması normaldı bu yüzden. Hem karınları güzelce doyacak, hem eğlenicek hem de en iyi otellerden birinde kalacaklardı.

Ertesi gün, Lilya röportaj vermeye gitmişti. Ve röportajında da Hakan'ın planından bahsetmişti sadece.

Rakibi Doğukan abi olnasa böyle cesaret gösterir miydi sizce? Doğukan abi'yi yenince dokunulmazlık da alıcak. Hem de takımın kahramını olucak. Yalan yok, Hakan abi. İyi düşünmüşsün ama adadaki tek zeki sen değilsin.

Barakaların olduğu yere geri geldiğinde ise Seda Aktuğlu ve Sahra'nın tartıştığını gördü. Hiç karışmadan sessiz şekilde onları izleyen Ogeday'ın yanına oturmuştu. Bir süre sonra ikisi de susmuştu zaten.

Oyun akşamdı. Mavi takım oyuna kadarki süreyi barakaların yanına mutfak ve oturmak için bank yaparak değerlendirmeye karar verdiler.

Lilya, yardım ettikten sonra deniz kenarına gitmişti. Bir süre Damla da yanına gelmişti. Survivor'daki idolüyle aynı takımda olmak Lilya için harika bir hisdi gerçekten.

"Zaman geçmek bilmiyor ya." Dedi yanına oturan kadına bakarak.

"Kolumbiya ödülü heyecanı, değil mi?"

"Evet. Takım olarak bu ödüle gitmemizi çok istiyorum. En güzeli de hepimizin gidebilecek olması."

"Ben kazanacağımıza inanıyorum." Deyip gülümsedi Damla Can. "Yani, bence hem erkekler hem de kadınlar olarak daha güçlüyüz bence."

"Öyle zaten. 2.dokunulmazlığı da kılpayı verdik. Ama bu ödül oyununu kazanacağız." Gülümseyerek gözlerini kapattı. "Önce uçakla Kolumbiya'ya gideceğiz. En leziz yemeklerle karnımızı doyurduktan sonra gün boyunca gezip, eğleneceğiz..Birlikte çok eğleneceğiz gerçekten."

Kızın bu heyecanlı hâlleri Damla'yı güldürdü. Kameramanlar da eğlenerek sohbet eden ikiliyi çekiyordu şu anda.

"Lilya, takımını çok sever. Bu yüzden bu kadar çok istiyor kazanmayı." Yanlarından geçen Poyraz'ın alay ederek söylediği şey üzerine, Lilya kaşlarını çattı. "Bu yılki takımımı seviyorum, evet."

Her ikisi de bir süre sessiz kalmıştı. Lilya'nın yarıştığı sene takım arkadaşlarıyla sık sık tartıştığını survivor izleyen her insan biliyordu zaten. En azından takımlar değiştirilene kadar böyle olmuştu. Bu olaylar da Panorama'ya konu olduğundan Damla'nın soracak birşeyi yoktu bu yüzden.

Oluşan sessizlikten rahatsız olmuş olucak ki, ayağa kalkarak bakışlarını Lilya'ya çevirdi. "Oyuna gitmeden önce atış çalışalım mı?"

"Olur." Lilya, da ayağa kalktı ve Damla'yla birlikte yürümeye başladılar.

*

Kolumbiya ödül oyununa mavi takım ilk turda iyi başlamıştı. Atış zaten kolay olduğundan burada esas mesele erken gelmekti.

Sıradaki karşılaşma Lilya ve Merve Aydın arasındaydı. Ogeday, oyundan önce Lilya'ya atışı daha iyi atması için gereken taktikleri de vermişti.

Parkurda neredeyse başa baş gelen ikili atışlara başlamışlardı. Küçük toplarla dizili olan labutları devirmeleri gerekiyordu.

"Lilya'nın 1 kaldı! Merve..Mervede de 1 tane kaldı! Atan kazanıcak..Ve Lilya!" Dedi Murat Ceylan coşkuyla.

"Bu kadar işte." Lilya'nın yanına ilk Poyraz gelmişti ve çak yapmak için elini kaldırmıştı. Lilya da bozuntuya vermese de Poyraz'la konuşmadan bench'e gitmişti.

"Aferin kız sana." Demişti kızın yanına oturan Yasin.

"İlk sayıyı vermesem iyiydi de.."

"Öndeyiz zaten, takma kafana." Demişti Yaman, takımı gaza getirmeye başlayarak.

O esnada atışlarda saniye farkıyla yenilen ve bu gün hiç sayı alamayan Merve yüksek sesle söyleniyordu. Seda A  kendince espri yapmak için birşeyler söylemişti fakat Merve daha da sinirlenmişti bunun üzerine.

"Söylemesene şöyle şeyler, ne gerek var?" Dedi Lilya, Seda'ya bakarak.

"Kötü birşey demedim ki, şaka yapıyordum işte tatlım benim." Dedi Seda gülümseyerek.

"Ama o yenildi ve kızgın. Sataşıp tartışma çıkarmak bize zarar.." derken vazgeçip susmuştu Lilya. "Neyse, sonra ben kötü olacağım yine." Takımın huzurunu kaçırıyorsun derler yine.

"Yok, neden kötü olasın." Ogeday, konuştu. "Haklısın zaten." Takımdan bir kaç kişi daha Oge'yi desteklemişti ardından. Takım içi tartışma çıkmasın diye de konuyu kapatmışlardı. Şu an sadece ödüle odaklanmaları gerekiyordu.

Kadınlar aynı hızla devam ederek, ilk turu 8_4'lük bir skorla kazanmayı başardılar. Erkekler ise harika bir şov yapmışlardı bu ödül oyununda. Evet, mavi takım erkekleri ödül oyununun ikinci turunu 8_1 kazanarak Kolumbiya'ya gitmeyi garantilemişlerdi.

Flashback, Survivor 2021

"Ulan, birinizin cebinde bile kraker falan yok mu ya?! Hani, çantalarında falan olur, sonra buralara düşürürler.." Lilya, gezdikleri ormanda sıkılmadan yiyecek arıyordu. Şanslarına oldukları yerde kamera yoktu ve birşeyler bulurlarsa kimsenin ruhu duymadan mideye indirirlerdi.

"Hava iyice soğudu zaten." Dedi Poyraz. O da Lilya'yla birlikte dolaşıyordu. "Hava da kararıyor."

"Korkuyor musun?"

"Ne alakası var?"

"Bekle biraz o zaman." Yere oturarak tekrar aramaya başladı. Yiyecek birşey değil ama türünü bilmediği bir böcek bulmuştu ve anında ayağa kalkmıştı.

"Gülmeyi kes Poyo." Dedi arkasında duran oğlana dönerek.

"O nasıl çığlıktı ama." Poyraz kahkahalarına devam edince, Lilya da surat asarak barakalara doğru yürümeye başladı.

"Aha küstü." Poyraz hızlı adımlarla kıza yetişti ve kolunun altına aldı. O şekilde yürümeye başladılar.

"Söz yarın sembol oyununu kazanıp, karnını doyuracağım."

"Onu ben de yapabiliyorum Poyraz. Havalanma hemen."

"Oynasaydın tabii. Doktor yarın da oynayamaz dedi, unuttun mu?" Lilya 2 gün önce ateşlendiğinden klinikte kalması gerekmişti. Bu gün geri dönmüştü tabii ama yarın oyunlara çıkamazdı.

"Her an yağmur başlayabilir, hızlı yürüyelim." Dedi Poyraz. Bir de yağmurun altında kalırlarsa Lilya tekrar hastalanabilirdi daha tam iyileşemediği için.

Hava da soğuk olduğundan, kolunu Lilya'dan çekti ve üzerindeki gri hırkayı çıkardı. "Al hadi."

"Saçmalama."

"Hadi Lilya, zaten buz gibi oldun."

Lilya, daha da itiraz etmeden Poyraz'ın hırkasını giyinmişti. "Teşekkür ederim." Demişti ardından. Poyraz da karşılık olarak gülümsemiş ve kızı tekrar kolunun altına almışdı.

Dinle Beni Bi' [Yiğit Poyraz]Where stories live. Discover now