Dinle Beni Bi' [Yiğit Poyraz]

1.7

Yorum yapmayı unutmayın lütfenn. Yorum sayısının az olması yazma isteğimi de azaltıyor çünkü :")

*

Konsey bitmiş ve yarışmacılar adalarına dönmek için teknelere doğru gidiyorlardı.

"Helal olsun be, Lilya. En azından söylediklerinin üzerinden 24 saat falan geçseydi."

Yunus Emre'nin konuşması üzerine arkasını döndü. "Git başımdan."

"Verecek cevabın yok tabii, kaç bu yüzden." Demişti gülerek.

"Neden kaçayım ki? Sadece yorgunum ve seninle tartışacak hâlim yok."

"Hâli yokmuş, inandık tamam." Dedi Emre. "Bugün oyun alanında atıp tutuyordun, n'oldu peki? İlk fırsatta Yaman'ı potaya koydun. Sonra rol yapıyorsun dediğimde kızmayacaksın öyle, kızım."

"Gören de Yaman sürekli sayı aldığı hâlde söyledim sanacak. Hakan abi gibi onun performansı da kötüydü. Ben performansı iyi olan birini potaya sokmam zaten."

Emre, alaycı şekilde ellerini çırptı. "Aferin, aferin. Hakan abinden iyi bir aferin alırsın artık sözünden çıkmadığın için. Ya en azından orada boş boş konuşmasaydın, sonra komik duruma düşüyorsun."

Önce Barış'a sonra da Mert ve Ersin'e yalakalık yapan adamın söylediklerine bak!

"Hakan abinin haberi bile yoktu, hem dediğin gibi olsa gider Yaman'ı yazardım. Yine saçmalayıp sinirlerimi bozma benim."

"Yalanlara gel.." diyerek güldü. "Kızım, az cesaret göster bari. Madem arkadaşını korumak için Yaman'ı harcadı-"

"Sensin yalancı. Antipatik sarı papatya!" Demişti sesini yükselterek. Hâliyle diğer yarışmacılar da dönüp ikiliye bakmaya başlamışlardı. "Bir de sana açıklamaya yapıyorum, hayır gerek bile yok. Sana ne ki? Canım kimi isterse söylerim. Sen kimsin de benden hesap soruyorsun?"

En sonunda dayanamamıştı tabii. Şu ana kadar sakin şekilde konuşup konuyu kapatmaya çalışıyordu fakat Yunus Emre, kurduğu cümleler ve ya seçtiği kelimeler olsun karşısındaki kızı sinirlendirmeyi başarmıştı nihayet.

"Bak o elini indir." Dedi Emre. "Laflarına da dikkat et." Sarı papatya benzetmesini hiç sevmiyordu.

"Sen beni sinirlendirince sorun yok, ben cevap verdiğimde sorun oluyor nedense. Sarı papatya."

"Lilya bak kız olduğun için ileri gitmiyorum ama sen de doğru konuş!"

"Yine başladın mı sen." Poyraz yanlarına gelmişti. "İlk önce kendi konuşma şeklini gözden geçirmeni öneririm, Emre."

"Hah, avukatı da geldi."

"Evet, geldim."

"Abi, yürüyün gidelim adamıza. Emre, sen de niye uğraşıyorsun kızla? Kaptan olmuş, canı kimi isterse onu söyler. Karışamayız." Demiş ve Poyraz'la Lilya'yı sırtlarından iterek uzaklaşmıştı.