6. Bölüm

170 100 43
                                    

Alarmım çalmadan kendim uyanmıştım. Dünkü olaylardan sonra uyku tutmamıştı. Keremle karşılaşmak, sapık adam,barda geçen olaylar. Tam bir kaos'tu .

Dünü unutup okul için hazırlanmaya başladım. Dolabımdan siyah siwitimi altınada mavi kot pantolonumu giyip saçımı dağınık bir topuz yaptım. Ve odadan çıktım.

Odadan çıktığımda İpek hazırlanmış beni bekliyordu.

" Günaydın" diyen İpek'e

" Günaydın hadi çıkalım" diyerek evden çıktık.

Bugün hava gayet güzeldi. İzmir insana iyi geliyordu.  Ancak dün yaşanan olaylar biraz kötüydü. Hatta biraz değil baya kötüydü. Umarım Ailemin kulağına hiçbir zaman gitmez. Ve dünkü kız Lizge bir anda ortadan kaybolmuştu. Açıklama yapmadan birşey demeden. Garip.

İpekle okula doğru yürümeye devam ediyorduk. taki arkadan gümbür gümbür gelen araba motoruyla, olduğumuz yerde kalıp, sesin geldiği yöne doğru baktık.
Beyaz spor son model araba önümüzde durmuştu. İpekle anlam veremeden  arabaya sadece baka kalmıştık.
Bir dakika bu. Hayır hayır Keremin Arabası.

Arabanın kapısının açılmasıyla arabadan inen kişiye baktım. Keremdi.
Üstünde benimkisi gibi  siyah siwit vardı. Altında tekrardan siyah bir  pantolon vardı. Bunlarıda beyaz Nike ayakabılarıyla kombinlemişti. Saçları herzamanki gibi dağınık, ela gözleri parlıyordu . Arabanın diyer kapısının açılmasıyla dikatimi o tarafa verdim.
İçinden 1/80 boylarında esmer bir çocuk indi. Bu çocuğu hatırladım. Kafede Keremle çarpıştığımızda Keremi kafeden çıkartan çocuktu.

Esmer çocuğun bize doğru gelip
" Günaydın hanımlar "  demesiyle İpekte bende birbirimize bakıp, ne olduğunu anlamaya çalışıyorduk.   Ama anlam veremdik.

Günaydın diyen esmer çocuğa doğru dönüp

" Tanışıyormuyuz anlamadım " diyerek biraz çıkıştım . Esmer çocukta bana hafif gülerek,

" Tanışsaydın unutamazdın  emin ol "

Diyerek, ukala ukala bana doğru gülmeye başladı.  Gözlerimi devirmemek için kendimi ne kadar zor tutsamda  engell olabilmiştim.
İpek'in hemen araya girmesiyle herkes ona döndü.

" Doğru böyle aptal bir tipi kim unutsun. Dimi. "  Diyerek çocuğun bize güldüğü gibi güldü.
Esmer çocuk bu lafa sinirlenmiş olucak'ki, yumruklarını sıkıp laf söylemeye hazırlandı. Fakat Kerem araya girerek,

" Miraç yeter" diyerek  çocuğa çıkıştı ve sözlerine devam etti .

" Bana bak İlke kavga ettmeye gelmedik "

" Sayi ya, niye geldiniz. çok merak ediyorum. Dün yaptıkların yetmedi galiba"

" Ne saçmalıyosun sen.  Dün napmışım sana. Seni kurtarmaktan başka birşey yaptığımı hatırlamıyorum. "

" Arabayı unutun heralde "

" Hâlâ o konudamısın sen "

" Evet o konudayım. Dün ya birşey olsaydı. Ya kaza falan yapsaydık. Düşündünmü hiç. Tabi sen kendinden başka kimseyi düşünmesin. Ama doğru egoyist bencilin tekisin se- " diyemeden

" Yeterr" diyerek bana bağırdığında napıcağımı bilemedim ve sadece onu izledim. Kerem hızlıca arabanın kapısını açıp içinden bir çanta çıkardı . Çıkardığı çantayı göğüsüme doğru fırlatıp Miraçla arabaya binerek son hızla yanımızdan ayrıldılar. Bu.. bu benim çantam. Tabi ya dün orda düşürmüştüm. O çocukla çarpıştığımızda toplamaya fırsatım olmamıştı. Ve Kerem buraya kadar getirdi. Of İlke naptın. Okadar bağırdın çocuğa. Napıcam şimdi.

İLKEWhere stories live. Discover now