TANIŞMA~ Bölüm 4

18 2 52
                                    

Nereye elimi atsam elimde kalıyordu.Hayatta neyi çok arzularsan o başına bela olurmuş.Sadece güzel bir aile istemiştim.Sıcacık...
Huzurlu...

Annem sayesinde bu olamadı.O hep özgürlüğüne çok düşkündü,bir aileye bağlı kalmak istemiyordu.Zaten bana hamile kaldığında aldırmak istemiş ama babam izin vermemiş buna.Annem de bir şart sunmuş aldırmamak için beni.

O şart vakti geldiğinde çekip gitmekmiş,ardına bile bakmadan...

Ben bu hayattaki varlığımı babama borçluyken o benden gitti.Bu en ağırıydı belki de...

Yatakta doğrulup enseme yapışan saçları çektim.İlaç yardımıyla biraz uyuyabilmiştim.Babam gittiğinden beri uyku sorunlarım vardı.Komodinin üstünden telefonumu aldığımda dayımın mesaj attığını gördüm.

-Bugün üniversiteye gidiceksin,hazırlan.

Üniversite mi? Gerçekten en son ne zaman geleceğim hakkında hayal kurmuştum? Mesaj sekmesine girip gelmek istemediğimi yazacaktım ki dayımdan bir mesaj daha geldi

-Hayırı kabul etmiyorum,5 dakikan var.

Elimle alnıma vurarak sesli bir şekilde ofladım.Ne sanıyorduki kendini,babam mı?

Telefonu elimde sıkıca tuttum.Gitmeliydim belkide.En azından dışarı çıkmak için bir bahanem olabilirdi.

Hızlıca yataktan kalkıp  banyoya gittim.Elimi ve yüzüme buz gibi su çarptıktan sonra dişlerimi fırçaladım.Dolaptan siyah bir kot üstüne de lacivert salaş bir kazak geçirdim.Aynadaki görüntüme baktım.Tipim kaymıştı!

Her ne kadar sevmesemde ufak bir makyaj yapıp yüzümü renklendirdim.Sonuçta kimsenin beni güçsüz görmemesi lazımdı.

Eskiden babamın taradığı saçları ikiye ayırdım.Tarağı elime aldım.Tarayamadım... 

Lanet olsun,saçlarımı tarayamazdım.Bu babamın öldüğünü kabullenmem demekti! Zorla da olsa dağınık bir topuz yaptım saçlarımı.

Tarağı sinirle yatağa fırlattım.İçine birkaç önemli eşya koyduğum çantamı aldı, ayakkabılarımı da giyip çıktım odada.

Şimdi değil salak! Güçlü dur.

Sinirden titriyordum.Çenemi sıkarak birkaç dakika durdum kapının önünde.

"Pşşt,asi kız napıyorsun burada?"

Kafamı kaldırıp baktığımda dünkü sarışın çocuğun bana baktığını  gördüm.Derin bir nefes alıp omzumu dikleştirdim.

"Hiç" 

 Gözlüklerini düzeltip ciddi misin der gibi baktı yüzüme.Elini öne doğru uzatıp konuştu.

"Utkan ben."

Tek kaşımı havaya kaldırıp ellerimi göğsümde bağladım.Eline baktım bir süre sonra da yüzüne . Mesajı anlayan Utkan gülümseyerek havada kalan elini geri çekti.

"Temas sevmiyoruz anlaşılan."

"İnsan sevmiyorum desek daha doğru olur,özellikle gereksiz tipleri."

Utkan sabır diler gibi kafasını havaya kaldırdı.Tekrar gözleri beni bulduğunda gitmek için kıpırdandım.

"Tamam, anladım,Konuşmak ve iletişim kurma konusunda kötüsün." dedi yolumu keserek.

Seslice ofladım sıkıldığımı beliritircesine.

"Ama,aynı sınıftayız Mavi.İstemesen de konuşacağız." 

Mavi ZehirDonde viven las historias. Descúbrelo ahora