MÜPTELA

Bölüm 25 : "CEZA"

Heloooo darlinggg, yeni bir bölümle daha karşınızdayım efendim.

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum, iyi okumalar dilerimmmm...

....................

25.BÖLÜM : "CEZA"

Araba sonunda davet alanına yaklaştığında Koray arabayı durdurdu ve bana baktı. Şu an gözüme o kadar yakışıklı ve çekici geliyordu ki karşısında erimemek için kendimi çok zor tutuyordum.

"Tanımadığın kimse ile konuşmamaya tanış. Seninle tanışmak isteyenler olursa da yanımda dur. " dedi hemen emirlerini sıralayarak.

"Tamam tamam," dedim heyecanla kabul edecekmişim gibi. Bir an önce su davete gitmek istiyordum ve bunu  için sabırsızlanıyordum.

Koray bana ümitsiz bir bakış attı ve arabadan indi. Ben de arabadan indiğim sırada beklemeden elimi sıkıca tuttu. Bakışlarımız birbirine kenetlendiğinde gülümsedim.

Bu davet çok güzel olacaktı.

Ya da en azından ben öyle düşünüyordum. Koray aslında onunla daha sevgili olmadan bile her zaman bana karşı kıskanç tavırlar sergiliyordu ancak bunu bir türlü kabulleneniyordu. Ama öyleydi.

Koray yürümeye başladığında ben de onunla beraber yürümeye başladım. Beraber ilerken kısa bir an yüzüne baktığımda kaşlarının çatık olduğunu gördüm. Bunun sebebi giyimim miydi yoksa orada bulunan insanlar mıydı bilememiştim.

Beraber salonun girişine geldiğimizde kapıdaki güvenlikler ismimizi sormadılar çünkü bizi zaten tanıyorlardı. Koray yüzündeki sert ifade ile içeriye girdiğinde kapıdaki adamlar selam vermek için başlarını eğmişlerdi. Kalbimin hızlandığını hissederken, gittikçe heyecanlanmaya başlamıştım.

Koray ile ellerimiz hala birbirine kenetliyken bakışlarımı büyük davet salonunda gezdirdim. Yüzlerce insan vardı. Çok kalabalık bir yerdi ve büyük bir kargaşa vardı. Birbirleri ile tokalaşarak gülüp, kahkaha atan insanlar, bir köşede benim burada ne işim var bakışı atan insanlar, yalandan gülüşler ve yalandan sevgi cümleleri.

Gerçekten berbat bir yere gelmiştik. Her ne kadar çok güzel ve şık görünse bile içindeki insanların sahtekarlığı bu durumu çiziyordu. Yalancı ve oyunbazlar.

Koray ile beraber bize ayrılan masaya doğru ilerlediğimizde üzerimize düşen bakışları umursamadan elini daha sıkı kavradım. Koray oturmam için sandalyeyi çektiğinde gülümseyerek oturdum ve başımın üzerinden ona baktım. Yanağıma bir öpücük bırakarak yanıma oturdu.