Aşk İkilemi -Aşk Serisi 1-

44.BÖLÜM

Merhabalar efendim. Melissa Vargas'ın forma numarası olan bu güzide bölümümüze hoş geldiniz. Berrak ve Fatih'in aşk ikileminin sonuna geliyoruz yavaş yavaş. Tam 5 sene önce bugün zihnime yerleşen ve sadece bir kişiye anlattığım hikayede sona geliyoruz. Araya onlarca şey girdi ama önemli olan bugün bitmek üzere olması. Umarım bölümü beğenirsiniz.

Bölüm Şarkıları
Nil Karaibrahimgil- Benden Sana
Yelda-Sakın Vazgeçme Sevmekten

***
Berrak telefon sesiyle uyanmıştı, derin sayılmayan uykusundan. Bebeğinin varlığını kabullenmişti bile ancak bugün hastaneye gidip kan testi yaptıracaklardı. Resmi olarak bebeğinin varlığı kanıtlanacaktı. 

Telefonu açtığında kulağına Gülşen'in sesi doldu.
"Uyandırdım değil mi ya? O kadar da dikkat etmiştim ama ofisten çıkmadan arayayım dedim." Berrak gözlerini ovuşturup cümleleri anlamaya çalıştı.
"Önemli değil iyi oldu biz de Beril'le..." derken duraksadı. Hamilelik durumunu İstanbul'daki arkadaşlarına da ailesine de söylememişti henüz. Üstelik bunu Gülşen'e söylemesi biraz riskliydi. Gülşen'in mantığı bu konuda neler söyler bilmiyordu. Fatih'le arasında sonsuza kadar kopmayacak bir bağ kaldığını söylemesi gereken insan arkadaşı mıydı bilmiyordu. 
"Berrak? Bir sorun mu var neden durdun?" Gülşen'in sorusuyla kendine geldi.
"Gideceğimiz yerin adını hatırlamaya çalıştım da bulamadım canım böyle popüler çok sıra olan bir kahvaltı yerine gidecektik de iyi oldu uyandırdığın diyecektim." Bebeğinin varlığı şimdilik 3 kişinin ve psikoloğunun bildiği bir sır olarak kalmalıydı. 
"Tamam canım Fatih sabah delirmiş gibi Batuhan'ı aradı sen Setenay'la davayı açınca celp gelmiş. Bir de beni suçluyor yüzsüz gibi neyse ki bu adamdan boşanıp kurtulacaksın. Batuhan'ımı da şu adamdan bir ayırabilseydim. Hayatıma mikrop gibi yerleşti ya her yerden çıkıyor." Berrak içinden "Yeğeninin de babası olacak maalesef." derken buldu kendini.

"Bir şey yapamaz. Ben dava için gelirim belki yine Amerika'ya dönerim belki de İstanbul'da kalırım ama bu iş bitmeli." İki gündür psikoloğun söylediklerini düşünüyordu ancak hala bir değişim yaşamış değildi.

"Sen kafanı dinle kuzum dava için gelirsin. Geri zekalı Fatih seni bulacağını düşünüyor bir de. " Berrak Gülşen'in söylenmelerini dinlerken bir yandan da odasından çıkmış mutfağa geçip çay suyu koymuştu. Normalde olsa kahve içerdi ama hamilelik konusundaki bilgisizliği her konuda tedbirli olmasına neden olmuştu. 
"İşte Batuhan'ın annesiyle görüşeceğiz yarın. Ama gerginlikten öleceğim sanki Berrak. Burcu da sağ olsun hiç yardımcı olmuyor. Annesi hakkında öyle şeyler anlatıyor ki yani kadının ayaklarını ters görsem şaşırmayacağım." Berrak Meral Teyze'sinin dilini çok iyi bilirdi. Annesini aratmazdı bu konuda ancak Gülşen'in de sabrının sınanacağı açıktı.
"Kuzum Meral Teyze'yi takma sen. Batuhan da kocaman adam hem o kadın da senede bir göreceksiniz görmeyeceksiniz. Köprüyü geçene kadar olayı anladın sen onu." Berrak Gülşen'i sakinleştirdikten sonra telefonu kapattı. Aç karnına olması gerektiğini az kalsın unutacaktı. Neyse ki o telefonu kapattığı sırada Beril mutfağa girmiş ve önüne koyduklarına dokunmadan onu uyarmıştı.

"Balım kan testine gidelim gelelim öyle yersin. Acıktın tabi." dediğinde Berrak başını salladı.
"Tamam kuzum ben hazırlanayım o zaman sen ye bunları." Odaya döndüğünde valizden daha ilk gün dolaba yerleştirdiği kıyafetlerden rahat bir kazak ile kot pantolon çıkardı. Belki ultrasonda da bakmak isterdi doktorlar. Berrak ultrason makinesine yabancı değildi. Hastalığı sırasında birçok kez ultrasona girmişti ancak o zorlu tedaviler işe yaramıştı. Aldığı onlarca hormon ilacının sonucunu görmüştü. Kıyafetlerini değiştirip karnını okşadı. Henüz orada birkaç hücreden ibaret olsa da kendi canı vardı. Testleri emin olmak için yaptırsa da içten içe çoktan gerçeği biliyordu.

"Biz seninle çok mutlu olacağız anneciğim. Sana söz veriyorum dünyada en çok seni seveceğim ve sen bunu hissedeceksin. Seni asla yalnız ve sevgisiz bırakmayacağım. Kimseden sevgi dilenmeyeceksin, kendini sevmeyi bileceksin." Aklına bir şarkı gelmişti. Yatağa oturup telefonundan o şarkıyı açtı bu şarkıyı bebeğine mi kendisine mi seçmişti bilmiyordu.