Soleil et Étoile

Yanmış Beyaz Güller ve Ayçicekleri

03.27.1975

Lily, James'e bakıp iç çekti. Onu kaybetmiş olamazdı, James'in kendisini sevmesine alışmıştı öylece bırakamazdı.

Bir süre daha James'i izledikten sonra gözleri Slytherin masasına kaydı, Regulus Black'i bulduğu zaman istemsizce sinirlendi. Bu çocuk ondan James'i almıştı, ondan hoşlanmıyordu. Küçük Black'in gözlerinin James'te olduğunu gördü ve sinirle dudağını dişledi, James'e bakması rahatsız ediciydi.

James hep onun olmuştu, Black onu ondan alamazdı.

Öfkeyle bir uğursuzluk büyüsü mırıldandı, çapulcuların hep yaptıkları gibiydi ama sadece Regulus'a yönelikti.

Regulus'un etrafında birden ortaya çıkan böceklerle bütün masanın özellikle de Regulus'un huzuru kaçmıştı, hızla masadan kalkıp gittiğinde Lily yaptığı şeyden pişmanlık hissetmediği için kendinden utandı.

★☆✷☆★

Regulus oldum olası böceklerden nefret etmiş ve korkmuştu, masada ortaya çıkan böcekler yüzünden hiç bir şey yiyememesine rağmen kustu. Evdeyken annesinin onu cezalandırma yöntemlerinden biriydi böcekler.

Beline dolanan eller ve tanıdık kokuyla gülümsedi. James'in varlığı huzur vericiydi, kötü düşüncelerin yok olmasına neden oluyordu.

"Mi corazon?" Oh... Bu yeniydi. Hangi dildi İspanyolca mı?

"Mi corazon mu?" James sessizce başını salladı ve dudaklarını Regulus'un boynuna bastırdı. Diğer eliyle ona beyaz güllerden oluşan bir buket verdiğinde gülümsedi, beyaz güller favorisiydi. "Teşekkür ederim mon coeur."

James gülümseyip başını boynuna gömdü. "Farklı dillerde aynı şeyi söyledik, bence ruh eşiyiz."

James'in söylediği şeyle gülümsedi ve dudaklarını birleştirdi.

★☆✷Günümüz✷☆★

James elindeki beyaz yanmış güllere bakarken hissettiği şey yalnızca hüzündü. Neden bilmiyordu, hatırlamıyordu ama üzgün hissediyordu.

Gülün yapraklarını nazikçe okşadı, güzel bir çiçekti beyaz gül. Naif ve zarifti, saftı, temizdi beyaz rengi ve güller bu zarif rengi en güzel taşıyan çiçeklerdendi. Aşkın çiçekleriydi güller.

Çiçeklerin dikenleri tek tek çıkarılmıştı, sanki verildiği insan zarar görmesin diye çiçeğin saplarında tek bir pürüz, diken bırakılmamaya çalışılmış gibiydi.

★☆✷flashback✷☆★

"Bunlar benim favorim mon coeur."

James gülümsedi ve dudaklarını karşısında duran çocuğun yanağına bastırdı. Beyaz çiçekler gibi kokuyordu güllerin sahibi.

"Teşekkür ederim." Ellerini James'in boynuna dolayıp sıkıca sarıldı.

★☆✷flashback end✷☆★

Gülleri verende dikenleri çıkaranda James'ti. Gülleri kutuya bıraktı ve ayçiçeği buketinin resmini eline aldı.

Güneş kutusundaki çiçek buketinin aynısıydı. Güllerde güneş kutusundaki gül resmindeki güller olmalıydı, yanmadan önce çizilmiş bir resmi.

03.27.1975

"James bugün hediye alan sen olmalıydın. Çiçekler nereden çıktı?"

"Dur, hatırlıyor musun?" Yavaşça James'in yanağını okşadı. "Elbette sevgilimin doğum gününü hatırlıyorum. Senin için bir sürpriz hazırlayacaktım ama o aptal böcekler yüzünden beni takip ettin. İyi ki geldin ama sürpriz hazırlamak için vaktim kalmadı."

James hızla dudaklarını birleştirdi, sevgilisi mükemmeldi.

Regulus bir adım geri çekilip dudaklarını ayrınca somurttu. "Hey! Bugün hâlâ benim doğum günüm ve sevgilimin dudaklarını istiyorum."

Regulus sırıttı ve James'in dudaklarına dudaklarını sürttü. "Bugün çok talepkarsın sevgilim, hoşuma gitti. Doğum günü hediyeni verdikten sonra tamamen seninim aşkım."

"Benim hediyem sensin."

★☆✷☆★

James, Regulus'un kendisine verdiği çiçeklere bakarken aptal aptal gülümsemeye başlamıştı. Ayçiçeği buketi papatyalar ve bir iki gülle süslenmişti, büyüleyici görünüyordu.

Regulus sırtını James'in göğüsüne yasladı ve kendi çiçeklerine sevgiyle baktı. Defterini açıp çiçeklerinin resmini çizmeye başladı, resmi James'e verecekti. James dudaklarını Regulus'un boynuna bastırdı, sevgilisinin teninden bir saniye bile uzak kalmak istemiyordu.

★☆✷Günümüz✷☆★

Güneş kutusundan çıkan ay çiçeği buketine özlemle baktı, güzel günleri olduğunun hatırlatıcısıydı bu kutular.

Yanmış güllerse bu günlerin bittiğini söylüyordu.

★☆ ✷ ☆★

Regulus, karşısında oturan kızıl kıza gözlerini devirdi. Lily Evans bir aptaldı.

"James seni seçmedi, seni sevmedi Evans. O beni sevdi, beni seçti ama ben onu bıraktım ve teselliyi sende aradı."  Lily gözlerini devirdi, Regulus'a inanmadığı apaçık ortadaydı. "Bu yalanına sadece kendini inandırırsın. Onun ilk aşkı benim, son aşkı yine benim."

"Aşk mı? James ve sen mi?  Bu aşksa ben almayayım."

Evan elini Regulus'un omuzuna koydu ve Lily'e düşmanca baktı. "Aşkı hiç tatmamış olduğun o kadar belli ki Evans, acıyorum sana. Hadi Reg, daha fazla konuşacak bir şeyin yok onunla."

★☆ ✷ ☆★

Bölüm sonuuuu

Ceviriii
Mon coeur Fransızca kalbim demek
Mi corazon İspanyolca kalbim demek

Oy ve yorum lütfeeeen