Henüz 6 yaşındayken ailesi tarafından terk edilen Lara ablası tarafın büyütülür ve başarılı bir boksör olur. 18 yaşındayken Amerikadan teklif gelir ve Amerikaya gider. Ablası başarılı bir doktor olup Hakkari'nin bir köyünde sağlık ocağında çalışıyor...
Dün gece eve geldikten sonra uyumayıp ev araştırmaya devam ettim ve güzel bir ev buldum. Bugün sahibiyle konuşmaya gidecektim. Şu an mutfakta yemek yemekle meşguldüm, yemeğimi bitirdikten sonra gidecektim ev sahibiyle konuşmaya.
Yemeğimi bitirip tabakları makinaya koydum ve odama hazırlanmaya geldim. Evde sadece ben vardım o yüzden rahatlıkla son ses şarkı açtım, bir yandan da hazırlanmaya başladım. Altıma siyah paraşüt pantolon, üstüme ince uzun kollu siyah bir bluz giydim. Bluzun üstüne siyah montumu giyecektim bugün serindi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Lara'nın kombini)
Makyaj masasına geçtim ve makyajımı yapmaya başladım, bir yandan da açtığım şarkının sözlerini mırıldanıyordum.
"Well, come and get it now"
"Come and get it now"
"Baby, show me what you're doing"
"Come and turn around"
"Cause it's not just a figure of speech"
"You got me down on my knees"
"It's getting harder to breathe out"
"We only met each other just the other day"
"But you already got me feeling some type of way"
"Now, if I could figure it out"
"I'd take you back to my house"
"So we could meddle about"....
(Chase Atlantic'in "Meddle About" şarkısı)
Şarkı eşliğinde makyajımı bitirip kalktım masadan. Kapatıcı, maskara, göz pınarlarıma beyaz kalem, eyeliner, allık ve gloss sürmüştüm sadece.
Çantama telefonumu ve cüzdanımı koydum ve ayakkabılarımı giymek için kapının önüne çıktım. Ayakkabılarımı giydikten sonra aşağıya inip arabaya atladım ve bulduğum evin yolunu tuttum. Ablamın eviyle arasında yaklaşık 15-20 dakika vardı, biraz hızlı gittiğim için 10 dakikada varmıştım.
Gittiğimde zaten ev sahibi gelmişti. 6 katlı bir apartmanın 3. katındaydı ev. Ev sahibi beni apartmanın önünde bekliyordu. Birlikte yukarı çıktık ve bana evin içini gezdirdi, ev hakkında bilgi verdi. Ev 2+1'di, çok büyükte değildi, tam bana göre bir evdi. Ev sahibi de çok tatlı bir kadındı, bana fiyatta kolaylık sağlamıştı. Ev tam anlamıyla kafama yatmıştı. Daha fazla düşünmeye gerek duymadım ve evi aldım. Ev sahibi evrakları hazırlatmıştı bile
Ablamne bu hızbelki alıcıdeğil bakıcıydım.
İç sesime kulak asmamaya çalıştım. Resmen kendimle kavga içindeydim.
Evrakları imzalayıp evin anahtarını aldım. Sıradaki işim eve eşya almaktı o yüzden avm-ye gidecektim. Onun öncesinde sağlık ocağına uğrayıp müjdeli haberi verecektim. Evin kapılarını kilitleyip apartmandan çıktım ve arabaya atlayıp sağlık ocağının yolunu tuttum.
