Episode: 14 "Avuçları arasında bir papatya olmaya hazırdım."

59 4 3
                                    

Lana Del Rey- Love

Merhabalarr. İyi okumalar dilerimm.

....

17 Ekim 13:45;

"Siktir o boynundaki ne öyle!?"

Yüzüme karşı bağıran Yoongi ile kısa bir an yüzümü buruşturup gözlerimi yumdum. Kapının eşiğinde bir elim kapıya yaslı bir elim belimde öylece dikilmiş dağınık saçlarım şişmiş yüzümle karşısında duruyordum.

Kapı zilininin sesi ile uyanmıştım ve bu beni fazlasıyla rahatsız hiasettirmişti o an. Uyanmak dahi istememiştim çünkü fazlasıyla yorgun ve vücudum kırgın hissediyordum. Gözlerimi zorlukla aralayıp kendimi savsak adımlarla kırmızı kapımın önünde bulmuştum. Gelen Yoongiydi ve beni gördüğü gibi yüzüme çemkirdiği kelimeler boynumla alakalıydı.

"Ne var dövme yaptırdım işte." Dediğimde yüzünü büktü. Kurduğum cümle çok normal ve günlük hayatta anında yapılabilecek bir şey hissi veriyordu.

"Onu görebiliyorum." Dedi huysuzca. Ayakkabılarını çıkardı ve dikilen bedenimi omzu ile itekleyerek içeri geçtiğinde ofladım, merdiven dairesinde kısaca göz gezdirdikten sonra kapıyı kapatıp onun gibi salonuma geçtim.

Koltuğa kendisini atmış boylu boyunca uzanmıştı. Kendimi karşısındaki koltuğa atıp onun aksine boylu boyunca uzanmadan ayaklarımı önümdeki sehpaya uzattım. Dün bütün günüm Taehyung ile geçmişti ve boynumdaki dövme yerini koruyor olmasa hepsinin güzel bir düş olduğunu dahi düşünebilirdim. Mükemmeldi.

"Nerde yaptırdın dövmeni?"

Sorduğu soru ile dudaklarımı büzdüm bilmediğimi belli etmek adına. Uzandığı koltukta yan dönmüş tek dirseğini koltuğa yaslamış, elini ise yanağına dayamıştı. Merakla kaşları çatıldı.

"Nasıl bilmiyorsun?"

"Taehyung'un arkadaşının yeriydi bilmiyorum yani." Dediğimde kaşları şaşkınlıkla havalandı.

"Taehyung'un mu?" Dediğinde başımı aşşağı yukarı sallayarak onu onayladım ve yeniden aklıma gelmesi ile gülümsedim istemsizce. Yoongi gülümsediğimi görünce yüzünü büktü ve koltuğun üstündeki yastığı alıp yüzüme fırlattı. Refleksle yastığı havada yakaladığımda bu haline karşın kıkırdadım.

"Ne var hyung?" Dediğimde hala gülüyordum.

"Yalan söyleme. Taehyung mu götürdü cidden?"

"Evet. Neden yalan söyleyeyim hyung?"

Dediklerim ile dudaklarını büzdü. Taehyung'un benimle bir şeyler yapmış olma düşüncesi bana olduğu kadar onlara da imkansız geliyor olmalıydı. Aklına bir şey gelmiş gibi kısa bir an uzandığı yerde hareketlenip heycanla konuştu.

"Sahi Lalisa bana ikinizi Azalea'da gördüğünü söyledi."

Kaşlarım havalanırken anında elim boynuma gitmiş ve aldığı yakut kolyenin taşında kısaca gezinmişti. Elimin kolyeye gitmesi ile onunda bakışları oraya kaymıştı. Bakışları daha da meraklanıyordu. Lalisa neden hemen Yoongiye söylemişti ki?

"Evet beni yemeğe götürdü. Yemek yedik." Dediğimde daha da şaşkın görünüyordu ve bu hali bana çok komik geliyordu.

"Siktir sana aşık mı olmuş? Romantik yemek mi yediniz? Sevgili mi oldunuz Jungkook?"

Art arda sorularını heyecanla sıralarken uzandığı yerden kalkıp başının altındaki yastığı kucağına çekti, dirseklerini yastığa yasladı. Bu haline yeniden güldüm.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Mar 20 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Un Rêve De Mandarine || TaekookWhere stories live. Discover now