𝐊𝐚𝐲𝐢𝐩 𝐑𝐮𝐡𝐥𝐚𝐫 | itafushi

İzler

Itadori Yuuji, sıradan bir genç olarak monoton bir hayat sürmektedir. Okulun sessiz koridorlarında yürürken bile iç dünyasında derin bir yalnızlık hisseder. Gözleri, projeler masasına takılır. Masanın üzerinde duran zaman makinesi projesini görür. bir anda ani bir atılımda makineyi alır ve oradan uzaklaşır.

Itadori'nin iç dünyası, sessizliğin hakim olduğu odasında yansır. Pencereden içeri süzülen ışık, odanın içini hafifçe aydınlatırken, duvarlarda asılı kırık bir saat gözlerini diker. Saatin tik tak sesleri, odanın içinde yankılanırken, Itadori'nin iç dünyası da sessizlikten sarsılır. Her tik tak, onun içsel huzursuzluğunu daha da ileri bir seviyeye götürüyor gibidir sanki. Her tıkırtı, onun ruhunu sarsar.

Neden bir anda böyle olmuştu ki? gerçekte öyle biri miydi? hayır. herkesin bildiği tanıdığı itadori etrafına neşe saçan biriydi ama sanki içinse o enerji yok gibiydi.

Itadori, odanın içinde yalnız başına oturarak kendi düşüncelerine dalar. Gözlerindeki derinlik, içindeki karmaşık duyguları yansıtır. Zaman, onun için sadece bir ilüzyondur; geçip gitmiş anların acısı, hala kalbindeki yaralara nüfuz etmiştir.

"İçimde bir boşluk var, sanki hayatın anlamını kaybetmiş gibiyim. sahi ya hayatın anlamı neydi? Arkadaşlarımla vakit geçirmek bile bu hissi bastıramıyor. Belki de bu proje beni daha iyi bir yere götürebilir. Belki de bu, içsel kaosumun sonunu getirecek çözüm olabilir. Bir yandan çok korkutucu ama diğer yandan şuan kendimi tanıyamıyorum bile.."

Günler geçtikçe, Itadori zaman makinesi projesine daha fazla odaklanır. Her gece, masanın başına oturur ve projenin üzerinde çalışır. Gözlerindeki hırs ve kararlılık, onun iç dünyasındaki kaosu gizlemeye yetmez. Zaman geçtikçe, projenin tamamlanması için bir tür saplantıya dönüşmeye başlar. Bu, onun içsel dünyasındaki çatışmanın bir yansımasıdır. Proje, onun için bir amaç haline gelmiştir; tamamlanması, onun içsel huzursuzluğunu giderecek bir çözüm gibi görünüyordu.

Bir gün, odasındaki sessizlik bir an için bozulur. Itadori'nin içindeki çalkantılar, dış dünyayla karışır ve onun gerçek arayışını başlatır. Zaman makinesi projesini tamamlama konusundaki kararlılığı, onu beklenmedik bir maceraya sürükleyecektir. Ancak, bu macera, sadece dış dünyayı değil, aynı zamanda kendi iç dünyasını da dönüştürecektir.

---

Itadori'nin evi, günün son ışıklarının içeri sızmasına izin verirken sessiz bir huzur içindeydi. Masanın üstünde, çalışma lambasının ışığında, Itadori derin bir konsantrasyon içindeydi. Karşısında duran projeksiyon cihazının hemen yanında, kalemi elinde, sayfalarca notlar ve çizimler vardı. Bu, son haftalardır üzerinde çalıştığı, gizemli ve karmaşık zaman makinesinin taslağının son halini oluşturmak için harcadığı zamanın bir yansımasıydı.

Kapı açıldığında, Itadori'nin odasına giren iki arkadaşı Haruki ve Sayuri'ydi. Haruki, uzun boylu ve sıradan görünüşlü bir gençti, ancak zeki ve espri dolu bir kişiliğe sahipti. Sayuri ise, kısa saçları ve canlı yeşil gözleriyle dikkat çekiyordu. İncecik bir gülümsemeyle Itadori'ye doğru yaklaştılar.

"Ne yapıyorsun, Itadori? Gelecek hafta için yeni bir icat mı hazırlıyorsun?" dedi Sayuri, merakla masaya doğru eğilerek.

"Bir dakika.. dostum bu geçen hafta kaybolan bilim projesi değil mi?" dedi Haruki ve ekledi "Gerizekalı eğer yakalanırsan başın nasıl bir belaya girer farkında mısın!?"

"Siz söylemediğiniz sürece kim bilebilir ki" diyip kısaca güldü. sonra kafasını kaldırıp gülümsedi ve sayuri'ye cevap verdi "Evet, Biraz daha düzeltme yapmam gerekiyor, ama yakında sonuçlanacak gibi görünüyor."