candle-lit sea, tg

✦ altı

─ Serius est quam cogitas.

Roma döneminden kalma bir güneş saatinin üstünde şöyle yazar:

"Vakit sandığından da geç."

✦

"Siyah tellerin gece, mavilerin deniz benim için. Aynı bu sahilin kumlarında oturduğum geceler gibi. Yıldızların gözlerine yansıyışı aynısı denizimize yansıyışıyla, gökyüzünün karanlığı senin ipek saçların aslında. Denizin meltemi uçuruyor uzun saçlarını ve hissediyorum onları ruhumda, istiyorum hissetmeyi parmak uçlarımda"

Beomgyu'nun tek arkadaşı olan genç oğlan gözlerini şokla açarak biraz önce okumuş olduğu dörtlüğe bakakaldı. Beomgyu'nun bir şeyler yazma yeteneği olmadığını sürekli dibe battığı kompozisyon ödevlerinden bildiği için bu dörtlüğün başkasının kaleminden olduğunu ilk dizesinden anlamıştı. Fakat yalnızca yazan kişi değil, ithafen yazılmış olan kişi hakkında da bir fikri vardı.

"Oha kanka, platoniğin falan mi var?" Bir anda Beomgyu'ya dönüp resmen bağırırcasına sorduğu soru Beomgyu'nun yüzünü buruşturdu. Arkadaşının bu çıkarımı nereden yaptığını anlamamıştı ve karşısında bir mal varmışçasına iğrenerek bakmıştı. "Ne alakası var?" Fakat yaptığı bu çıkarım bir yandan da kalbini oldukça kırmıştı, çünkü bu dörtlüğün çok güzel olduğu ve kesinlikle birisine yazıldığını kanıtlıyordu.

İçine düşen kötü his ve kalbinin ağrısını ne kadar göz ardı etmeye çalışsa da bir fayda etmiyordu. Kalbi çok kırılmıştı bir kere, bunun nedenini açıklayamasa da böyle büyük bir sorunla karşı karşıyaydı. Kendini değerli ve mutlu hissettiren o büyü birden bire kaybolmuş ve korkunç bir gri yeniden tüm hayatını kaplamıştı. Ufukta gördüğü güneş batmış ve Beomgyu karanlık sahilde, onu terk eden yıldızların eşliğinde kendi başına bırakılmıştı. Yeniden.

"Kanka siyah uzun saç, mavi göz, sahilde oturmak; sen işte. Kim yazdı bunu sana, sapığın falan mı var?" Beomgyu kaşlarını çatarak gözlerini kocaman açtı ve duyduğu kelimelerin vücudunda yaydığı utanç dalgasıyla beraber hışımla kağıdı arkadaşının elinden aldı. "Saçmalama Hyuka, yok öyle bi şey!" Beomgyu'nun ani hareketi ve resmen çemkirmesinden ötürü irkilen Hyuka ellerini teslim olurcasına kaldırdı ve "Tamam kanka demedim bir şey." dedi.

"Bilmiyorum."

"Ne?"

Beomgyu kafasını ellerine doğru eğdi ve merakla bekleyen Hyuka'yı cevapladı. "Kim yazdı bilmiyorum." Hyuka bu defa şakayı bir kenara bırakarak gerçekten de arkadaşının bir sapığı olabileceğini düşünerek sinirlendi ve kaşlarını çattı. Fakat Beomgyu konuşmasını bu şekilde bitirmedi, yanlış anlaşılmaları ortadan kaldırmak ve içini dökmek istedi. Kalp kırıklığını ilk defa birisiyle paylaşmak istedi. Bu kişinin Hyuka olmasını değil başka biri olmasını dilerdi fakat düşündüğüne göre o kişi çoktan başka bir denize yol almıştı.

"Geçenlerde sahile gittiğimde buna benzeyen bir tane dörtlük buldum. Aşırı hoşuma gitti diye eve götürdüm, birisi düşürmüş işte. Ertesi gün yine sahile gittiğimde kızıl saçlı birisi tam da benim dörtlüğü bulduğum yerde bir şeyler arıyordu. Yazan kişi sanıp yakalanma korkusuyla kaçtım ama erkek olduğuna eminim." Erkek, diye tekrarladı Beomgyu içinden.

"Neyse, sonra bir dahaki gidişimde başka bir notta dörtlüğünü geri istediğini yazmış. Aynı yere koymuş ama ben bulayım diye. Ben de cevap yazdım benimle güvendeler diye. Sahile dörtlük bırakıp duran birisiydi işte ama önceki dörtlükleri bunun gibi özellikle birine ithafen gibi değildi. Normal, güzel dizelerdi işte." Beomgyu sıkıntıyla konuşmayı bitirdi ve arkadaşından bir tepki beklercesine kafasını ona doğru çevirdi.

"Seni görmüş."

"Ne?"

Hyuka, dörtlüğü Beomgyu'nun elinden geri aldı ve parmağıyla her bir dizenin üzerinden geçti. "Hiç mi fark etmedin Beomgyu? Senin dış görünüşünden bahsediyor, senin hep yaptığın şeyden bahsediyor. Sen Leyla olduğundan fark etmemişsin ama o seni görmüş ve bunu bilmeni istemiş. Sana, seni yazmış."

Bana, beni yazmış.

✦

fici yarıladık bakalım bu bölümle!! (ST KAS MOA)

Hyuka'm her zamanki gibi çok tatlı (ST KAS MOA)

CB ÇOK GÜZELDİ HEPİNİZİN FAVORİ ŞARKISINI ALAYIM (ST KAS MOA)

not: benim Deja Vu remix ve Miracle (ST KAS MOA)

ve son olarak...

ST KAS MOA