Mahallenin İmamı - Yarı Texting ( TAMAMLANDI )

17. Bölüm.

Selamün aleyküm,

Aynı gün içinde ikinci bir bölümü yazıyorum ama büyük ihtimal Çarşamba yayınlıyacağım.

Haydi bismillah...

________________

Meral abla'ya yanıt vermem gerekiyordu.
Mesajı yazmaya başladım.

Ecre : ve aleyküm selam, Rana butikten aldım.

Meral abla: tamamdır Allah razı olsun canım.

Ecre : Amin cümlemizden.

Telefonumu kalattım.
Uykum kaçmıştı.
Ama gözlerimi kapattım ve uyumaya çalıştım...

✨

Alarmım çaldığında saat 8 idi.
Hızla yatağımdan kalktım.
Açık yeşil elbisemi çıkarttım.
Siyah şalımıda yanına koydum.
Ardından elimi yüzümü yıkadım ve tekrar odama geldim.
Normalde hep taktığım turuncu akik yüzüğüm yerine yeşili taktım.
Çantama telefonumu, cüzdanımı, anahtar gibi bir kaç tane de özel eşyamı koyduktan sonra siyah feracemi giyip evden çıktım.
Hızla yolda yürüyordum.
Bir kaç kişi ile yolda karşılaşınca selam verdim ama mahallenin radarı Fatma teyze'ye yakalandım ve iş bitti...
Geçmiş olsun Ecre...
Teşekkürler Ecre...

" Kız Ecre nereye gidiyorsun böyle ? "
Gülümsedim.
" Kursa gidiyorum Fatma teyze. "
" Bugün ayrı bir güzelsin. "
Bana bir şey sorucaktı anladım.
" Allah razı olsun Teyzecim. "
" Kız Ömer ve Meral'in nişanı ne zaman ?"
Demek bunu sorucaktı.
" Haberim yok teyzecim. Hem ben kursa geç kalıyorum Allah'a emanet ol. "
" Sende kızım. "
Hızla yoluma devam ettim.
Umursama Ecre...
Boş ver Ecre...
Devam et...
Sen güçlü birisin...
Kurşun kapısına gelince kapıyı açıp içeriye girdim.
Kızlar rahlelerinin başında oturmuş ders çalışıyordu...

Ama ben bunları yerim.
Çok tatlılardı.
" Selamün aleyküm. "
Bir kaç kişi selamımı aldı.
Diğer kızlarda sayfasını bitirmeye çalışıyordu.
Hocalar için olan odaya girdim.
Kapıyı ardımdan kapattım.
Üstümde ki feraceyi çıkarttım, çantam dan telefonumu aldım.
Koltuğa oturdum.

Ecre ile Ramazana Doğru

Ecre : nerde kaldınız???

Bomba imha : yoldayım ben az kaldı.

Ay gibi su : yeni evden çıktım bende.

Ecre : tamam.

Telefonumu kapatıp yanıma koymam ile odaya filiz girdi.
" Selamün aleyküm. "
Gülümsedim.
" Ve aleyküm selam. "
O da üstündeki feraceyi çıkarttı ve koltuğa oturdu.
" Ne yaptın dün ? "
" Pek bir şey yapmadım sen ? "
" Bende. "
Konuşmaya dalmış iken içeriye gülerek Elif girdi.
" Selamün aleyküm. "
Bizde gülümsedik.
" Ve aleyküm selam. "
Hemen feracesini çıkarttı.
Koşarak koltuğa geldi.
" Ahmet'in bende gönlü varmış. Dün gece babamı görmüş dışarıda demiş ki ' Ensar amca benim Elif'de gönlüm var uygunsa gelip isteyelim. ' demiş babamda bana dedi. Bende onayladım. Yarın akşam gelicekler Allah nasip ederse. "
Sarıldık Elif'e
" Senin adına cok mutlu oldum Elif. "
Dedi Filiz bende ona bulaşmak için dedim ki.
" Darısı Filiz'in başına. "
" Kimin ne darısı başına? "
Aysun gelmişti.
Heyecanla Elif onada anlattı.
Sarılma Faslı bitince ders saati de gelince hep beraber derslere geçtik.

Sıra ile kızları dinledim.
Betül dersini verememişti gözleri dolu dolu yerine geçmişti.
En üzücü olan bu idi.
O kadar olduğundan emin olduğun dersi verememek...
Senem, Büşra, Ada ve Melis vermişti.
Betül, Gül ve Nergiz verememişti...
Hep beraber dersi bitirdik.
Derslerini veremeyenler bir daha çalıştı.
Ve verdiler.
Onlar için cok mutlu olmuştum.
Daha sonra mola verdik.
Aysun ve Elif kızlara tecvid dersi verecekti.
Filiz Arapça dersi
Ve bende hem peygamberlerin hemde sahabelerin hayatlarını anlatıcaktım.
Bugün sahabelerden Hz Hamza'yı anlatıcaktım.
Verilmesi gereken dersler bittikten sonra mola verdik.
Mola bitince ikiye ayrılan sınıflara tecvid dersi vermeye başladılar.