Herkese merhaba;
Bayramdan önce bu bölümü yayınlayarak size erken bir bayram hediyesi vermiş olayım. Parça parça yazdığım bir bölüm oldu. Aslında sizin beklediğinizden daha uzun süredir yazıyorum.
Yeni bölüm ne zaman dediğinizi duyar gibiyim. Yeni bölüm için sizi biraz bekleteceğim. Bayram tatilini aileme ayıracağım. Yeni bölümü yazmaya bayramdan sonra başlayacağım. Bölüm planları hazır dönüşte hızlıca ilerle merak etmeyin :)
Oylarınıza, yorumlarınıza ve paylaşımlarınıza talibim.
Dünyada cennet sevildiğiniz yerdir.
Duru omzundaki çantayı düzeltti. Hayatında hiç sırt çantasını alıp bir yere gitmişliği yoktu ama Mirsad'ın onu köye götürmek için şartı buydu. Kocaman bir valizle gelemezsin demişti. Bir sırt çantası o kadar. Kırmızı çantanın askılarını gerip bir kere daha bıraktı.
"Buradan sonra yürüyecek miyiz?"
Mirsad üzerinde durdukları tepeden aşağıya baktı.
"Aşağıya doğru patikayı takip edeceğiz."
Duru tartmak ister gibi iki tepenin arasında duran köye baktı. Etrafı Eylül gelmiş olmasına rağmen hala yemyeşildi.
"Demek Bulgaristan'da bile yolu olmayan köy varmış. Garip. Her yere ulaşan iyi kötü bir yol olması gerekmiyor mu? Hele şimdi."
Mirsad ciddiyetini hiç bozmadan baktı kıza.
"Buraya gelmemiş. Bilmiyorum bizim köyde tütün pek yok belki ondan gelmemiştir yol. Yürümek istemiyorsan sana bir helikopter ayarlayalım."
Duru başını yana yatırdı.
"Ha ha ha... çok komiksin. Hadi göster yolu da aşağı inelim. Deden beni görünce ne diyecek çok merak ediyorum."
Mirsad içini çekerek ince patikadan aşağıya doğru yürümeye başladı. Duru onun arkasından geliyordu.
"Adımını attığın yere dikkat et."
"Tamam Mirsad Bey dikkat ediyorum."
Mirsad bir an arkasına doğru baktı.
"Haluk Bey seni evine tek parça şekilde göndermem konusunda çok net bir direktif verdi. Takip etmeyi düşünüyorum."
Duru gülerek Mirsad'ın omzuna tutundu.
"Babam bazen çok korkunç olabiliyor değil mi? Haklısın sen de korkmakta."
Mirsad omzunun üstünden baktı Duru'ya.
"Korkmuyorum babandan. Korkacak bir şey yok. Sadece hak veriyorum. Senin kendi kendine zarar verme potansiyelin çok yüksek. Ayrıca benim de bir kızım olsa onu her şeyden korumak isterim."
Duru dudak büküp pes der gibi ellerini kaldırdı.
"Pehh duyda inanma. Bir kere bütün erkekler kız babalarından korkarlar."
Mirsad güldü.
"Bütün erkekler değil."
Duru adımlarını hızlandırıp Mirsad'ın koluna girdi.
"Hangi erkekler korkar peki?"
Mirsad derin bir nefes aldı.
"Bakalım... Kendisinde bir yanlışlık olduğunu bilenler korkarlar. Yani işte yaptığı, ettiği bir takım uygunsuz davranışlar ortaya çıkacak diye çekinenler kız babalarından korkarlar. Öte yandan kendine güvenen, sevgisine güvenen erkekler kız babalarının anlamsız, abartılı korumacılığını iyi karşılarlar."

YOU ARE READING
Sadece Beni Sev
General FictionDoğa, Savaş'ın arkasına dönüp kendisini seyrettiğini bilmiyordu. Başını telefonundan kaldırıp onunla gözgöze geldiğinde bir anlığına korktu. Damağını kaldırdı. "FBI ajanı gibi niye beni izliyorsun?" "Kiminle yazışıyorsun?" Duru müdahale etmesi gere...