Bölüm 5

30.3K 954 234
                                    

Medyada şebnemin giydiği elbise var

İyi okumalar

Hala nasıl kaçacağımı düşünüyordum.
Pencereden ve kapıdan kaçamıyordum.
Başka bi çıkış da yoktu.

Bu adamın beni bırakmayacağını düşündüğümde sinirlendim ve bir anda komidinin üzerindeki camdan gece lambasını yere fırlattım. Ortalık cam kırıkları dolduğunda yere eğilip en keskin görünen cam parçasını alıp odamın içindeki banyoya girdim.
Eğer biri gelirse diye kapıyı kilitledim.

Kapıya yaslandım ve yavaşça kapıdan aşağı kayarak oturur pozisyona geçtim.
Cam parçasını alıp bileğime getirdim ve bileğimden dikey bir şekildi kaydırdım. Bileğimden akan kanı görünce gözlerim karardı çünkü kan görünce bayılırım ben.

En son hatırladığımsa banyo kapısının kırılma sesiydi.

.......POYRAZ' dan devam.....

Çalışma odamda oturmuş adamlarımın hazırladığı bu kızın geçmişini inceliyordum. Şebnemin...
Artık adını da biliyordum.
Şebnem Yıldız...

Ailesini kazada kaybetmiş.
Tek akrabası kalan halası ona bakmak istememiş.
Kaza olduğunda  16 yaşında olduğu için çocuk esirgeme kurumun verilmiş.
18 yaşına geldiğinde ise oradan ayrılmış. Kendi evini tutmuş,  üniversite okumuş ,kendi başına ayaklarının üstünde durmayı başarmış bu güçlü kızın fotoğrafına bakıyordum. Güçlü ama zavallı bir kıza bakıyordum.

Kaşları çatık o güzel yeşil gözler kısılmış , beyaz teni parlıyordu ve o uzun dalgalı kahvenin en güzel tonu olan saçları...

Aşağıdan kırılma sesi geldiğinde çoktan odadan çıkmıştım.
Merdivenleri hızla inip Şebnemin odasına girdim. Her yerde cam kırıkları vardı ama o odada yoktu.
Hemen odasındaki banyonun önüne gittim ve kapıyı açmaya çalıştım ama kilitliydi. Ben de kapıyı zorlamaya başladım. Kapı üçüncü zorlamamda açıldı. İçeri daldığımda Şebnem yerde yatıyodu ve bileğinden kan akıyordu sonra yerdeki cam parçasını gördüm. Salak kız intahar etmeye mi kalkmıştı yani.

Hemen Şebnemi kucağıma alıp kendi odama götürdüm ve yatağıma yatırdım. Hemen odamdaki ilk yardım çantasını alıp yatağa oturdum ve yarasına pansuman yapıp sardım çok derin olmadığı için dikişe gerek yoktu.

Sonra şunu fark ettim. Ben niye Şebnemi başka odalara götürmeyip direk kendi odama getirmiştim??

..............Şebnem' den devam.......

Uyandığımda siyah ve kremin hakim olduğu bir odadaydım. Çok moderndi oda güzel dekore edilmişti.
Etrafıma bakındığımda oda karanlıktı akşam olmuştu.
Yeniden kafamı yastığa koyup uyumaya devam etmeyi düşünüyordum ki kapı açıldı ve Poyraz odaya girip "elbise giy benimle bara geliyorsun seni evde bırakamam ben yokken tekrar intihar etmeye çalışırsın falan daha seninle işim bitmedi." Dedi ve odadan çıktı.

Bara mı gidicektik ben daha önce hiç bara falan gitmemiştim ki ne yapıcaktık orda veya oraya gitmek için ne giyilir ne biliyim ben.

Yataktan yavaşça kalktım ve ışığı yaktım.
Elbise dolabını açtım ve bir sürü elbiseyle karşılaştım.
İçlerinden birini elime aldım bunu beğenmiştim.
Elbise çok kısaydı popomun bir karış altındaydı. Koyu yeşildi ve üstü dantel kaplamalıydı. Belime kadar oturuyo ondan sonrası bol geliyordu.

Bu elbisenin altına bara gideceğimiz için parlak ayakkabı aramaya başladım en sonunda altın sarısı ve toz pembe arası parlak platform topuk bi ayakkabı buldum. Yanında da siyah renk bi el çantası vardı ikisini de dolaptan çıkardım.

Elbiseyi giydim , ayakkabıyı da ayağıma geçirdim .
Aynanın önüne geçip saçlarımı ensemde dağınık topuz yaptım. Siyah küçük küpeleri de kulağıma taktım.
Sonra eyeleiner rimel göz kalemi üçlümü sürdüm . Dudağıma da kırmızı bir ruj sürdüm. Artık hazırdım.
Çantamın içine yedek ruj koydum. Islak mendil gibi gerekli olabilecek şeyleri de sıkıştırdım ve çantamı elime aldım.

Odadan çıktım ve merdivenlerden indim.
Oturma odası olduğunu tahmin ettiğim yere girdim. Poyraz koltukta oturuyordu. Beni fark edince koltuktan kalktı. Beni uzun süre süzüp bir şeyler mırıldandı ama duyamadım.

O benim süslü halime karşı kot pantolon ve beyaz bir t shirt giyiyordu. O sporken benim bu kadar süslenmem tuhaf geldi ve " sen niye bu kadar sporsun ?" Diye sordum .
O da " bu seni ilgilendirmez ama için rahatlıyacaksa o bar benim ve istediğim gibi giderim." Dedi ve dış kapıdan çıktı.

Tabi yaa bar onundu. Zengin bir iş adamı ve mafyaydı.

Ben de arkasından çıktım evden ve kapıyı çekip arabaya bindim.

Barın önünde arabayı durdu ve indik.

Bara girdik. Çok iyrenç kokuyodu ama.
Kusmuk ,ter , içki, sigara ...
Bu kokuyu hayal bile edemezken koklamak çok tuhaftı.

Bar sandalyesine oturdum.
Poyraz da arkadaşlarıyla locada oturucağını ve burdan çıkmak istesem de çıkamayacağımı yani düşünmemem gerektiğini söyledi ve gitti.

Ben de bi kokteyl istedim. Etrafı izlerken yanıma biri oturdu.
Adam bana dik dik bakmaya başladı.
Ben de adama dönüp "ne " diycektim ki.
Adam bir anda dudaklarıma eğildi. Hayır ilk öpücüğümü barda veremezdim.
Sonrası ise çok çabuk gelişti.

Yanımdan adama doğru bir yumruk mu geçti ne....

Umarım beğenmişsinizdir.
Ama vote vermiyosunuz.
Lütfen vote ve yorum ....
Diğer bölüm 3 vote verilirse gelcek. Üzgünüm :(

Mafyanın SekreteriWhere stories live. Discover now